Logo

11. Hukuk Dairesi2024/2741 E. 2024/4032 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tasfiye edilerek ticaret sicilinden terkin edilen bir limited şirketin, alacaklısı tarafından ihyasının istenmesi üzerine, tasfiye memurunun sorumluluğu ve ihya kararına itirazı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının ihya talebinde hukuki yararı bulunduğu, tasfiye memurunun, derdest bir icra takibi dosyası varken şirketin terkin işlemini gerçekleştirerek kusurlu davrandığı ve bu nedenle yargılama giderlerinden sorumlu olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/287 Esas, 2024/350 Karar

HÜKÜM : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2020/739 E., 2023/1093 K.

Taraflar arasındaki şirketin ihyası davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkiline ait aracın, dava dışı ... İzmir Trafik Özel Eğitim ve Özel Sağlık Hizmetleri Ticaret A.Ş.'nin işlettiği otopark işletmesinde hasar görmesi üzerine, müvekkili tarafından dava açıldığını ve İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/169 E., 2023/229 K. sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne kesin olarak karar verildiğini, ilgili şirkete karşı icra takibi başlatıldığını, ancak dava dışı şirketin tasfiye edilerek, ticaret sicilinden terkin edildiğinin bildirildiğini, şirketin tasfiye işlemlerinin yürütüldüğü süreç ile ilgili herhangi bir bilgilerinin olmadığı gibi, söz konusu süreçte müvekkilinin kesinleşmiş olan herhangi bir alacağının da mevcut olmadığını, şirket terkin edildiği için taraf teşkili sağlanılamadığını ileri sürerek ... İzmir Trafik Özel Eğitim ve Özel Sağlık Hizmetleri Ticaret A.Ş.'nin ihyasına ve ticaret siciline tesciline, tasfiye memuru atanmasına karar

II. CEVAP

1.Davalı ... cevap dilekçesi sunmamıştır.

2.Davalı ... Sicili Müdürlüğü cevap dilekçesinde; Tasfiye Halinde ... İzmir Trafik Özel Eğitim ve Özel Sağlık Hizmetleri Ticaret Anonim Şirketi'nin 20.10.2021 tarihli genel kurulu kararı ile tasfiyeye girdiğini, tasfiye memuru olarak ...'in seçildiğini, 08.07.2022 tarihli genel kurul kararı ile unvan ve işletme kaydının ticaret sicili müdürlüğünden silinmesine karar verildiğini ve 22.07.2022 tarihinde şirketin kapanışının sicile tescili yapılarak unvan ve işletme kaydının sicilden silindiğinin tespit edildiğini, şirketin tasfiyesinin kanuna uygun olarak gerçekleştirilmesi ve sona erdirilmesinden tasfiye memuru sorumlu bulunduğundan, sicil müdürlüğünün bu konuda herhangi bir tetkik mükellefiyeti bulunmadığını, dolayasıyla usulüne uygun tamamlanmamış bir tasfiyeden tasfiye memuru sorumlu olduğunu, Müdürlüğün davanın türü itibariyle yasal hasım konumunda olduğunu, davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, Müdürlük aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ihyası talep edilen şirketin 22.07.2022 tarihinde tasfiye sonu terkin olduğu, tasfiye memurunun ... olduğu, İzmir 9. İcra Dairesinin 2032/14566 E. sayılı dosyasında davacı tarafından ihyası talep edilen şirket aleyhine İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/169 E., 2023/229 K. sayılı ilamına dayalı olarak başlatılan icra takibinin derdest olduğu ve söz konusu takipte taraf teşkilinin sağlanması yönünden davacı tarafın iş bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu, davalı ... Müdürlüğünün işbu davada yasal hasım konumunda olup yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olmadığı, davalı ...'in tasfiye sonu ticaret sicilden terkin olan ihyası talep edilen şirketin tasfiye memuru olup tasfiyenin usulüne uygun tamamlanmamasından sorumlu olduğu, bu nedenle yargılama giderlerinden sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, ... İzmir Trafik Özel Eğitim ve Özel Sağlık Hizmetleri Ticaret A.Ş.'nin icra dosyasıyla sınırlı olmak kaydıyla ihyasına tasfiye memuru olarak ...'in atanmasına, kararın tescil ve ilanına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı ... istinaf dilekçesinde özetle; öncesinde, şirket hissedarı olmaksızın atanmış yönetim kurulu başkanı ve maaşlı bir çalışan konumunda olduğunu, ... ... A.Ş.'nin sermayesinin tamamı İzmir Trafik Vakfı'na ait olduğunu, bu vakfın mahkeme kararı ile kurulmuş olup amacı kamu hizmeti olduğunu, İzmir İl Emniyet Müdürlüğü için çalışarak tüm gelirini buraya aktardığını, 2019 Aralık ayında İçişleri Bakanlığı tarafından düzenlenen bir genelge ile İzmir Trafik Vakfına nezdinde yapılan hizmetlerin Türk Polis Teşkilatını Güçlendirme Vakfına devredilmesine karar verilip tebliğ edildiğini, bu idari karar sebebi ile Vakfa ait araçlar ve Vakfın şirketi olan ... ... A.Ş.'ye ait olan araçlar Türk Polis Teşkilatını devir edilerek zorunlu bir tasfiye ve kapanma sürecine gidildiğini, bu süreçte şirketin yönetim kurulu başkanı olması sebebi ile bila ücret tasfiye memuru olarak atandığını, şirketin muaccel olan tüm resmi, özel ve işçi borçlarını ödeyerek kapattığını, bu süreçlerde gerek özel şirketler gerekse Vakıf denetim kurulundan denetlenerek raporlar alındığını, bu raporların Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne sunulduğunu, şirketin tasfiyesi ve kapatılması eksiksiz ve denetim geçerek yapıldığını, bu nedenlerle ihya kararını kabul etmediğini, husumet itirazı olduğunu, davanın şirket tüzel kişiliği karşı açılması gerektiğini, kendisinin şirketin hissedarı ya da ortağı olmadığını, sadece tasfiye mermuru ya da maaşlı çalışanı olması sebebi ile böyle bir davada taraf olamayacağını, aleyhine verilen vekalet ücretini de kabul etmediğini, taraf bile olamayacağı davada vekalet ücreti ödemek durumunda bırakıldığını, ayrıca yapılan tasfiyenin tüm kurallara riayet edilerek yasal şartlar dahilinde yapıldığını, ilan edildiğini, ilandan sonra da bir itiraz yapılmayarak kesinleştiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, davacının ihya istemekte hukuki yararının bulunduğu, tasfiye memuru olarak son tasfiye memurunun atanmış olduğu, İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/169 E. sayılı dosyası derdest olmasına rağmen terkin işleminin yapıldığı, davalı tasfiye memurunun kusurlu olduğu, bu nedenle yargılama giderlerinden ve vekalet ücretinden davalı tasfiye memurunun sorumlu olduğu, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı ...'in istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itiraz sebeplerini tekrar ederek ve ayrıca lehine tasfiye memuru olmasından kaynaklanan ücret takdir edilmesi gerektiği Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, limited şirketin ihyası istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 547 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı ... tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 16.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.