Logo

11. Hukuk Dairesi2024/2754 E. 2024/8015 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İtirazın iptali davasında verilen hükmün zamanaşımına uğrayıp uğramadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Hüküm ile tebliği arasında on yıldan fazla süre geçmiş olması ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 11.04.1940 tarihli ve 1939/15 E., 1940/70 K. sayılı kararı uyarınca hükmün zamanaşımına uğradığı gözetilerek, zamanaşımı hususunda tahkikat yapılıp sonucuna göre bir karar verilmesi için bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2012/84 E., 2013/238 K.

HÜKÜM : Davanın kısmen kabulü

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) arasında imzalanan Kredi Alacağı Temlik Sözleşmesi uyarınca alacağın tahsili için davalı aleyhine icra takibine girişildiğini, davalının haksız itirazı sonucu takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, % 40’dan aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin davacıya borçlu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III.MAHKEME KARARI

Mahkemece davanın kısmen kabulü ile davalı borçlunun takibe vaki itirazının iptaline, icra takibinin 534.740,86 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak olan 534.740,86 TL'nin %40'ı oranında 213.896,34 TL icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.

IV. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 67 inci maddesi.

2. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 156 ıncı maddesinin ikinci fıkrası ( 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 135 inci maddesi) .

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 11.04.1940 tarihli ve 1939/15 E., 1940/70 K. sayılı kararı.

3. Değerlendirme

1.6098 sayılı Kanun'un 156 ncı maddesinin ikinci fıkrasında, (818 sayılı Kanun'un 135 inci maddesi) hükmün, verildiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra zamanaşımına uğrayacağı düzenleme altına alınmış, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 11.04.1940 tarihli ve 1939/15 E., 1940/70 K. sayılı kararında ise, dava müruruzamanının davanın esası hakkında her türlü muhakemeye ve temyizen dahi tetkikat icrasına mani olduğu, Temyiz Mahkemesinin hüküm ile tebliğ arasında on sene veya daha ziyade bir müddet geçmiş olduğunu öğrenmişken ilamı tasdik yahut esasa müteallik noktalardan nakzedemeyeceği, Temyiz Dairesinin hükümden sonra müruruzaman vaki olduğu yolundaki iddiayı hüküm ile tebliğ tarihlerine göre varit görürse ilamın esası hakkında tetkikata girişmeyip şayet diğer taraftan müruruzamanı kat eden tediye ve saire gibi tahkika muhtaç sebepler ileriye sürülürse bunların mahkemece tahkik ve tetkik olunmak üzere ilamı bozması gerektiği belirtilmiştir.

2.Somut olayda, Mahkemece 03.12.2013 tarihinde davanın kısmen kabulüne karar verildiği ve hükmün davalı vekilinin talebi üzerine her iki taraf vekiline de 02.01.2024 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Hüküm tarihi ile hükmün taraflara tebliğ edildiği tarih arasında on yıldan fazla zaman geçtiği sabit olup davalı vekili temyiz dilekçesinde, ilamın bu nedenle zamanaşımına uğradığını iddia etmiş, davacı vekili ise temyize cevap dilekçesinde, kararın verilmesinden sonra iş bu itirazın iptali davasına konu icra dosyasında zamanaşımını kesen işlemler yapıldığını belirterek ilamın zamanaşımına uğramadığını savunmuştur.

3. Bu durumda, zikredilen İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Dairemizce hükmün esastan temyiz incelemesine tabi tutulması mümkün olmayıp her halükarda zamanaşımı hususunda bir karar verilmesi için bozulması gerekmektedir. Zira kararda belirtildiği üzere dava müruruzamanı davanın esası hakkında her türlü muhakemeye ve temyizen dahi tetkikat icrasına manidir. Keza İçtihadı birleştirme kararı uyarınca Dairemizce, davacı vekilinin temyize cevap dilekçesindeki savunmaları karşısında tahkikata muhtaç hale gelen zamanaşımı defi hakkında tahkikat yapılması da mümkün olmayıp bu husustaki tahkikatın Mahkemece yapılması gerekmektedir. Bu itibarla, hükmün, zamanaşımı hususunda tahkikat yapılıp sonucuna göre yeniden bir karar verilmesi için bozulması gerekmiştir.

V. KARAR

Yukarıdaki bentlerde açıklanan sebeplerle;

Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 19.11.2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.