Logo

11. Hukuk Dairesi2024/2793 E. 2025/1305 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı tarafından, davacıya olan ticari borcuna karşılık, teslim alınan ürünlerin ayıplı olduğu ve bu nedenle ödeme yapmadığı iddiasıyla, başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Davalının, teslim aldığı ürünlerin ayıplı olduğuna dair iddiasını ispatlayamaması ve süresinde ayıp ihbarında bulunmadığının tespiti gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin, davacının alacağının varlığını kabul ederek icra takibine yapılan itirazın iptaline karar vermesi onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/828 Esas, 2023/2339 Karar

KARAR : Yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulü

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırkağaç Asliye Hukuk Mahkemesi(Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)

SAYISI : 2017/41 Esas 2019/267 Karar

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasındaki ticari ilişki gereğince, 13.03.2015 tarihli 41.000,00 TL, 13.04.2015 tarihli 102.500,00 TL, 03.06.2015 tarihli 246.621,79 TL, 15.06.2015 tarihli 64.865,21 TL olmak üzere toplam 454.987,00 TL ürün satışı yapıldığını, davalının borcu ödememesi nedeniyle başlatılan icra takibine itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin süt ve süt ürünleri alım satım işi ile iştigal ettiğini, müvekkili şirket ile davacı tarafın 1000 teneke, 10 ton Bakraç marka yağlı keçi peyniri alımı hususunda anlaştıklarını, davacı şirketin keçi peynirini teslim etmesinden sonra peynirlerin incelenmesi neticesinde bir kısım peynirlerden koku geldiğini ve son kullanım tarihlerinin geçmiş olduğunun farkedildiğini, teslim edilen ürünlerin ayıplı olduğunun davacı şirkete bildirilmesine rağmen davacı şirketin ürünleri yenisi ile değiştirmediğini, İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1764 D.İş sayılı dosyası ile delil tespiti yapıldığını, bilirkişi heyetince tüm peynirlerin bozulduğunu, ürünlerin son tüketim tarihinin geçtiği, gıda güvenliği ve insan sağlığı çerçevesinde tüketiminin ve satışının yasak olduğunun rapor edildiğini, bozuk ürünler nedeni ile davacıya iade faturası kesildiğini, davacı tarafın kötü niyetli bir şekilde tebliğ edilen faturayı iade ettiğini savunarak davanın reddi ile davalı lehine tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; hükme esas alınan bilirkişi raporunda ticari defter ve kayıtların incelenmesinde davalının davacıdan 58.444,71 TL alacağı olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafça davalı adına düzenlenen takip ve davaya konu 4 adet faturanın davalıya ait ticari defterlerde aynen kayıtlı olması nedeniyle fatura muhteviyatı malların davalıya teslim edildiğinin kabulü gerektiği, bu durumda takip ve davaya konu fatura muhteviyatı malların ayıplı olduğu ve ayıp ihbarının süresi içerisinde davacıya bildirildiği yönündeki savunmanın bu konuda ispat yükü kendi üzerinde olan davalı tarafından ispatlanması gerektiği, davalı tarafça takibe konu faturalar kapsamında davalıya teslim edilen peynirlerin bozuk ve son kullanma tarihleri geçmiş olması nedeni ile ayıplı olduğu ve ayıp ihbarının davacıya bildirildiği savunulmuş olmasına rağmen takip tarihine kadar 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı TTK) 18/3 hükmünde belirtilen usullerle aynı Kanun'un 23/1-c hükmü gereğince davacıya usulünce ayıp ihbarında bulunulduğuna dair yazılı bir delil dosyaya sunulmadığı gibi soğuk hava deposunda bulunan peynirlerdeki ayıbın tespiti amacı ile takip tarihinden sonra 05.11.2015 tarihinde delil tespiti için mahkemeye başvurulduğu, bilirkişi heyetince düzenlenen 20.11.2015 tarihli rapora rağmen işbu davanın açıldığı 09.02.2016 tarihine kadar da ayıp ihbarında bulunulduğuna dair yazılı bir delilin dosyaya sunulmadığı, davalının süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunduğunu yazılı delilerle kanıtlayamadığı, delil tespit dosyasındaki bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporda, soğuk hava deposunda bulunan ve üzerinde inceleme yapılan 1218 adet 17 kg'lık "Bakraç" markalı teneke ambalajları incelendiğinde tamamının son tüketim tarihlerinin geçtiğinin tespiti karşısında, davacı tarafça son tüketim tarihi geçmiş ürünlerin ilk teslimi sırasında davalıya teslim edildiği yönündeki davalı iddiasının da yine davalı tarafça ispatlanması gerektiği, ilk teslimi sırasında ürünlerin son kullanma tarihlerinin geçmiş olduğuna dair bu konuda tutulmuş bir tutanak veya başkaca yazılı delil davalı tarafça dosyaya sunulmadığı, ayıba ilişkin davalı savunmasının kanıtlamadığının kabulü gerektiği, ayrıca takip tarihinden sonra davalı şirket tarafından davacı adına düzenlenen 11.12.2015 tarih 21.417,00 TL'lik mal faturası ile 12.12.2015 tarih 300.091,80 TL bedelli ayıplı olduğu iddia edilen ürünlerle ilgili olarak düzenlenen iade faturasının davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı gibi iade faturasının cevap dilekçesi içeriğine göre davacı tarafça 29.12.2015 tarihli ihtarnamesiyle davalıya iade edildiği, her iki taraf ticari defterlerine göre de takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 263.064,00 TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin yerinde görülmediği gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı aleyhine kabul edilen kısım üzerinden %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Dava, cari hesap alacağı nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 355. vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369/1 hükmü ve 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 26.02.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.