Logo

11. Hukuk Dairesi2024/2829 E. 2024/4760 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı şirkete verdiği çeklerin karşılığında mal teslim edilmediğini ileri sürerek açtığı istirdat davasında, dava konusu alacağın kısmen temlik edilmesi nedeniyle yargılama giderlerinden kimlerin sorumlu olacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu alacağın bir kısmının davacı tarafından devredilmesi ve daha sonra bu temlikten vazgeçilmesi sebebiyle, 6100 sayılı HMK'nın 125. maddesi uyarınca hem davacı şirketin hem de temlik alan kişilerin yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu olması gerektiği gözetilerek, mahkemenin yargılama giderlerinden sadece davalıyı sorumlu tutan hükmü düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2019/435 E., 2019/1095 K.

HÜKÜM : Ret

Taraflar arasındaki istirdat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı şirket vekili dava dilekçesinde; davalı şirketten kumaş alımı konusunda tarafların mutabık kaldığını, bu nedenle müvekkilince keşide edilen üç adet ve iki tane de müşteri çekinin ciro edilerek 5 adet 210.500,00 TL tutarındaki beş çekin avans olarak davalıya verildiğini, çeklerin gününde davalı tarafından tahsil edilmesine rağmen malların müvekkiline teslim edilmediğini, 18.05.2011 tarihli ihtarname ile davalıya malları teslim etmesi ya da çekleri iade etmesinin istendiğini, davalı satıcının ihtara uymadığını ve müvekkilinin sözleşmeden dönme hakkını kullandığını ileri sürerek 210.500,00 TL satış bedelinden şimdilik 10.000,00 TL'nin temerrüt tarihi olan 31.05.2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında talebini 210.500,00 TL olarak ıslah etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; iddianın yerinde olmadığını, davacı şirket yetkilisinin bizzat savcılık soruşturması sırasında malların tamamını teslim aldığını ikrar ettiğini, davacının çekleri verdik malları teslim almadık iddiasının hayatın doğal akışına ters olduğunu, davacı tarafından verilen çekler karşılığında müvekkilince faturalar düzenlendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Mahkemece Verilen İlk Karar

Mahkemece 24.12.2013 Tarih, 2011/406 E. ve 2013/541 K. sayılı kararı ile davalının teslim aldığı çeklere karşılık malı davacıya teslim edip etmediği noktasında olduğu, davalının bu konuda alıcıyı bağlayacak nitelikte yazılı bir delil sunmadığı, davalının yemin teklifi üzerine davacı yetkilisinin dava konusu kumaşları teslim almadığı konusunda yemin ettiği, davalı tarafın teslim hususunu ispatlayamadığı gerekçeleri ile davanın kabulüne, 210.500,00 TL alacağın 03.05.2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.

B. Birinci Bozma Kararı

Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesinin 09.02.2015 tarih, 2014/3885 E. ve 2015/1561 K. sayılı kararıyla davacının verdiği çeklerin ileride teslim edilecek mallara karşılık olduğunu başka bir anlatımla avans çeki niteliğinde bulunduğunu ve daha sonra mal tesliminin gerçekleşmediğini iddia ettiğine göre ispat külfetinin davacıda olduğu gerekçesiyle bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 28.06.2016 tarih, 2016/77 E. ve 2016/630 K. sayılı kararı ile davanın ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı şirket vekilince temyiz edilmiştir.

D. İkinci Bozma Kararı

Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesinin 24.10.2017 tarih, 2017/1650 E. ve 2017/7232 K. sayılı kararıyla 09/02/2015 tarihli bozma kararından önce 04.12.2014 ve 08/12/2014 tarihli temlik sözleşmeleri ile dava konusunun davacı şirket tarafından ... ve...isimli kişilere devredilmiş olduğu, hükmün dava konusunu devralmakla davacı yerine geçen kişiler...ve ... yönünden kurulması gereğine işaret edilerek bozulmuştur.

E. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davaya konu alacağın 40.000,00 TL'lik kısmının 08.12.2014 tarihli temlik sözleşmesi ile ...'e; 300.000,00 TL'lik kısmı ise aynı tarihli sözleşmesi ile ...'ya temlik edildiği, ...'e temlike ilişkin temlik sözleşmesinin 27.12.2017 tarihli sözleşme ile karşılıklı feshedildiği ve bu şekilde kısmi temlike konu 40.000,00 TL alacağın yine davacı şirkete geçtiği, davacının davalılar yararına oluşan yasal karinenin aksini ispat edemediği gerekçesiyle ... hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına, kısmi temlik alan ... ve davalı ...Ş. yönünden davanın ispat edilememesi nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacı tarafın yargılama giderleri ve vekalet ücretinin tahsil kabiliyetini bozmak için kısmi temlikler yapıp sonra iptal ettiğini, dava konusunu kısmen devralan ancak davayı kaybedince temliki iptal eden ... bakımından kurulan hükmün yerinde olmadığını, temlik alan ve temlik eden davacıların yargılama giderlerinden birlikte sorumlu olmaları gerektiğini, aksi halde muvazaalı temlikler yapılacağını, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin son fıkrasının da aynı şeyi hükmettiğini, bu noktada Yargıtay karar tarihindeki AAÜT de gözönüne alınarak kararın düzeltilerek onanmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, çekler nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti ve çek bedellerinin istirdadı istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 207 nci maddesinin ikinci fıkrası.

2.6100 sayılı Kanunun 125 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.6100 sayılı Kanunun 125 inci maddesinin son fıkrasına göre, davanın açılmasından sonra, dava konusu davacı tarafından devredilecek olursa, devralmış olan kişi, görülmekte olan davada davacı yerine geçer ve dava kaldığı yerden itibaren devam eder. Bu takdirde dava davacı aleyhine sonuçlanırsa, dava konusunu devreden ve devralan yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu olur.

Somut olayda dava konusu alacak kısmen davacı ... ve ...'e temlik edilmiş, ardından ... adına yapılan temlik feshedilmiş olup, yukarıda yazılı hüküm gereğince yargılama giderleri ve vekalet ücretinden davacı şirket yanında işbu kişilerin de müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmaları gerekmektedir. Mahkemece anılan hüküm gözetilmeksizin yargılama giderlerinden yalnızca davalı ...'nın sorumlu tutulması doğru olmamıştır.

2. Mahkemece davanın reddine dair hüküm kurulurken kararın hüküm kısmının 2. maddesinde davacı ve davalı sıfatları birbirine karıştırılmış olup işbu hata maddi hata kapsamında değerlendirilmiştir.

3.Sonuç itibariyle bir ve iki numaralı bentlerde belirtilen hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3 üncü maddesi ve 5236 sayılı Kanun’un geçici 2 nci maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 5236 sayılı Kanun’un 16 ncı maddesi ile değiştirilmeden önceki 438 inci maddesinin yedinci fıkrası gereğince mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan “davalı ...Ş.” ibaresinin çıkartılarak yerine “davacı şirket”; (3) numaralı bendinde yer alan "temlik alan davacı ...'ya" ibaresi çıkartılarak yerine "davacı şirket, temlik alan davacı ... ve ...'e"; (4), (6) numaralı bentlerinde yer alan "davacı temlik alan ...'dan" ibaresi çıkartılarak yerine "davacı şirket, temlik alan davacı ... ve ...'ten müşterek ve müteselsilen" ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

06.06.2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.