"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI :2021/831 Esas, 2024/373 Karar
HÜKÜM :Yeniden esas hakkında kurulan hüküm ile davanın reddine
SAYISI :2018/386 E., 2021/16 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının, sektörde 1983 yılından beri kullandığı markasının bilinirliğinin ve değerinin artması ile 2013 yılında markasının kullanım hakkını tescil ettirdiğini, dolayısıyla marka kullanım hakkının yasal olarak müvekkiline ait olduğunu, davacı ile aynı sektörde ve çok yakın adreste faaliyet gösteren davalı tarafın, müvekkili adına tescilli olan markasını işyeri ön cephesine ve mağazaya tabela koymak suretiyle kullandığını, müşterilerinin tabelasının olduğu yeri müvekkiline ait zannettiklerini, bu durumun marka hakkına tecavüz kapsamında kaldığını, müvekkilinin zarara uğradığını ileri sürerek marka hakkına tecavüzün durdurulmasını ve kaldırılmasını, şimdilik 5.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili süresinden sonra verdiği cevap dilekçesinde davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı tarafça dosyaya sunulan belgelerin davacının davalının markasal kullanımlarını bildiğini ispata yönelik olmadığı, ayrıca davalının, davacının markasının aynısı/benzerini aynı tür mallarda iltibasa neden olacak şekilde markasal kullandığı gerekçesi ile davacının davasının maddi tazminat yönünden vazgeçme nedeniyle reddine, davalının markasal kullanımlarının davacı adına 2013/68565 sayı ile tescilli ibareli markasından kaynaklı haklarına tecavüz niteliğinde olduğunun tespitine, marka hakkında tecavüzün durdurulmasına ve kaldırılmasına, 3.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının ibaresini öncesinde üretime yönelik iş yerinde, halihazırda ise hem üretim hem de satış mağazasında kullandığı, üretime yönelik iş yerinin yaklaşık 15-20 yıllık geçmişinin bulunduğu, tarafların birbirine yakın adreslerde faaliyet gösterdiği, davalının üretime yönelik iş yeri için ibaresini içeren kullanımının davacı tarafından bilindiğinin; dinlenilen davacı tanıkları, taraf iddia ve savunmaları ile sunulu delillerden anlaşıldığı, davacının marka hakkına yönelik davalının çok öncesindeki ihlalli kullanımlarına uzun bir süre sessiz kalmak suretiyle bu hakkı ileri sürmesinin dürüstlük kuralına aykırılık taşıdığı gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden esas kurulan hüküm ile; davacının maddi tazminat talebinin vazgeçme nedeni ile reddine; marka hakkına dayalı tecavüzün durdurulması, kaldırılması ve manevi tazminat istemlerinin reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tescilli marka hakkına tecavüz iddiasına dayalı tecavüzün durdurulması, kaldırılması, maddi ve manevi tazminatın tahsili taleplerine yöneliktir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ( HMK) 355. vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369/1 hükmü ve 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI.SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 24.02.2025 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.