"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/128 Esas, 2024/314 Karar
HÜKÜM : Kısmen kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2017/289 E., 2018/1061 K.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında İHDS imzalandığını, dağıtım faaliyetlerini davalı tarafından yürütüldüğü dönemde meydana gelen iş kazası nedeniyle açılan tazminat davasında yapılan yargılama sonunda verilen kararın icra takibine konulduğunu, müvekkilinin takip nedeniyle 1.998.764,63 TL ödediğini, ödenen bedelden davalının sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.998.764,63 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın zamanaşımına uğradığını, TEDAŞ ile %100 hisselerini sahip olduğu 20 elektrik dağıtım şirketi arasında dağıtım varlıklarının işletilmesine ilişkin İHDS imzalandığını, devre esas bilanço düzenlemeleri suretiyle geçmişe yönelik borç ve alacak işlemlerinin kesinleştirildiğini, ihale şartnamesi, satış sözleşmesi ve işletme hakkı devir sözleşmesi hükümlerinin birlikte değerlendirilmesi gerektiğini, rücu davasına konu mahkeme kararında yeralan alacağın müvekkillinden talep edilemeyeceğini, dava ihbar edilmediğinden icra takibine sebep olan davacının davaya ilişkin faiz ve icra giderlerini talep edemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, rücuya esas mahkeme ilamına konu iş kazasının dağıtım faaliyetlerini davalı tarafından yürütüldüğü 2000 yılında, İHDS tarihinden önce gerçekleştiği, sözleşmenin 7.4 üncü maddesi uyarınca dava dışı üçüncü kişiye ödenen bedel nedeniyle davacının talep hakkının doğduğu, yargılama aşamasında bilirkişiden alınan ek raporda davacının ilk ödeme tarihi itibarıyla ilamdan doğan sorumluluğunun tespit edildiği, davacının rücuya esas davada bozmadan önce tehiri icra talebi süresinde olmadığından fazla ödeme yaptığından söz edilerek davalının sorululuğunun gidemeyeceği, vekalet ücretinin tenziline ilişkin ek raporda ki görüşün dosya ile uyumlu olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 904.676,95 TL'nin 11.04.2011 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilene karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1.Hukuk Genel Kuruluna Gönderme Kararı
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 373 üncü maddesinin beşinci fıkrası gereğince Dairemizce yapılan incelemede, Daire kararının yerinde olduğu belirtilerek temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir.
2.Hukuk Genel Kurulu Kararı
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22.11.2023 tarih, 2022/11-1282 E. ve 2023/1130 K. sayılı ilâmı ile her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesince, davalının aleyhine tazminata hükmedilen davada taraf olarak yer alması ve başlatılan icra takibinde de taraf olarak bulunması neticesinde İHDS hükümleri kapsamında sorumluluğunu yerine getirdiği, bu sebeple davacının üçüncü kişiye yapmış olduğu ödemeyi ancak sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talep edebileceğinden buna ilişkin bir yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu kabul edilmiş ise de; iş kazasının meydana geldiği 08.10.2000 tarihinde hâlihazırda davacının dağıtım faaliyetinde bulunduğu bölgede, dava dışı ... Elektrik Ticaret A.Ş. faaliyette bulunmakta iken imtiyaz sözleşmesinin davalı TEDAŞ tarafından iptal edildiği, bu nedenle söz konusu görev bölgesinde 02.04.2002 tarihi itibariyle elektrik iletim ve dağıtım hizmetinin Danıştay 10. Dairesinin 2001/2445 E., 2002/855 K. sayılı kararı ile davalının Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım İşletme Koordinatörlüğü tarafından devralındığı, 11.06.2002 tarihli ve 20 numaralı Devir Kurulu kararının 2 nci maddesi uyarınca ise dava dışı ... Elektrik Ticaret A.Ş.’nin görev bölgesinde elektrik dağıtım hizmetinden ve işletilen tesislerden dolayı 02.04.2002 tarihine kadar ... Elektrik Ticaret A.Ş.’nin elektrik dağıtım hizmetinin ifasından ötürü bu tarihten sonra üçüncü şahıslar tarafından açılacak davaların davalı tarafından yürütülmesine karar verildiği, kök dava eldeki dosyanın davalısı aleyhine açıldığı, ilâm yine davalı aleyhine icraya konulmuş ve fakat ödeme sözleşmesel yükümlülük kapsamında eldeki davanın davacısı tarafından gerçekleştirildiği, bu itibarla davacı tarafından işbu davada ileri sürülen talep tümüyle sözleşme hükümlerine dayalı olup taraflar arasındaki çekişme sözleşmeden doğan hukuki ilişkiden kaynaklandığı, dolayısıyla davacının sözleşmeye dayalı olarak ileri sürdüğü talebin, 818 sayılı Borçlar Kanun'un (818 sayılı Kanun) 125 inci maddesinde (6098 sayılı Türk Borçlar Kanun'un 146 ncı maddesi) düzenlenen on yıllık zamanaşımına tabi olduğu, bu sebeple davacı tarafından 08.04.2011 ve 27.04.2011 tarihlerinde üçüncü kişiye yapılan ödemeler sebebiyle ileri sürdüğü rücuen alacak talebi yönünden işbu davanın açıldığı 19.04.2017 tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin dolduğu kabul edilemeyeceği, bu sebeple işin esasına dair incelemeyle yapılacak olan değerlendirme neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğine karar verilmiştir.
3.Hukuk Genel Kurulu Sonrası İnceleme
Bölge Adliye Mahkemesince; davacı tarafından icra dosyasına yapılan ödeme İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi'nin imzalandığı tarihten önceki döneme isabet eden olaya dayandığı, rücuen alacağa dayanak olan Kartal 4. İş (İstanbul Anadolu 8. İş) Mahkemesi'ndeki davanın davacıları da bu sözleşme çerçevesinde üçüncü kişi konumunda olup İHDS'nin 7/4 ve 7/6 maddeleri gereğince davacının ödediği tüm bedeli davalıdan rücuen talep ve dava hakkı bulunduğu, rücuen alacağa dayanak davadaki uyuşmazlığın dağıtım tesislerinin mülkiyetine ilişkin olmaması karşısında sözleşmenin 7/2 maddesi uyarınca davacının ihbar yükümlülüğü de bulunmadığı, rücuen alacağa dayanak mahkeme ilamı ile meydana gelen iş kazasında davalı ... A.Ş.'nin %30, ... A.Ş.'nin %30, ... Elektriğin %30, sigortalı işçinin %10 kusurlu olduğu, TEDAŞ Genel Müdürlüğüne atfedilecek kusur bulunmadığı, dava dışı ...'ın kusurundan davalı TEDAŞ'ın devralan sıfatıyla sorumlu bulunduğu belirlendikten sonra hüküm altına alınan tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline, anılan ilama dayalı olarak dava dışı..., ... , ... , ... , ... ve ... tarafından TEDAŞ Genel Müdürlüğü, ... A.Ş., ... İnş. Tic. Taah. A.Ş. aleyhine icra takibine girişilmiş, takip sonucu işbu davaya konu edilen bedel icra dosyasına davacı tarafından ödendiği, ödenen bedelden ise İHDS hükümleri uyarınca davalı TEDAŞ'ın sorumlu olduğu iddiasıyla işbu davanın açıldığından rücuya esas davanın diğer davalıları ve mahkeme kararında meydana gelen iş kazasında kusurlu olduğu belirtilen diğer sorumlular tarafından davacıya herhangi bir ödeme yapıldığına ilişkin bir bilgi ve belge dosyaya da sunulmadığından davacının icra dosyasına yaptığı ve rücuya dayanak ilam nedeniyle ödemekle sorumlu olduğu miktarı davalıdan talep edebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
IV. TEMYİZ İNCELEMESİ
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Değerlendirme
Dava; İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinden Kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.818 sayılı Kanun'un 125 inci maddesi (6098 sayılı Kanun'un 146 ncı maddesi).
3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, Bölge Adliye Mahkemesince 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
V. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, tarafların temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine, temyiz harcı peşin alındığından davacıdan başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 20.11.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.