Logo

11. Hukuk Dairesi2024/3688 E. 2025/2096 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Benzer markaların tesciline ilişkin itirazın reddi üzerine açılan davada, markalar arasında karıştırılma ihtimalinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taraf markalarında yer alan ortak unsurlar ve başvuru sahibinin markasının ayırt ediciliğinin düşük olması nedeniyle karıştırılma ihtimalinin bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin marka tescilinin iptaline ve hükümsüzlüğüne ilişkin kararının Bölge Adliye Mahkemesince onanması ve bu kararın da Yargıtay tarafından onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/386 E., 2024/528 K.

HÜKÜM : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/54 E., 2021/250 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin "...", "..." ve "..." asli unsurlu markaların sahibi olduğunu, davalının ''... ...' ibareli markasını 5. sınıfta tescil ettirmek için yapmış olduğu başvuru kapsamından resen yapılan inceleme neticesinde "Zararlı böcek, zararlı bitki, zararlı mantar ve kemirgenleri yok edici maddeler Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları" emtialarının çıkarıldığını, kalan emtialar yönünden başvurunun ilan edildiğini, müvekkili tarafından bu ilana yapılan itirazın nihai olarak reddedildiğini, taraf markalarının ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğunu belirterek davaya konu TÜRKPATENT Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptaline ve markanın tescili halinde tüm sınıflar yönünden hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir

II. CEVAP

1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; taraf markalarının benzer olmadığını zira başvuru markasında ve davacı markalarının bir kısmında yer alan ''...'' ibaresinin görece zayıf bir ibare olup ayırt ediciliğinin düşük olduğunu, markalar benzer olmadığından tanınmışlık koşullarının oluşmadığını, davacı tarafından davalı başvurunun kötüniyetli bir başvuru olduğu iddiasının ispat edilmediğini belirterek davanın reddini istemiştir.

2.Davalı ..., cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu markanın bütünü itibariyle bıraktığı etkinin davaya mesnet markadan yeterince farklılaşmadığı, kapsamlarındaki emtia sınıflarının da aynı olduğu, dava konusu marka ile davacı markası arasında karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, tanınmışlığın ispatlanamadığı ve davalı şahsın kötüniyetli olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile YİDK kararının iptaline ve markanın hükümsüzlüğüne karar verilmiş, karar, davalı ... vekilince istinaf edilmiştir.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı gerçek kişinin "... ... ..." ibareli başvuru markası ile davacının tescilli "...", "..." ve "..." asli unsurlu diğer markaları arasında ortalama alıcılar nezdinde kavramsal, görsel ve işitsel olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde karıştırılma tehlikesinin bulunduğu, zira karşılaştırılan markalarda "..." ve "..." ibarelerinin ortak olarak bulunduğu, dava konusu markada yer alan “...” ibaresinin İngilizce "en çok, en fazla, en büyük" gibi anlamları taşıyan "..." kelimesinin kısaltması olarak ülkemizde

de yoğun şekilde kullanılan ve bilinen bir ibare olduğu, başvuruya yeterli düzeyde ayırt edicilik sağlamadığı, marka başvurusunun kapsamını oluşturan 5.sınıfta yer alan emtiaların tamamının davacı markalarının 05.

sınıftaki emtiaları ile aynı/aynı tür olduğu gerekçesi ile davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm, davalı ... vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Dava, YİDK kararı iptali ve hükümsüzlük istemine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 25.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.