"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/419 Esas, 2022/672 Karar
HÜKÜM : Asıl ve Birleşen dava ret
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
1.Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde, davacının bir kısım çeklerini boş olarak kaybettiğini, bu çeklerden ... Batman şubesinin 1010320 seri numaralı çekinin 3. kişiler tarafından davalılar adına 20.05.2015 ödeme tarihli, 55.000,00 TL bedelli olarak düzenlendiğini, çekteki imzanın davacıya ait olmadığını, çekin tahsili için takasa konulması amacıyla bankaya ibraz edildiğini ileri sürerek çekten dolayı davacı şirketin borçlu olmadığının tespitine ve çeklerin iptaline, davalıların %20 kötü niyet tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde, ... Batman şubesinin 1010320 seri numaralı, 20.05.2015 ödeme tarihli, 55.000,00 TL meblağlı çekteki imzanın kendisine ait olmadığını, davalı Banka tarafından ciro yapılmışsa da banka tarafından takas bankacılığı ile ibraz edildiğini, usulsüz ciro yapıldığını savunarak dava konusu çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti ile dava konusu çekin iptaline, davalının %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Asıl davada davalılar davaya cevap vermemiştir.
2.Birleşen davada davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI,
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilamına uyularak, çekteki keşideci imzasının davacı yana ait olduğu tespit olunduğu, bu nedenle davacının çek sebebi ile borçlu bulunmadığı yönündeki iddialarını ispatlayamadığı, çekin kendi el ürünü olduğunun değerlendirildiği ve davacının illetten mücerret kambiyo senedine dayalı menfi tespit taleplerinin reddine karar vermek gerektiği, çekin iptali yönünden ise çekin iptalini istemeye son yetkili hamilin yetkili olduğu, keşidecinin çekin iptalini talep edemeyeceği, davacı yanın kötü niyet tazminat talepleri imzanın davacı yana ait olması sebebi ile yerinde görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
IV. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, çekteki keşideci imzasının davacıya ait olup olmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 72 nci maddesi.
3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, İlk Derece Mahkemesince 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
V. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 28.11.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.