"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili adına 2019/19553 sayılı ''...'' markasının 5. ve 35. sınıflarda tescili için yapılan başvurunun, davalının ''...'' ibareli markasıyla karıştırılabileceği gerekçesiyle 5. sınıftaki mallar bakımından Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararıyla reddedildiğini, ancak karıştırılma ihtimali olan kişilerin doktor veya eczacı gibi uzman kişiler olması nedeniyle bu karışıklığın fiilen mümkün olmadığını, davalı Kurum'un kararında ortalama tüketici esas alınarak yanlış bir değerlendirme yapıldığını, müvekkili ürününün reçeteyle satıldığını, ''...'' kelimesinin ...’da dünya anlamına geldiğini, ''...'' markasındaki ... kısmının ise ürünün etkin maddesi olan sevelamer karbonattan geldiğini ileri sürerek YİDK kararının iptali ile ''...'' markasının 5. sınıf kapsamında tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; markaların ilk dört harfinin birebir aynı olduğunu, ... ekinin bu benzerliği ortadan kaldırmaya yetmediğini, davacının ... ibaresinin ilacın etken maddesi olan sevelamer karbonattan geldiğini ve başka ürünlerde de kullanıldığını beyan etmesinin, bu ibarenin ayırt edici nitelikte olmadığını gösterdiğini, ayrıca başvuru tarihinden önceki kullanıma ilişkin iddiaların YİDK kararının iptali için hukuki dayanak oluşturamayacağını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
2.Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde, müvekkilinin ''...'' markasının davacıya ait ''...'' markasının ilk dört harfiyle birebir örtüştüğünü, ... ekinin ayırt edici nitelikte olmadığını, ilaç markalarına eklenen etken madde ibarelerinin markaya ayırt edicilik kazandırmadığını, dava konusu emtialar açısından ortalama tüketici kitlesinin halk olduğunu ve ''...'' adlı ilacın reçetesiz temin edilebildiğini savunarak bu hususların dikkate alınması suretiyle davanın reddini talep etmiş olup, ayrıca davalı vekili 10.06.2021 tarihli dilekçesiyle davayı kabul ettiklerini, sulh protokolü gereğince tarafların birbirlerinden yargılama gideri ve vekâlet ücreti talebinde bulunmadıklarını, bu nedenle karşılıklı olarak bu kalemlere hükmedilmemesini kabul, beyan ve taahhüt ettiklerini bildirmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, taraf markalarında ortak unsur olan ''...'' ibaresinin bulunduğu, ''...'' markasının reçetesiz satılmayan ve böbrek hastalığı tedavisinde kullanılan bir ilaç olduğu dikkate alındığında 05/01 alt grubu bakımından karıştırılma ihtimali bulunmadığı, ancak 05. sınıfın diğer alt grup malları bakımından taraf markaları arasında yüksek düzeyde görsel ve işitsel benzerlik ile ortalama tüketici nezdinde bağlantı kurulma ihtimalinin bulunduğu gerekçesiyle YİDK kararının kısmen iptaline karar verilmiş olup, ayrıca 23.12.2021 tarihli ek karar ile birleşen davada davalı vekilinin tavzih talebi kabul edilerek hüküm fıkrası sulh protokolü dikkate alınmak suretiyle yargılama giderleri ve vekâlet ücretleri yönünden yeniden düzenlenmiş ve bu kalemlerin taraflar arasında yarı oranında paylaştırılmasına karar verilmiş, karar, davalı ... vekilince istinaf edilmiştir.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesince, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 6/1 hükmü uyarınca işaret ve emtia benzerliği koşullarının gerçekleştiği ve YİDK kararının yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu davanın kısmen kabulü ve ek karar ile yargılama giderlerinin yalnızca davalı ... tahsiline karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin kararı kaldırılarak, davanın reddine karar verilmiş, karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, YİDK kararının iptali ve davacı markasının tescil edilmesi istemine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 355. vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369/1 hükmü ve 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 14.04.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.