"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2022/445 Esas, 2023/44 Karar
HÜKÜM : Davanın reddi
Taraflar arasındaki tenfiz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Davalı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkili ile davalı şirket arasında hazır beton teslimat sözleşmesi yapıldığını, taraflar arasındaki alacak ilişkisi nedeniyle müvekkili şirket tarafından Kazakistan Cumhuriyeti Astana Şehri Bölgelerarası Ekonomik İhtisas Mahkemesi'nde alacak davası açıldığını, davanın kabul edildiğini ve kararın kesinleştiğini, Kazakistan'da davalının hiçbir malvarlığına ulaşılamadığından alacağın tahsil edilemediğini ileri sürerek yabancı mahkeme ilamının tenfizine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davaya konu kararın Türkiye'de tenfiz edilemeyeceğini, dava dilekçesi ve kararın usulünce kendilerine tebliğ edilmediğini, gıyapta karar verildiğini, savunma hakkının ihlal edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece bozma ilamına uyularak, davacı vekilinden tenfizi istenilen Kazakistan Cumhuriyeti Astana Şehri Bölgeler Arası Ekonomik İhtisas Mahkemesinin 24.06.2011 tarih 02-3390-11 dava nolu kararının usulüne uygun kesinleştirildiğine dair belgeleri sunması istenildiği, davacı vekili tarafından beyan dilekçesi ile sunulan evraklar üzerinde yapılan incelemede, sunulan belgelerin daha önce mahkemeye sunulan evraklardan ibaret olduğu, tenfizi istenen yabancı mahkeme ilamının kesinleşme şerhi taşımadığı anlaşıldığı gibi sunulan belgelerden yabancı ilamın verildiği ülke kanunları uyarınca kesinleştirildiğinin anlaşılamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiş, Dairemizin 22.02.2024 tarihli, 2023/2747 E. 2024/1377 K. sayılı kararı ile yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiş, Dairemiz ilamına karşı davalı vekilince karar düzeltme yoluna başvurulmuştur.
IV. KARAR DÜZELTME İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı ve 442 nci maddeleri, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’un 50 nci maddesi.
3. Değerlendirme
Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteminin reddi gerekir.
V. SONUÇ: Davalı vekilinin karar düzeltme isteminin 1086 sayılı Kanun'un 442 nci maddesi gereğince REDDİNE, alınması gereken karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen 1086 sayılı Kanun’un 442 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca takdiren 2.505,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine'ye gelir kaydedilmesine, 23.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.