"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/70 Esas, 2023/71 Karar
HÜKÜM : Kısmen kabul
KARAR DÜZELTME İSTEYEN: Davalı ...Ş. vekili
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonucunda Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Davalı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilince davalı Bankada açtırılan vadesiz mevduat hesabından para çekme ve yatırma konusunda kızının da yetkilendirildiğini, bankaca herhangi bir işlem ve bu arada borsada işlem yapma konusunda hiç kimseye yetki ve vekâlet vermediğini, muhtelif zamanlarda yatırılan paralarla hesabın 240.789,00 TL’ye ulaştığını ve kızı tarafından da 21.724,00 TL'nin çekildiğini, bu durumda 219.065,00 TL para bulunması gerekir iken usulsüz işlemler sonucunda hesapta davacının borçlu göründüğünü ileri sürerek fazlası saklı kalmak kaydıyla şimdilik 219.065,00 TL’nin 12.03.2002 tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 28.01.2000 tarihinde açtığı mevduat hesabını aynı zamanda davalının acenteliğini yürüttüğü ... Menkul Kıymetler A.Ş. ile menkul kıymet alım/satım aracılık sözleşmesi imzalayarak irtibatlı hale getirdiğini, bu hesaplarda bankacı olan kızına verdiği yetki ile kızı tarafından yapılan talimatlı işlemler kapsamında menkul kıymet alım satımları yapıldığını, yapılan işlemlerin davacının kızı tarafından müfettişe verilen yazılı beyan ile de kabul edildiğini, davacının kızının yaptığı işlemlerden haberdar olmamasının yaşamın doğal akışına uygun düşmeyeceğini, davacının kızı tarafından verilen boş kasa tediye fişinin de Mehmet Salih Gültekin hesabından davacı hesabına haksız olarak aktarılan paraların iadesi amacıyla davacının kızından alındığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece bozma ilamına uyularak davacının hesabına 182.090,51 TL, para yatırılıp, bundan 21.724,00 TL'nin kızına verdiği talimat gereği kızı tarafından çekildiği, davacının yatırım hesabı açtırmamasına rağmen onun adına sahte imza ile yatırım hesabı açılıp borsada oynandığının banka kayıtları ve bilirkişi raporu ile sabit olduğu, davacının dava dışı kızı ... ya da bir başka kişiye bankada işlem yapması konusunda bir vekâletinin bulunmadığı, yalnızca dava dışı kızı ...'ya hesabına para yatırıp, çekmesi konusunda Bankaya verilmiş bir talimatının bulunduğu, davacının hesabının hareketli bir hesap olduğu, bu konuda davacıya ne bilgi verildiği ne de ekstrelerin gönderildiği, davacının kendi hesap hareketlerinden haberdar olmadığı, dava konusu edilen dönemde bizzat davacı tarafından yapılan bir işlem bulunmadığı, işlemlerin tamamının davacının imzasını atan davalı banka da görevli personel tarafından yapıldığı, personel tarafından para aktarımları yapılarak hisse senedi alınıp satıldığı, bir kısım işlemlerin davacının kızının bilgisi ile yapıldığı ortada ise de bankaların güvenilirlik esasına göre çalışan işletmeler olduğu, her ne şekilde olursa olsun hesap sahiplerinin talimatları gereği işlem yapmakla yükümlü olup basiretli bir tacir gibi davranmaları gerektiği, davacının dava dışı kızına yalnızca para yatırıp çekme talimatı vermişken sahte imza ile parasının hisse senedi alınıp borsa da oynanarak yok edilmesinden bankanın sorumlu olduğu, davacının dava dışı kızına hisse senedi alınıp borsa da oynanması konusunda bir vekâletinin ve talimatının bulunmadığı bu nedenle davacının kızının bir takım eylemlerini de benimsediğinin kabul edilmeyeceği, bu nedenle daha önceki raporlarda belirlenen bedel gereği davacının talebinin kısmen kabulüne, davacının uzun süre hesabını arayıp sormaması, banka ile 3 yıl gibi bir süre iletişime geçmemesi nedeni ile müterafik kusurlu olduğu ve resen davacıya ödenmesi gereken bedelden %20 indirim yapılması gerektiği kanaatine varıldığı gerekçesiyle davalı TMSF hakkında husumet olmadığı yönündeki karar kesinleştiğinden bu konuda tekrar karar verilmesine yer olmadığına, davacının davalı ...Ş. adına açtığı davanın kısmen kabulüne, 160.360,15 TL asıl alacağa resen %20 müterafik kusur indirimi yapılarak 128.288,12 TL asıl alacak ile 7.170,65 TL faizin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazla talebin reddine karar verilmiştir.
Hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, Dairemizin 02.04.2024 tarihli, 2023/4134 E. ve 2024/2655 K. sayılı kararı ile düzeltilerek onanmasına karar verilmiş, Dairemiz ilamına karşı davalı vekilince karar düzeltme yoluna başvurulmuştur.
IV. KARAR DÜZELTME İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, alacak istemine ilişkin açılan davada davacının hesabından para çekmek üzere talimat ile görevlendirdiği kızının, hesaptan yapılan bu işlemlerin bir kısmını benimsemiş olması karşısında bu beyanın davacıyı bağlayıp bağlamayacağı noktasında toplanmaktadır.
2.İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3 üncü maddesi ve 5236 sayılı Kanun’un geçici 2 nci maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 5236 sayılı Kanun’un 16 ncı maddesi ile değiştirilmeden önceki 438 inci maddesinin yedinci fıkrası.
3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteminin reddi gerekir.
V. SONUÇ: Davalı vekilinin karar düzeltme isteminin 1086 sayılı Kanun'un 442 nci maddesi gereğince REDDİNE, davalı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Kanun ile değiştirilen 1086 sayılı Kanun'un 442 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca takdiren 2.505,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davalıdan alınarak Hazine'ye gelir kaydedilmesine,
03.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.