"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2012/21 Esas, 2014/502 Karar
HÜKÜM : Dava Kabul
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonucunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı şirketin 01.09.2011 tarihinde çeşitli tekstil ürünlerinin üretimi konusunda anlaştıklarını, müvekkili şirketin, üretilecek ürünler için Eylül ve Kasım ayında siparişlerini verdiğini, sözleşmeye ve davaya konu Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş. Avcılar Şubesinden verilme 4009702 numaralı 16.01.2012 tarihli 37.800,00 TL bedelli ve 4009540 numaralı 31.01.2012 tarihli 18.500,00 TL bedelli çeklerin davalı şirkete avans olarak verildiğini, davalı şirketin lehtar olacak şekilde keşide edildiğini ve çeklerin şirkete teslim edildiğini, davalı şirket tarafından 28.12.2011 tarihinde müvekkili şirket yetkilisine gönderilen e-posta ile ekonomik güçlük nedeniyle fabrikalarının boşaldığı sözleşmeye konu siparişleri yapamayacakları ve çeklerin üçüncü kişilere verildiğini belirten e-mail atıldığını, aynı yazının sonradan imzalı olarak da gönderildiğini, bu nedenle davalı şirket ile yapılan sözleşmenin feshedildiğini, davaya konu iki adet toplamı 56.300,00 TL bedelli çeklerin diğer davalı ...'e verildiğini öğrendiklerini, davalı ...'ün iyi niyetli üçüncü kişi durumunda olmayıp alacağı temlik alan olduğunu, faktoringe ilişkin yasal düzenlemeler karşısında alacağın temliki hükümleri uyarınca müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki şahsi def'ilerin diğer davalıya karşı da ileri sürülebileceğini ileri sürerek dava konusu çeklerden dolayı müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin ikrazatçı olup faktoring şirketleri hakkındaki hükümlere tabi olmadığını, davacı tarafça Faktoring Şirketlerinin Kuruluş ve Çalışma Esasları Hakkındaki Yönetmelikten bahsedilmiş ise de müvekkilinin bir faktoring kurumu olmadığını, davacı ile müvekkil arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını, bu nedenle davacı tarafça, diğer davalı ile aralarındaki sözleşmeye aykırılık iddiasının müvekkilini bağlamadığını, diğer davalı ile müvekkili arasında yalnızca ikrazat ilişkisi bulunduğunu ve işbu ikrazat sözleşmeleri tahtında söz konusu çeklerin müvekkiline tevdi edildiğini, ikrazat sözleşmeleri gereği elde edilen ikrazat gelirine ilişkin faturaların mevcut olup müvekkil ile davacı arasında başkaca bir ticari yahut sözleşmesel ilişki bulunmadığını, müvekkilinin çekin meşru hamili olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı cevap vermemiştir.
III.MAHKEME KARARI
Mahkemece, taraflardan davacı ile davalı şirket arasında ticari ilişki bulunduğu, bu ticari ilişki kapsamında davaya konu çeklerin davalı şirkete verildiği hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın davacı tarafından davalı şirkete sözleşme kapsamında, malın tesliminden önce avans niteliğinden verildiği iddia edilen çeklere yönelik davalı şirketin davacıya ürünleri teslim edip etmediği ve çeklerin bedelsiz kalıp kalmadığı hususlarında olduğu, davacı ile davalı şirket arasında akdedilen 01.09.2011 tarihli sözleşmenin 6. maddesi gereği dava konusu çeklerin davalıya avans olarak verildiği, bu çek karşılığında davacıya herhangi bir mal ve hizmetin yapılmadığı ve davaya konu çeklerin diğer davalı ...'e ciro edildiği, bu davalının cevap dilekçesinde de belirttiği üzere diğer davalı ile arasında ikrazat ilişkisi bulunduğu ve davalılar arasındaki ikrazat sözleşmesi tahtında söz konusu çeklerin diğer davalı ...'e verildiği, davaya konu çeklerin 01.09.2011 tarihli sözleşme kapsamında davalı şirkete verildiği ve bu davalı tarafından davalı ...'e verildiği, davalı ...'ün çekleri ikrazat sözleşmesi kapsamında aldığı ve davacı ile arasında ticari bir ilişkisinin mevcut olmadığı, temlik alan konumunda olduğu ve olayımızda geçerli bir temlikten söz edilemeyeceği, davacı çek keşidecisi ile davalı lehtar şirket arasındaki şahsi defilerin (bedelsizlik iddiasının) diğer davalı ...'e karşı da ileri sürülebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne davaya konu yapılan iki adet çekten dolayı davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekilince temyiz edilmiştir.
IV. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, davalı şirkete avans olarak verilen çeklerden dolayı borçlu olunmadığının tespiti talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 72 nci maddesi.
3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
V.SONUÇ: Davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 30.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.