"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla)
SAYISI : 2021/184 Esas, 2022/151 Karar
HÜKÜM : Davanın kabulü
Taraflar arasında görülen davada mahkemece verilen kararı bozan Dairenin kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuş olmakla, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup görüşüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin döviz alım ve satım işleri yapan bir şirket olduğunu, döviz alım ve satım faaliyet izninin iptal edilmesi sebebiyle ... Döviz ve Altın Tic. A.Ş. olan unvanının ... Gümüş Altın ve Kuyumculuk Tic. A.Ş olarak değiştirildiğini, davalının murisi ...’in müvekkili şirketin %48 hissedarı iken şirketteki imza yetkisini kullanarak şirketin borçlu olduğu toplam 28.400,00 USD'lik 10 adet senedi kayınpederi olan ...'a verdiğini, bu şahsın senetlerin gününde ödenmemesi sebebiyle icra takibine başvurduğunu ve müvekkili şirketin Hazine Müsteşarlığından döviz alım ve satım izni alabilmek için yatırdığı teminata haciz koydurduğunu, şirketin faaliyet izninin durdurulmasının da bu sebeple olduğunu, Hazine Müsteşarlığınca şirketin döviz alım satım izninin iptal edildiğini, şirketin döviz alım satım işleminin iptal edilmesinde davalının murisinin kusurlu olduğunu ve mirası red etmeyen davalının da sorumlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 10.000,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 10.10.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 230.000,00 TL 'ye yükseltmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın zamaşımından ve esastan reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece bozma ilamına uyularak zararın ve mesul olan kişinin öğrenildiği tarihin 17.05.2005 tarihi olduğu, bu tarihten itibaren 5 yıllık ceza zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği; uzamış ceza zamanaşımı süresinin 17.05.2010 tarihinde sona ereceği, davanın ise 09.10.2007 tarihinde açıldığı, bu durumda zamanaşımı süresi dolmadan dava açıldığı anlaşılmakla davalının zamanaşımı itirazının reddine karar verilmesi gerektiği, davalının murisi olan ...'nin, davacı şirketin %48 hissesine sahip ortağı iken şirketteki imza yetkisini kullanarak şirketi borç altına sokan toplam 28.400,00 USD'lik 10 adet senedi kayınpederi olan ...'a verdiği, vadesi geldiğinde bonoları kendisinin ödeyeceğine ve bonoların şirkete teslim edileceğine ilişkin muris ile şirket arasında 17.02.2000 tarihli protokol düzenlendiği, senetlerin vadesinde ödenmemesi üzerine senetlere istinaden icra takibine başvurulduğu ve davacı şirketin Hazine Müsteşarlığında döviz alım ve satım izni alabilmek için yatırdığı teminata haciz konulduğu, sonrasında da şirketin faaliyet izninin durdurulmasına karar verilerek şirketin döviz alım satım izninin iptal edildiğinin dosya kapsamı ile sabit olduğu, davacı tarafın, tazminat istemine dayanak yapılan zarar sebeplerini 13.12.2007 ve 25.09.2014 tarihli dilekçeleri ile açıkladığı, buna göre döviz bürosu faaliyet izin belgesinin iptali ile oluşan zarar, zamanında ödenmeyen vergi borçlarına uygulanan gecikme zammı, İzmir 13. İcra Müdürlüğünün 2000/4693 E. sayılı dosyasına yapılan ödeme, davalının murisinin şahsi borçlarından ve şirketi dolandırmaya yönelik fiillerinden dolayı şirketi temsil eden avukatlara ödenen vekalet ücretleri nedeniyle uğranılan maddi zarar olarak belirtildiği, davalının murisi olan ...'nin, şirketi borca sokan ve protokole aykırı olan borçlandırıcı işlemleri sebebiyle 92.993,25 TL vergi borcu ve gecikme zammı zararı, 73.813,12 TL İzmir 13. İcra Müdürlüğünün 2000/4693 E. sayılı dosyası sebebiyle doğan zarar, 3.658,80 TL vekâlet ücreti zararı ve ıslahla artırılan talep aşılmayacak ölçüde işletme izninin iptalinden doğan zarara karşılık toplam 230.000,00 TL şirket zararından, murisin tek mirasçısı olan davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 10.000,00 TL'nin dava tarihinden, 220.000,00 TL'nin ıslah tarihi olan 10.10.2014 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının şirketteki payının şirkete devri ile hisse değeri olan 10.006,80 TL'nin dava tarihine itibaren hesaplanacak ticari faiz ile birlikte hükmolunan alacak miktarından mahsubuna karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiş, Dairemizin 09.10.2023 tarihli, 2022/5015E. ve 2023/5695K. sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiş, Dairemiz ilamına karşı davacı vekilince karar düzeltme yoluna başvurulmuştur.
IV. KARAR DÜZELTME İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, davalının murisi ve şirket ortağı olan ...’nin şirkete verdiği iddia olunan zararların tazmini istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı ve 442 nci maddeleri, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 309 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteminin reddi gerekir.
V. SONUÇ: Davacı vekilinin karar düzeltme isteminin 1086 sayılı Kanun'un 442 nci maddesi gereğince REDDİNE, davacıdan alınması gereken karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Kanun ile değiştirilen 1086 sayılı Kanun'un 442 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca takdiren 2.505,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine'ye gelir kaydedilmesine,
25.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.