"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1345 Esas, 2022/1452 Karar
HÜKÜM : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/285 E., 2019/34 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili adına Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) nezdinde 2015/07501 tescil nolu "..." ibareli, 2015/15539 tescil nolu "..." ibareli ve 2012/90609 tescil nolu "..." ibareli marka tescillerinin bulunduğunu, "..." ibareli markanın tekstil sektöründe bilinen bir marka olduğunu, Google arama motoruna girildiğinde davalı tarafından www.alatesettur.com internet sitesinde müvekkilinin markasının yönlendirici işaret olarak kullanıldığını, davalı tarafından müvekkiline ait "..." ibareli markanın adwords olarak kullanıldığını, davalı yana ait sitenin ilk sırada çıkarken müvekkiline ait sitenin ikinci sırada çıktığını, aramanın cep telefonları ile yapılması durumunda en üstte koyu harflerle "... Butik En Uygun Fiyata Kapıda Ödeme İmkanıyla ALA'da" şeklinde davalının reklamının çıktığını, tüketici tarafından müvekkiline ait markanın internette yapılan aramada davalıya ait internet sitesine yönlendirme yapılmasının davalı tarafın müvekkili markası üzerinde haksız kazanç sağlama amacında olduğunun açıkça görüldüğünü, davalının sadece internetten satış yaptığını, davalının ticaretinin sadece ve sadece internet kullanıcılarına yönelik olduğunu, müvekkilinin yıllardır emek ve para harcayarak, ayırt edicilik kattığı tescilli "..." markasına iltibas oluşturacak şekilde müvekkilinin markasının bilinirliğinden faydalanmasının müvekkiline büyük zarar verdiğini ve sahip olduğu şahıs şirketinin ticari itibarını zedelediğini, ileri sürerek müvekkilinin tescilli marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulmasına, önlenmesine ve tecavüzün giderilmesine, davalının her türlü markasal kullanımının yasaklanmasına ve engellenmesine, markaya ilişkin ürünlerin üretildikleri, satıldıkları, piyasaya sunuldukları ve ticari amaçla bulunduruldukları yerlerde toplanması, bu ürünlere el konulması, karşı tarafa ait işyerinde markanın kullanıldığı tabela ve diğer bütün tanıtım vasıtalarının kaldırılmasına, imha edilmesine, 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin (556 sayılı KHK) 66 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca marka hakkına tecavüz edenin, markayı kullanmak yoluyla elde ettiği kazanca göre hesaplanmak üzere şimdilik 1.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline ve hükmün ilanına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı taraf süresinde davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, her ne kadar davacı taraf TÜRKPATENT nezdinde adına kayıtlı olan 2015/07501 tescil nolu "..." ibareli, 2015/15539 tescil nolu "..." ibareli ve 2012/90609 tescil nolu "..." ibareli markalarının Google 'da yönlendirici işaret(adwords) olarak kullanıldığını, yapılan aramada davalının reklamının çıktığını, davalının bu şekilde kullanımlarının adına kayıtlı tescilli marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürmüşse de yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda; davalının web sitesinde sadece "BUTİK" kelimesinin yönlendirici kod (keyword) olarak tanımlanmış olduğunun ve Google adwords reklamında davalının üst sırada yer almasının sebebinin "BUTİK" kelimesi olduğunun tespit edildiği, Türk Dil Kurumu kayıtlarına istinaden "BUTİK" kelimesinin Fransızca kökenli "giyim ve süs eşyası satılan dükkan" anlamına gelen bir cins isim olduğu, davalının Google arama motorunda üst sıralarda görünebilmek için kendisine ait www.alatesettur.com isimli internet sitesinde "yönlendirici kod" olarak kullandığı "BUTİK" kelimesi ile davacıya ait tescilli "..." ibareli markasını ihlal etmediği, davalının davacının markalarını kullanmadığı ve mevcut eylemi sebebiyle haksız rekabete de sebebiyet vermediği, yönlendirmenin dava dışı Google'ın reklam uygulamalarından kaynaklı olduğu, marka hakkına tecavüz iddiasının sübut bulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf talebinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin 1 no.lu alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, davacının adına tescilli markalarda doğan haklarına davalının internet sitesi kullanımı veya reklamıyla tecavüz edip etmediği, bu kullanımın haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı, tecavüz söz konusu ise men', ref'i ile maddi ve manevi tazminat isteminin yerindeliği noktasındadır.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.556 sayılı KHK'nın 9 uncu maddesi ile 61 ve devamı hükümleri
3. Değerlendirme
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 23.10.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.