"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI :2024/157 Esas, 2024/362 Karar
HÜKÜM :Ret
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili aleyhine davalı tarafça 250.000,00 TL bedelli senede dayalı olarak takip başlatıldığını, icra takibine konu senedin borçlu bölümünde yer alan ... Taşımacılık Tic. Ltd. Şti.'nin kaşesi üzerine yetkilisi tarafından çift imza atılarak düzenlendiğini, müvekkilinin isminin senede kefil olarak sonradan ilave edilmek suretiyle borçlu sıfatının kazandırıldığını, dava konusu senedin lehtar dava dışı ... Motorlu Taşıtlar Ltd. Şti. ile keşideci ... Taşımacılık Tic. Ltd. Şti. arasında düzenlenen kil nakliye sözleşmesinin "teminat" başlıklı bölümünde belirtilen ve teminat amacıyla verilen senet olduğunu, sözleşme konusu taşıma işinin de yapılmadığını, davalının senedi ciro yolu ile devralırken kötü niyetli olduğunu ileri sürerek müvekkilinin dava konusu senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitiyle takibin iptaline ve davalının kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava dilekçesinde davacının senedi çift imza atarak tanzim ettiğinin kabul edildiğini, bedeli nakden olan senedin teminat senedi olduğu iddiasını ileri süren davacının ispat yükünü üzerine aldığını ve iddiasını yazılı delille kanıtlaması gerektiğini, davacının sunduğu sözleşme ile davaya konu senet arasında hiçbir ilişki bulunmadığını, senedi ciro ile devralan müvekkilinin kötü niyetli kabul edilmesinin mümkün olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III.MAHKEME KARARI
Mahkemece bozma ilamına uyularak, davacının senette aval veren konumunda olduğu, aval veren kişinin teminat aldığı borç, şekil unsurları dışında başka bir nedenden dolayı batıl olsa bile aval verenin taahhüdünün geçerli bulunduğu, bedelsizlik def'inin asıl borçluya ait kişisel def'i olduğu, davacı tarafından hamile karşı ileri sürülemeyeceği, bunun dışında davacının kendisi veya asıl borçlu tarafından borcun ödendiğini, ibra edildiğini veya istemin zamanaşımına uğradığını ileri sürüp kanıtlamadığı, davacının davasının sübuta ermediği, her ne kadar yargılama sırasında tedbir kararı verilmiş ise de karar teminat yatırılarak infaz edilmediğinden davacı lehine tazminata hükmedilmesi koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kambiyo senedine dayalı başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
V. SONUÇ: Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
03.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.