Logo

11. Hukuk Dairesi2024/6690 E. 2025/899 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Türk Ticaret Kanunu'nun Geçici 7. maddesi uyarınca ticaret sicilinden resen terkin edilen şirketin ihyası talebinin, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrası beş yıllık hak düşürücü süre gözetilmeksizin kabul edilip edilemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin TTK'nın Geçici 7. maddesindeki beş yıllık hak düşürücü süreyi iptal etmesi ve bu iptal kararının Bölge Adliye Mahkemesi'nin direnme kararı tarihinden önce yürürlüğe girmesi nedeniyle, şirketin ihyasına karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi

SAYISI :2023/1333 Esas, 2023/1261 Karar

vekili Avukat ...

HÜKÜM :Davanın kabulüne

Taraflar arasındaki davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 23.02.2023 tarihli ve 2023/767 E., 2023/1093 K. sayılı kararı ile bozulmuş, bozma üzerine Bölge Adliye Mahkemesince bozma ilâmına direnilmiş ve bu kararın da davalı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizce temyiz incelemesi için dosya Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiştir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 20.11.2024 tarihli ve 2024/11-63 E., 2024/569 K. sayılı ilâmı ile Hukuk Genel Kurulu tarafından incelenmesi gereken direnme kararı değil yeni hüküm bulunduğundan yeni hükme yönelik temyiz itirazlarına ilişkin inceleme yapılmak üzere dosya Dairemize gönderilmiştir.

Hukuk Genel Kurulu tarafından dosya Dairemize gönderilmiş olmakla Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; ihyası talep edilen İmpeks Turizm Sanayi ve Dış Tic. Ltd. Şti. aleyhine İstanbul 22. İş Mahkemesi'nin 2020/334 E. sayılı dosyası ile hizmet tespiti davası açtıklarını, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünce 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) Geçici 7. maddesi gereğince şirketin 31.07.2013 tarihinde ticaret sicilinden resen terkin edildiği bildirildiğinden İstanbul 22. İş Mahkemesi'nce şirketin ihyası için dava açmak üzere müvekkiline yetki verildiğini ileri sürerek İmpeks Turizm Sanayi ve Dış Ticaret Ltd. Şti.'nin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin TTK'nın 32. ve Ticaret Sicili Yönetmeliği'nin 34. maddesi hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, dava konusu şirketin resen terkin kapsamına alındığını, tebligat ve ilan prosedürlerinin yerine getirilmesinin ardından 31.07.2013 tarihinde sicil kaydının resen terkin edildiğini, hak düşürücü sürenin geçtiğini, davanın açılmasına sebebiyet vermeyen müvekkilinin yargılama giderleri ve vekâlet ücretinden sorumlu tutulamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

Bölge Adliye Mahkemesince, dava dışı şirketin, davalı sicil müdürlüğünce TTK'nın Geçici 7. maddesi kapsamında kaldığından bahisle 31.07.2013 tarihinde sicilden terkin edildiği, ancak şirket temsilcisine tebligat yapılmadığı, yapılan terkin işleminin şekil açısından hukuka uygun olmadığı, işlem Geçici 7. madde kapsamında kabul edilemeyeceğinden Mahkemece anılan maddede düzenlenen beş yıllık hak düşürücü sürenin somut dava yönünden uygulanması ile davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihinden bir gün sonra ancak gerekçeli karar yazım tarihinden önce 15.09.2023 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 22.06.2023 tarihli ve 2023/33 E., 2023/117 K. sayılı kararı uyarınca eldeki davada beş yıllık hak düşürücü sürenin uygulanamayacağı gerekçesiyle eski hükümde direnilmesine, bu çerçevede davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Hukuk Genel Kuruluna Gönderme Kararı

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 373/5 hükmü gereğince Dairemizce yapılan incelemede temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir.

2.Hukuk Genel Kurulu Kararı

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 20.11.2024 tarihli ve 2024/11-63 E., 2024/569 K. sayılı ilâmı ile Bölge Adliye Mahkemesince karar tarihinden bir gün sonra ancak gerekçeli karar yazım tarihinden önce 15.09.2023 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 22.06.2023 tarihli ve 2023/33 E., 2023/117 K. sayılı kararı uyarınca eldeki davada beş yıllık hak düşürücü sürenin uygulanamayacağı gerekçesiyle direnme kararı verildiği, TTK'ya 6335 sayılı Kanun’un 38. maddesiyle eklenen Geçici 7. maddesinin on beşinci fıkrasının beşinci cümlesinde yer alan “silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde” ibaresinin Anayasa Mahkemesinin 22.6.2023 tarihli ve 2023/33 E., 2023/117 K. sayılı kararı ile iptal edildiği, bu iptal kararının 15.09.2023 tarihinde yürürlüğe girdiği, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararında bu gerekçeye yer verildiğinin anlaşıldığı, bu durumda ortada Hukuk Genel Kurulu tarafından incelenmesi gereken direnme kararı değil yeni hüküm bulunduğu gerekçesiyle karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Dairemize gönderilmesine karar verilmiştir.

3.Hukuk Genel Kurulu Sonrası İnceleme

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Dava, TTK'nın Geçici 7. maddesi uyarınca ticaret sicilinden resen terkin edilen şirketin ihyası istemine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369/1 hükmü ve 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI.SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 13.02.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.