Logo

11. Hukuk Dairesi2024/6858 E. 2025/1856 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, bankanın çalışanı aracılığıyla hesabından eksilen paraların bankanın sorumluluğuna girip girmediği ve tazminat ödenmesi gerekip gerekmediği noktasında ihtilaf mevcuttur.

Gerekçe ve Sonuç: Banka görevlisinin eylemlerinden bankanın sorumlu olduğu ve davacının da kusurlu olduğu gözetilerek, hesaplanan zararın bir kısmının davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/513 Esas., 2024/1584 Karar

HÜKÜM/KARAR : Davanın kısmen kabulü

İLK DERECE MAHKEMESİ : Sakarya 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/201 E., 2021/66 K.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar Yargıtayca duruşma istemli olarak taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne, dava konusu meblağ 567.540,00 TL'nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 369/2 hükmü gereğince duruşma isteğinin reddine karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin davalı bankanın Adapazarı ... Şubesinde vadeli USD hesabı bulunduğunu, hesabında 1.200.000,00 USD bulunmaktayken müvekkilinin 28.01.2013 tarihinde banka şubesinde yetkili olduğunu bildiği ve önceden tanıdığı ... ...'ndan banka şubesinden 60.000,00 USD alıp hesabına yatırmasını istediğini, bunun karşılığı olan meblağı ... ...'na verdiğini, ... ...'nun da müvekkiline "efektif alacağım, dekontları imzala, sen git" diyerek iki adet dekont imzalattığını ve kartvizitin arkasına bu işlemi yazdığını, bununla birlikte müvekkilinin hesap cüzdanında da hesaba 28.01.2013 tarihinde 1.260.000,00 USD bulunduğunun belirtildiğini, müvekkilinin daha sonra bankaya gidip ... ...'ndan 50.000,00 USD alıp hesabına yatırmasını istediğini, müvekkilinin şüpheliye 50.000,00 USD karşılığı gerekli parayı verdiğini, şüphelinin yine müvekkiline "efektif alacağım. Dekontları imzala, sen git." diyerek iki adet dekont imzalattığını, ancak paralarla dolar alıp müvekkilinin hesabına yatırmadığını, ayrıca ... ...'nun müvekkiline imzalattığı dekontlar ile müvekkilinin hesabından bir defa 45.000,00 USD, bir defa da 20.000,00 USD çektiğini, bununla birlikte yapılan inceleme neticesinde müvekkili tarafından hesabına yatırılması için 14.500,00 USD'nin ... ...'na bırakıldığının, ... ...' nun bu işlemi yine kartvizitinin arkasına yazdığının, ancak söz konusu meblağı müvekkilinin hesabına yatırmadığının anlaşıldığını, Vakıfbank ... Şubesinde bireysel portföy yöneticisi olarak çalışan ... ...'nun hukuka aykırı işlerle müvekkiline ait 189.500,00 USD'yi haksız yere elinden aldığını, 5.000,00 USD’yi bu şahıstan geri aldığını, bireysel portföy yöneticisi ile müvekkili arasında banka görevlisi ve müşteri ilişkisi dışında bir ilişki bulunmadığını, tüm bunlarla birlikte ... ... hakkında Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan davanın devam ettiğini, davalı bankanın görevlisini kontrol etmemesi, bu konuda gerekli özeni göstermemesi sebebiyle müvekkilinin hesabındaki 184.500,00 USD'nin hukuka aykırı bir şekilde müvekkilinin hesabından çıktığını ileri sürerek, 184.500,00 USD'nin 28.01.2013 tarihinde itibaren TCMB'nin yabancı mevduata uyguladığı faiz oranlarına göre faiz işletilerek davalı bankadan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının banka nezdinde açtığı hesaplara ilişkin olarak eylül 2010 yılından bu yana muhtelif tarihlerde cüzdan yatırma işlemlerinde bulunduğunu ve ilgilinin yaptığı işlemleri cüzdanına işlettiğini, bahse konu hesap ile ilgili de kendisine bir mevduat cüzdanı verildiğini, açılış kaydının söz konusu cüzdana işletildiğini, yani davacının gerçek bir hesap cüzdanı ile sahte bir hesap cüzdanını ayırt edecek bilinçte olduğunu, ayrıca davacının banka nezdindeki hesabını 04.03.2013 tarihinde kapattığını ve hesap kapama işlemi yaparken herhangi bir itirazda bulunmadığını, davacının iddia ettiği 28.01.2013 tarihinde hesabında 1.200.000,00 USD değil 1.075.402,00 USD olduğunu, bahsi geçen 60.000,00 USD döviz satış işleminin mevcut olmadığını, olsa bile hesap bakiyesinin 1.260.000,00 USD olamayacağının tespit edildiğini, davacıya ait hesaptan 12.11.2012 tarihinde 20.000,00 USD, 28.11.2012 tarihinde 45.000,00 USD çekilmesi işlemi yapıldığını, bu işlemlere ilişkin düzenlenen fişlere davacının imzasının alındığını ve işlemin ilgilinin cep numarasına bilgilendirici SMS olarak gönderildiğini, davacının bahsi geçen para çekme işlemleri ile ilgili olarak işlem yaptığını iddia ettiği ... (...) ...' in 12.11.2012 tarihinde izinli olduğunu ve ayrıca 28.11.2012 tarihinde yapıldığı iddia edilen işlem ilgili olarak da, o dönemde banka müfettişliğince ... (...) ...' in sicilinin işlem yapmaya kapatıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesince, bozma ilamına uyularak bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, bilirkişi raporunda davacıların murisi adına olan hesaba brüt faiz oranının %2.89 olarak belirlendiği, bu oran üzerinden yapılan hesaplamalar sonucunda 28.01.2013 tarihinde hesapta bulunan 1.260.000 USD’ye faiz eklenerek 04.03.2013 tarihinde hesabın 1.262.863,24 USD olması gerektiği, ancak 1.078.848,63 USD çekildiğinden farkın 181.151,37 USD olduğu, %30 müterafik kusur indirimi yapıldığında davacılara 126.806,26 USD ödenmesi gerektiği, ancak ek raporda maddi hata tespit edildiği, farkın 184.014,60 USD olduğunun belirlendiği, %30 kusur indirimi sonrası 128.810,22 USD’nin davacılara ödenmesi gerektiğinin hesaplandığı, davacı vekilinin boş dekontlarla çekilen 65.000,00 USD için %30 müterafik kusur takdir edilirken kartvizit ile teslim edilen paralardan aynı indirimin yapılmaması gerektiğini ileri sürdüğü, ancak banka çalışanına elden para teslim edilmesi ile boş dekontla para çekilmesi arasında fark bulunmadığından %30 müterafik kusur takdirinin uygun görüldüğü, müteveffanın kartvizit karşılığında banka çalışanına teslim ettiği paraların banka kayıtlarına girmediğinin tespit edildiği, bu paralar için de %30 kusur indirimi yapılmasının somut olaya ve hakkaniyete uygun olacağının belirlendiği, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına yeniden hüküm kurulmasına 128.810,22 USD’nin 04.03.2013 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’un 4/a hükmü gereği USD döviz faizi işletilerek davalı bankadan tahsiline ve fazla istemin reddine karar verilmiş, karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, adam çalıştıranın sorumluluğundan kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dosyadaki yazılara, Bölge Adliye Mahkemesince 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 373/3 hükmü uyarınca uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.

V. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edenlere yükletilmesine, 17.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.