"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1463 Esas, 2023/1378 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 5. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/207 E., 2021/202 K.
Taraflar arasındaki Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararı iptali ve marka hükümsüzlüğü davasından dolayı İlk Derece Mahkemesince 09.02.2020 tarihli duruşmada marka hükümsüzlüğüne ilişkin talebin tefrikine karar verilmiş, tefrikten sonra İlk Derece Mahkemesinin 2020/347 E., 2020/373 K. sayılı kararı ile marka hükümsüzlüğü istemi yönünden yetkisizlik kararı tesis edilmiş, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesinin 16.04.2021 tarihli, 2021/644 E., 2021/529 K. sayılı kararı ile hükümsüzlük talebi yönünden davanın tefriki ile yetkisizlik kararı verilmesi doğru görülmeyerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yeniden görülmesi için Mahkemesine iadesine karar verilmiş, Ankara 5. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 11.05.2021 tarihli, 2021/124 E., 2021/178 K. sayılı ilamı ile de tefrik edilen dosya asıl dosya ile birleştirilmiş, yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.
Kararın asıl ve birleşen davalarda davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl ve birleşen davalarda davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirketin 2019/09012 sayılı “...” ibareli marka tescil başvurusuna müvekkilinin 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (6769 sayılı Kanun) 6 ncı maddesinin birinci fıkrası kapsamındaki itirazının YİDK tarafından nihai olarak reddedildiğini, müvekkilinin itirazında 154195, 2003/17905, 2018/40467 sayılı “inflased”, “inflacort” ve “flaton” ibareli markaları gerekçe gösterdiğini, “...” ve “inflased” ibareli markaların karşılaştırılmasında her iki markanın harf diziliminin birebir aynılık içerdiğini, markaları oluşturan “i, n, f, l, a, s” harflerinin aynı bulunduğunu, taraf markalarındaki ortak ibarenin salt “infla” ibaresinden teşekkül etmediği halde Kurum tarafından ortak kökün “infla” ibaresine indirgendiğini, ortak ibarenin “inflas” ibaresinden meydana geldiğini, markaların arasında bir bağ olduğu yönünde güçlü bir benzerlik arzettiklerini, yine müvekkilinin “inflacort” markasının da varlığı sebebiyle davalı şirketin “...” ibareli markasının yeni bir versiyon, seri marka olduğu yönünde anlaşılmaya sebebiyet verdiğini, işaretlerin aynı malları kapsadığını ileri sürerek, 5/1 alt sınıftaki emtia bakımından, YİDK’nın 2020-M-2326 sayılı kararının iptali ile 2019/09012 sayılı “...” ibareli markanın tescili halinde hükümsüzlüğünü talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde; markalar arasında iltibas ve karıştırılma ihtimalinin doğmayacağını, taraf markalarının yazılış, okunuş ve anlam itibariyle benzerlik taşımadıklarını, çekişme konusu malların niteliği ile bu malların hitap ettiği tüketici kesiminin dikkat düzeyi göz önüne alındığında, markalar arasında karıştırılma ihtimalinin olmayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
2.Davalı ... İlaç San. ve Tic. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin tahriş, tahrip ve enfeksiyon hastalıklarının tedavisinde kullanılmak üzere ürettiği ilaca, hastalığın tıbbi literatürdeki karşılığı olan “...” kelimesinin ilk iki hecesine, bu hastalığı sona erdireceği anlamında “SON” ekini ekleyerek “...” kelimesini türettiğini, uyuşmazlık konusu ürünlerin 5. sınıf mal ve hizmet kategorisinde bulunan tıbbi, kimyevi veya veterinerlik amaçlı ilaçlar olduğunu, bu sınıf yönünden tüketici kitlesinin niteliğinin farklılık arzettiğini, markalar arasında benzerlik içeren “infla” bölümünün “...” kök sözcüğünden gelen bir tıp terimi olduğunu, “infla” ibaresinin hiç kimsenin tekeline bırakılamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, davaya konu emtianın, 5/1 alt sınıfta yer alan “İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal radyoaktif maddeler, ilaç ihtiva eden kozmetikler.” olduğu, davacı markaları ile dava konusu marka arasında emtia benzerliği şartının gerçekleştiği, işaretlerin herhangi bir etken madde isminden oluşmamakla birlikte, dava konusu “...” markası ile davacıya ait markalardan “İNFLACORT” ve “İNFLASED” ibareli markalarda ortak olarak yer alan “İNFLA” ibaresinin, “...” ibaresine atıfta bulunduğu, “...” teriminin, “İLTİHAP” anlamına geldiği, anılan emtia bakımından tasviri nitelikte, kimsenin tekeline verilemeyecek “İLTİHAP” kelimesinin tıbbi terim karşılı olan “...” kelimesinin kısaltılmışı olan “İNFLA-” hecelerinin yanına eklenen muhtelif hecelerle türetilmiş markalar oldukları, markalarda yer alan “İNFLA-” hecelerinin 5/1. alt sınıftaki emtia bakımından ayırt ediciliği bulunmadığı, tasviri bir kısaltma niteliği taşıdığı, bu emtianın doktor, veteriner ve eczacı gibi ihtisas sahibi kimselere hitap ettiği, eczacı vasıtasıyla hastaya ulaştırılan emtia oldukları, dolayısıyla söz konusu uzman kimselerin bilinç düzeyi dikkate alınarak iltibas değerlendirmesi yapılacağı, dikkatli ve bilinçli tüketici kesiminin bu ibareyi hemen ve ilk bakışta “...” terimi ile bağdaştıracağı, karşılaştırılan markalar arasında 6769 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma tehlikesi bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen davalarda davacı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince, “İNFLA” ibaresinin, “...” ibaresinin kısaltması şeklinde ona atıf yaptığı, “...” teriminin, “İLTİHAP” anlamına geldiği, dolayısıyla 5/1. alt sınıfta yer alan emtia bakımından tasviri nitelikte bulunan, kimsenin tekeline verilemeyecek “iltihap” kelimesinin tıbbi terim karşılı olan “...” kelimesinin kısaltılmışı olan “İNFLA-” hecelerinin yanına eklenen muhtelif hecelerle türetilmiş markalar oldukları, davaya konu emtianın hitap ettiği dikkatli ve bilinçli tüketici kesiminin bu ibareyi hemen ve ilk bakışta “...” terimi ile bağdaştıracağı için dava konusu markaları karıştırmayacağı gerekçesiyle asıl ve birleşen davalarda davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar asıl ve birleşen davalarda davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Asıl ve birleşen davalar, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.6769 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesinin birinci fıkrası.
3. Değerlendirme
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davalarda davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 12.12.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.