Logo

11. Hukuk Dairesi2023/6771 E. 2024/8101 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalıya ait "..." markasının kullanılmama gerekçesiyle iptal edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Davalıya ait "..." markasının 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 9. maddesi kapsamında kullanılmadığının tespit edilmesi ve davalının seri marka kullanımı iddiasının da ispatlanamaması gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1717 Esas, 2023/1085 Karar

HÜKÜM : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/471 E., 2019/49 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ülkenin köklü ve öncü kuruluşlarından biri olduğunu, ilk olarak 1955 yılında "çelik eşya ve elektrikli ev aletlerinin" üretimi ile girdiği pazarda kısa sürede kendini kanıtlamış ve artan ihtiyacı karşılamak amacıyla da ürün yelpazesini olabildiğince genişletmiş olduğunu, müvekkilinin tescili için talepte bulunduğu "..." markasının, davalı ... adına 31.12.2004 tarih ve 2004/46009 sayı ile tescilli "..." markası nedeniyle reddedildiğini, davalı adına kayıtlı söz konusu marka 11 inci sınıf için de tescilli olmasına karşın bu sınıfın içerdiği ürünlerinin hiçbiri üzerinde fiilen kullanılmamakta olduğunu, "..." markasının davalı şirket tarafından kullanılmamasına rağmen, tescil süresi içinde hala davalı şirket adına koruma kapsamında olduğu için müvekkilinin haklarına zarar vermekte olduğunu, kullanılmayan ve fakat sicilde yer işgal eden markaların iptalinde markadan dolayı zarar gören üçüncü kişinin yanı sıra kamu yararı da söz konusu olduğunu, dolayısı ile bu tür kullanılmayan markaların iptali ile sicilden terkini gerekmekte olduğunu, davalı şirket adına tescilli ... markasının iptal edilerek sicilden terkininde de haklarına zarar verdiği, müvekkili şirketin yararı yanı sıra kamu yararı da söz konusu olduğunu ileri sürerek, ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile ve 31.12.2004 tarih ve 2004/46009 sayılı "..." markasının sicil kaydına dava süresince devrin engellenmesine ilişkin tedbir konulmasına ve anılan markanın iptali ile sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalı şirket YENİ MAĞAZACILIK A.Ş.'nin ticari unvanına sahip olduğunu, davacı ...Ş.'nin A 101 markası ile işlettiği mağazalarında kendi adına üretilmiş olan "...", "...", keyfedüş" ibareli seri markalı ürünlerinin sicilde kayıtlı olduğu mal ve hizmetler için ve işlevine uygun bir biçimde kullanılmakta, internette yazılı ve görsel basında tanıtım ve reklamları yapılmakta, ürün tanıtım ve broşürlerde kullanmakta olduğunu, müvekkilinin bu markayı taşıyan ürünleri kurduğu dağıtım ve pazarlama ağı sayesinde tüm yurtta satış ve pazarlamasını yapmakta olduğunu, müvekkiline ait "..." ibareli markaların seri marka özelliği taşımakta olduğunu, davacı tarafın iddia ettiğinin aksine herhangi bir kimsenin markasal haklarını ihlal etme veya marka sicilinde yer işgal etme amacı taşımaksızın sadece kendisinin markasal haklarını koruma amacı taşımakta olduğunu savunarak davacının bu dava ile ileri sürdüğü haksız ve mesnetsiz taleplerin tümden reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, davalının davaya konu olan 2004 46009 tescil numaralı "..." markasını tescilli olduğu mal ve hizmetler için tescil tarihinden dava tarihine kadar hiç kullanmadığının tespit edildiği, her ne kadar davalı tarafça "..." ibareli markaların seri marka olarak kullanıldığı savunulmuşsa da, davalıya ait "...", "KEYFEDÜŞ" ve "..." markalarından yalnızca "..." markasının kullanıldığı, diğer iki markanın kullanılmadığı, davaya konu marka ile davalı adına tescilli olan ve kullanılan "..." markasının farklı markalar olup, ayrı ayrı tescilli oldukları, bu nedenle "..." markası için 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (6769 sayılı Kanun) 9 uncu maddesinin birinci fıkrasındaki iptal koşullarının oluştuğu gerekçesiyle, davanın kabulüne ve davalının 2004/46009 numaralı ... markasının iptaline karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.

IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

Bölge Adliye Mahkemesince, davalı adına tescilli 2004/46009 numaralı "..." markasının, kullanmama nedeniyle iptaline ilişkin olduğu, bu kök markadan türetildiği ve seri marka olduğu, davalı tarafından iddia edilen dava dışı ''...'' markasının, ayrı bir marka olarak ve farklı sınıflarda tescilli olduğu, ... markasının düz yazı karakterinden oluştuğu ancak, davalı tarafından kullanıldığı bilirkişi raporuyla tespit edilen ...+şekil markasının yazı tipinin farklı olduğu, ayrıca kullanımın da ...+şekil markası şeklinde gerçekleştiği, bu nedenle, bu marka davalı tarafından kullanılıyor olsa dahi bu kullanımın, 6769 sayılı Kanun'un 9 uncu maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde düzenlenen ''Markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarla kullanılması'' olarak kabul edilemeyeceği, aksi yöndeki istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı, mevut delil durumu ve denetime elverişli bilirkişi raporuna göre; davalı adına tescilli 2004/46009 numaralı "..." markasının, tescil edildiği sınıf/alt sınıflar için, pazar yaratmak yahut mevcut pazarı korumak amacıyla, temel işlevine uygun olarak, anılan ürünlerin ve hizmetlerin menşeini garanti edecek şekilde ve ciddi biçimde kullanıldığı ispatlanamadığından davanın kabulüne, dava konusu markanın kullanmama nedeniyle iptaline yönelik mahkeme kararının isabetli olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, davalı adına tescilli 2004/46009 numaralı "..." markasının, kullanmama nedeniyle iptaline karar verilmesi taleplidir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6769 sayılı Kanun'un 9 uncu maddesi.

3. Değerlendirme

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 20.11.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.