Logo

11. Hukuk Dairesi2024/1881 E. 2024/2386 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı vekilinin, Yargıtay'ın temyiz isteminin süreden reddine ilişkin kararına karşı maddi hata düzeltmesi talebinde bulunması.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin maddi hata düzeltmesi talebinde dayandığı olguların 6100 sayılı HMK'nın 304. maddesinde belirtilen maddi hata kapsamında değerlendirilemeyeceği ve kanunda yer almayan karar düzeltme yoluna başvurarak kötü niyetli kanun yolu başvurusunda bulunduğu gözetilerek talebin reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1763 Esas, 2023/1641Karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara10. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2020/490 Esas,2021/427 Karar

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 05.02.2024 tarih, 2024/426 E. ve 2024/699 K. sayılı kararıyla temyiz isteminin süreden reddine karar verilmiştir.

Davalı vekili maddi hatanın düzeltilmesi talepli dilekçesinde; ilk gönderilen tebligat ile dosyanın ilgili hukuk dairesine gönderilmesine dair kararın bulunması nedeniyle istinaf mahkemesine durum açıklanarak kararın tebliğinin yeniden istendiğini, bu nedenle süresinde temyiz dilekçesi verildiğini belirterek Daire kararının kaldırılmasını ve dilekçeden belirtilen sebeplerden kararın düzeltilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili tarafından kararın maddi hataya dayandığı gerekçesi ile düzeltilmesi istenilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

12.01.2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) "Hükmün tashihi" kenar başlıklı 304 üncü maddesinin birinci fıkrasının ilgili bölümü şöyledir: "(1) Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece resen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir. ... "

Dosya içeriğine göre davalı vekilinin maddi hata dilekçesi olarak sunduğu dilekçede dayandığı olguların maddi hata olarak değerlendirilemeyeceği 6100 sayılı Kanun'un 304 üncü maddesi uyarınca herhangi bir maddi hata bulunmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin maddi hataya dayalı karar düzeltme dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda, İstinaf ve Temyiz olma üzere iki olağan kanun yolu öngörülmüştür. Mülga 1086 sayılı HUMK’da düzenlenen Karar Düzeltme müessesesine ise yer verilmemiştir. Buna rağmen birçok dosyanın, varolmayan bu yöntem üzerinden yeniden Yargıtay’a gönderildiği sıklıkla karşılaşılan bir durumdur.

Hak arama hürriyeti veyahut mahkemeye erişim hakkı kapsamında Dairemize intikal ettirilen bu tür dosyalar, Dairemiz esasına kaydedilmekle; müteakiben gelen birçok dosyanın, temyiz inceleme sırasını ötelemenin yanı sıra, kararın kesinleşme sürecini de akamete uğratarak; lehine karar verilen tarafı da mağdur etmektedir.

“Dürüst Davranma” başlıklı Türk Medeni Kanunu'nun 2 nci maddesi “herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır” hükmünü amirdir.

Dolayısıyla Bölge Adliye Mahkemelerinin fiilen devreye girmesinden sonra istinaf ve temyiz denetiminden geçen bir kararın her ne ad altında olursa olsun yeniden Yargıtay gündemine taşınması kötü niyetli kanun yolu başvurusu addedilip, talep reddinin yanısıra, para cezası tayinini de gerektirir.

Tartışmalar esnasında; “karar düzeltme ve buna bağlı kötü niyetli başvuruyla ilgili bir yaptırım düzenlenmediğinden disiplin para cezası tayininin” kanunilik ilkesine aykırı olup olmadığı değerlendirilmesi de yapılmıştır. Neticede, olağan kanun yollarından olan temyiz ve istinaf taleplerinin kötü niyetli yapılması halinde bile ceza öngören kanun koyucunun, kanunda hiç yer almayan “karar düzeltme” yoluna özel yaptırım getirmemiş olmasının yegane sebebinin müessesenin kanun metninde yer almamasından kaynaklandığı sonucuna varılmıştır. Doğal olarak kanun metinleri, bünyesinde düzenleyip tarif ettiği hususlara ilişkin düzenlemeler içerir. Dolayısıyla kanunda hiç yer almayan ve kötü niyetin en bariz şekilde tezahür ettiği bu halin yaptırımdan muaf tutulduğu sonucuna varmanın kanunun özü ve ruhuyla bağdaşmayacağı izahten varestedir.

KARAR:

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin maddi hatanın düzeltilmesi talepli dilekçesinin REDDİNE,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

25.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.