Logo

11. Hukuk Dairesi2024/1939 E. 2025/1966 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan ödemeler nedeniyle davacının fazla ödeme yapıp yapmadığı ve davalıdan iade alıp alamayacağı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının sözleşmeye aykırı davranışı ve temerrüdü nedeniyle sözleşmenin feshedildiği, davacıya dava tarihi itibariyle borcu bulunduğu, bu nedenle fazla tahsilat iddiasının yerinde olmadığı gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1438 Esas, 2024/159 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2021/239 Esas, 2023/460 Karar

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında hazırlanan 07.03.2007 tarihli finansal kiralama sözleşmesi uyarınca satın alınan emtia bedelinin davalı şirkete ödendiğini, kefil sıfatıyla ipotek veren...ve ...e ait taşınmazların satışa çıkarıldığını, davalının haksız şekilde borcu aşan tahsilat yaptığını ve yapmaya devam ettiğini, taşınmazların değerinin düşük gösterildiğini ve davalı şirket tarafından satın alındığını, resmi kayıtlara göre bu satıştan davalının yaklaşık 4.200.000,00 TL ile 403.450,00 euro tahsilat sağladığını, finansal kiralama sözleşmesinin 2.500.000,00 TL değerinde olup, protokol tarihi itibariyle 4.600.000,00 TL olduğunu, sözleşmenin geçerli olduğu sürede müvekkili tarafından yapılan ödemeler dikkate alındığında 3.000.000,00 TL civarında fazla ödemenin ortaya çıkacağını, usule aykırı takipler ve satışlar nedeniyle 8.000.000 TL'den fazla ödeme yapıldığını ve müvekkilinin 600.000,00 TL civarında zarara uğratıldığını belirterek şimdilik 500.000,00 TL fazla tahsilatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının sözleşmeye aykırı davranışı ve temerrüdü nedeniyle sözleşmenin fesholunduğunu, İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2009/672 E. sayılı dosyasından fesih ve malın iadesi konusunda açılan davanın kabulle sonuçlandığını, kararın kesinleştiğini, taraflar arasında 05.02.2010 tarihinde bir borç tasfiye protokolü bağıtlandığını, sözleşmeye konu taşınmazların ve bir kısım hacizli menkullerin satışı konusunda davacı ve kefillere süre verildiğini, tedbir talep edilen taşınmazların dava ile ilgisinin bulunmadığını, sözleşmenin feshinden itibaren yaklaşık 4 yıldır ödeme yapılmadığını, davacının halen çok miktarda borcu olup fazla tahsil edilen bir bedelin olmadığını, henüz ihalesi kesinleşmemiş ve herhangi bir tasarrufa konu olmayan finansal kiralamaya konu taşınmazın tahsilat gibi hesaplanmasının dayanaksız olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; sözleşmenin feshi şartlarının 07.09.2009 tarihinde oluştuğu, eldeki davanın ise 17.09.2014 tarihinde açıldığı, fesih tarihi itibariyle hesaplanan toplam 3.629.013,87 euro kira borç tutarına, sözleşmenin 1. ve 6. maddesi uyarınca % 25 temerrüt faiz oranından, dava tarihinden önceki tahsilatlar da dikkate alınarak dava tarihine kadar faiz hesabının da yapılması ile; 17.09.2014 dava tarihi itibariyle davacının 2.003.643,97 euro kira borcu, 1.635.299,08 euro işlemiş temerrüt faizi olmak üzere, toplam 3.638.943,05 euro finansal kiralama borç tutarı, ayrıca 23.685,33 TL sigorta prim borcu ve 409.593,15 TL masraflardan dolayı borcu bulunduğunun anlaşıldığı, bu itibarla finansal kiralama sözleşmesinin düzenlendiği tarihte yürürlükte olan 3226 sayılı Kanun'un "Sözleşmenin feshinin sonuçları" başlıklı 25. maddesi uyarınca kiralayan davacının dava tarihi itibariyle hesaplanan borçlardan sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, taraf vekillerince istinaf edilmiştir.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş , hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Dava, finansal kiralama sözleşmesine konu borç nedeniyle menfi tespit talebine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 19.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.