"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/414 E., 2024/280 K.
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2016/35 E., 2023/21 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl davada davalı birleşen davada davacı ......Ltd.Şti. vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
1.Davacı vekili asıl dava dilekçesinde; müvekkili Nevzat'ın 30 yılı aşkın süredir Konya'da çay bahçesi işletmeciliği ile uğraştığını, arkadaşı olan davalı ...'e destek olmak amacıyla bu işi ortak olarak yapmayı teklif ettiğini, tarafların bu amaçla 24.06.2010 tarihinde ... Gıda Tur.Nak.Hizm. Ltd. Şti.'ni kurduklarını, tarafların kendi aralarında gizli ortaklık sözleşmesi yaptığını, sadece Belediyedeki engeli aşabilmek amacıyla görünürde ve resmiyette müvekkili ...'nun, hissesini ...'e devrederek şirketten çıkacağını, davacının şirketteki hissesini ...'e devrettiğini, ancak ...'in 14.01.2015 tarihli sözleşmeye uygun davranmadığını, haftalık yapılması gereken ödemeleri kısmen yaptığını, taraflar arasındaki hisse devrinin muvazaalı olduğunu, şirkete kayyum atanmasını talep ettiklerini belirterek davacının hissesini ...'e devretmesinin muvazaalı olması nedeniyle iptali ile 14.01.2015 tarihinden sonra davalı şirkette alınan kararların ve yapılan 07.01.2016 tarihli sermaye arttırımının geçersizliğinin tespitine, bu taleplerinin kabul görmemesi halinde şirketin %50 hisse bedelinin değerinin tespit edilerek şimdilik 1.000,00 TL'sinin davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Birleşen davada davacı ... Gıda....San.Tic.Ltd.Şti. vekili dava dilekçesinde; davalı ...'nun davacı şirketin eski ortak ve yöneticisi olduğunu, ...'nun şirket yönetiminde bulunduğu dönemde şirkete ait paralardan zimmetine geçirip iade etmediği bedelin toplam 1.243.280,92 TL olduğunun tespit edildiğini, taraflar arasında yapılan görüşmelere rağmen davalı bu parayı ödemediği gibi müvekkili şirketi ve ortağı olan ...'i dava ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.243.280,92 TL alacağın şimdilik 15.000,00TL'sinin ihtar tarihi olan 11.04.2016 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalılar vekili asıl davaya cevabında; davanın reddini istemiştir.
2.Davalı vekili birleşen davaya cevabında; davacının, şirketin kurulduğu tarihten şirketi devraldığı tarih olan 14.01.2015 tarihine kadar olan para yatırma dekontlarını dosyaya sunmadığını, müvekkilinin zimmetine para geçirdiğine ilişkin beyanların hiçbir kıymeti bulunmadığını, sunulan dekontlarda çekilen paraların şirketin borçları için harcandığını, şirketin ticari defter ve kayıtları incelendiğinde bu hususun ortaya çıkacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, davacı ... Ltd. Şti.'den davalı ...'nun 922.270,00 TL, oğlu ...'nun ise 90.400,00 TL para çektiği, ...'nun 317.455,00 TL, oğlu ...'nun 1.341.030 TL parayı aynı şirkete yatırdığı, davalı ... ve oğlu ...'nun davacı şirketten çektiği paraların toplamı 1.012.670,00 TL olmasına rağmen, her ikisinin şirkete yatırdığı paraların toplamının 1.658.485,00 TL olduğu, yani şirketten aldıklarından daha fazla parayı şirkete yatırdıkları, davalı ...'nun oğlu olan ...'nun davacı ... Ltd. Şti. adına işyeri idare yetkisi de dahil olmak üzere bir kısım yetkileri içeren vekaletnamesinin bulunduğu, ... ve oğlu ...'nun davacı şirket işletmesinin idaresi ile ilgilendikleri, davacı ... Ltd. Şti. tarafından şirket eski ortak ve müdürü olan davalı ...'ya karşı açılan sorumluluk davasının banka kayıtları ve ticari defterler gibi yazılı delillerle ispat edilemediği, davacı ... Ltd. Şti. tarafından açıkça yemin deliline dayanılmadığı gibi yemin edenin cezai sorumluluğunu da gerektirebilecek hususlarda yemin teklif edilemeyeceği gerekçesiyle asıl davanın işlemden kaldırıldığı 18.12.2019 tarihinden itibaren 3 ay içerisinde yenilenmemiş olması nedeniyle 18.03.2020 tarihi itibariyle açılmamış sayılmasına, birleşen davanın ispat edilememesi nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm, birleşen davada davacı .....Ltd.Şti. vekilince istinaf edilmiştir.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar, birleşen davada davacı .....Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Asıl dava, muvazaa nedeniyle hisse devrinin iptali ve ortaklar kurulu kararının geçersizliğinin tespiti veya alacak istemine ilişkin olup, birleşen dava ise şirket yöneticisine karşı açılan tazminat istemine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, birleşen davada davacı ...... Ltd. Şti. vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden yükletilmesine, 06.02.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.