"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/74 Esas, 2024/293 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2019/58 E., 2020/283 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında finansal kiralama sözleşmesi imzalandığını, davalının sözleşme gereği doğan kira bedellerini ödemediğinden temerrüte düştüğünü, vadesi gelmiş borçların 60 günlük yasal süre içinde ödenmesi, aksi halde sözleşmenin fesih edileceğinin davalıya ihtar edildiğini, borçların ödenmemesi nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini, sözleşme gereği mülkiyeti davacıya ait olan malların ihtiyati tedbirle davacıya teslim edilmesi amacıyla ihtiyati tedbir kararı alındığını ileri sürerek sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin tespitine, sözleşme konusu mallar üzerindeki davalının haksız zilyetliğine son verilerek malların davacıya aynen teslimine, ihtiyati tedbir kararının hüküm kesinleşinceye kadar devamına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; tüm kira bedellerinin eksiksiz ödendiğini, davacı tarafından keşide edilen ihtarnamenin mevzuata aykırı olduğunu, davacının geçerli veya haklı sebebe dayanan bir feshi bulunmadığını, 2018 yılının ikinci yarısında ortaya çıkan ve davalının konkordatoya başvurarak kesin mühlet almasıyla sonuçlanan süreçte durumun kendilerine basiretli tacir sorumluluğu ile bildirilmiş olmasına rağmen davacının davalıya mülkiyeti devredilen araçlar da dahil olmak üzere davalının bugüne dek hiçbir edimini ifa etmemiş gibi bir kurguyla tüm araçların iadesini talep etmesinin hukuka aykırılık taşıdığını, davalının konkordato kesin mühleti içinde olduğunu, Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/738 E. sayılı konkordato dosyasının bu dava bakımından bekletici mesele yapılmasına karar verilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında akdedilen Finansal Kiralama Sözleşmelerinden 1300545803 numaralı ödeme planına göre kira borçlarının keşide edilen ihtarname ve ihtarname ile tanınan 60 günlük süre içerisinde davalı şirket tarafından ödenmediği, davacının sözleşme uyarınca kiralananın teslim borcunu yerine getirdiği, davalı yanın ise sözleşme ile yükümlendiği kira bedellerini ödeme edimini yerine getirmediği, buna ilişkin olarak keşide edilen ihtarnamenin de sonuçsuz kaldığı, bu nedenle de sözleşmenin davacı yanca haklı nedenle feshedildiği, davalının temerrüte düştüğü ve Finansal Kiralama Kanunu ile Finansal Kiralama Sözleşmesi gereği keşide edilen ihtara rağmen de davalı ediminin yerine getirildiğine dair kanıt ibraz edilmediği, yine her ne kadar davalı tarafça konkordato sürecinde olduğundan bahisle Mersin 1.Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilecek kararın bekletici mesele yapılması talep edilmiş ise de, davalı ile davacı arasında imzalanan sözleşmenin 06.02.2019 tarihli, Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen kesin mühlet kararının ise 19.04.2019 tarihli olduğu, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (İİK) 307. maddesine göre finansal kiralamadan doğan kira alacağının konkordato talebinden önce doğmuş olması ve ödenmemiş kira borcunun ise üç aylık tutarı aşmaması gerektiğinin hüküm altına alındığı, taraflar arasında imzalanan sözleşmeye konu ve 1300545803 numaralı ödeme planına göre kira bedelinin 08.10.2018 vadeli olduğu ve 3 aylık süre içerisinde ödenmediği, bu itibarla 1300545803 numaralı ödeme planına konu araçların mülkiyetinin davacı tarafa ait olduğu, davacının konkordato sürecinde olduğuna yönelik itirazlarına itibar edilmediği, 1300545.... ve 1300545..... numaralı ödeme planlarından kaynaklanan tüm kira bedellerinin davalı tarafça ödendiği, ödemelerin hem davacı tarafın hemde davalı tarafın usulüne uygun tutulan ticari defter ve kayıtları ile sabit olduğu, bilirkişi raporunda davacı defterlerine göre davacının her ne kadar söz konusu sözleşmelere dayalı sigorta alacağının bulunduğu belirtilmiş ise de, söz konusu sigorta alacağının kiralama öncesi döneme mi ait olduğu yoksa kira borcu bittikten sonraki döneme mi ait olduğunun tam tespit olunmadığı, 280,00 TL gibi düşük miktarlı bir sigorta alacağının tahsili için 1 milyona yakın değerdeki araçların iadesinin talep edilmesinin hakkın kötüye kullanımını oluşturacağı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince istinaf edilmiştir.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile salt konkordato talep edilmesinin finansal kiralamaya konu malların iadesinin ertelenmesini gerektirmediği, bu nedenle taraflar arasında imzalanan sözleşmeye konu ve 1300545803 numaralı ödeme planına göre kira bedelinin 08.10.2018 vadeli olduğu ve 3 aylık süre içerisinde ödenmediği, bu itibarla 1300545803 numaralı ödeme planına konu emtianın mülkiyetinin davacı tarafa ait olduğu, bu durumda davacının konkordato sürecinde olduğuna yönelik istinaf sebebinin yerinde görülmediği, 1300545802 ve 130545804 numaralı ödeme planlarından kaynaklanan tüm kira bedellerinin davalı tarafça ödendiği, davacının defterlerine göre davalıdan sigorta alacağı bulunduğu belirtilmiş ise de sigorta alacağının ödenmesi için davacı tarafından davalı aleyhine ihtarname düzenlenmediği, bu nedenle sigorta bedeli yönünden temerrüdün ispatlanamadığı, 1300545802 ve 130545804 numaralı ödeme planı ile davalıya teslim edilen araçlar yönünden davanın sübut bulmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu 18 ve devamı maddelerine dayalı açılan finansal kiralama konusu malların davalı kiracıdan alınarak davacı kiralayana verilmesi istemine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 06.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.