"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/873 Esas, 2024/203 Karar
HÜKÜM : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2018/485 E. - 2022/688 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; 12 adet bankanın 2007-2011 yılları arasındaki bir kısım faaliyetlerinde 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un (4054 sayılı Kanun) 4. maddesini ihlal ettikleri gerekçesi ile Rekabet Kurulu tarafından idari para cezasına mahkum edildiğini, müvekkili şirketin ve devralınan şirket ... Grup A.Ş.'nin davalı bankalardan farklı zamanlarda çok sayıda kredi kullandığını ve mevduat yatırdığını, bu kredilere daha yüksek faiz ödemek zorunda kaldığını ve mevduat hesaplarına düşük faiz uygulandığını, Rekabet Kurulu kararına konu olan eylemlerden müvekkilinin zarara uğramış bulunduğunu ileri sürerek 4054 sayılı Kanun'un 57 ve 58. maddeleri gereğince şimdilik 100,00 TL tazminatın davalı taraflardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 16.01.2017 tarihli dilekçesinde, davalılar .... A.Ş. ve .... hakkındaki davalarını şimdilik geri aldıklarını, diğer davalılar hakkında davalarının devam ettiğini, 2 banka yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı .... vekili cevap dilekçesinde; davaya konu taleplerin zamanaşımına uğradığını, Rekabet Kurulu Kararının iptali için idari yargıda açılan davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
2.Davalılar ... A.Ş. ve ... Bankası A.Ş vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili bankadan kullanmış olduğu herhangi bir kredi bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
3.Davalı Vakıfbank A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili bankadan ticari nitelikli kredi kullandığını, haksız fiil tazminatının söz konusu olabilmesi için davacının zarar gördüğünü ispatlaması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
4.Davalı ... İş ... A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
5.Davalı .... A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; krediler ve hususiyetle ihtiyaç kredileri yönünden Rekabet Kurulu Kararı kapsamında olmadığını, bu hususun Danıştay 13. Dairesinin ilamında da zımmen kabul edildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
6. Davalı ... Bankası A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davacının talebinin zamanaşımına uğradığını, dava konusu Rekabet Kurulu kararında ticari kredilerin soruşturma kapsamı dışında bırakıldığını, davacının herhangi bir tazminat talep edilmesinin mümkün olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
7.Davalı ... A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının zararının söz konusu olmadığını, tazminatın koşullarının oluşmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
8.Davalı .... vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyuşmazlığın esasına yönelik olarak davacının haksız rekabet nedeni ile tazminat istemine dayanak teşkil eden 08.03.2013 tarih ve 13-13/198-100 sayılı kararına karşı iptal istemi ile yapılan başvuru üzerine Ankara 2. İdare Mahkemesince iptal talebinin reddedildiği, bu karar aleyhine Danıştay nezdinde temyiz başvurusu yapıldığı, önce temyiz talebinin Danıştay 13. Daire tarafından reddedildiği, bu karar aleyhine karar düzeltme başvurusu üzerine karar düzeltme talebinin Danıştay 13. Dairesinin 21.05.2019 tarih, 2016/4017 E., 2019/1779 K. sayılı ilamı ile kabulüne karar verilerek Ankara 2. İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verildiği, bu defa Ankara 2. İdare Mahkemesince bozmaya karşı direnilmesi üzerine, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 31.05.2021 tarih, 2019/2656 E., 2021/1104 K. sayılı kararı ile direnme kararının bozulmasına karar verildiği, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun kararına karşı karar düzeltme isteminin ise 24.02.2022 tarih, 2021/3539 E., 2022/658 K, sayılı kararı ile reddedildiği, bu anlamda davacının haksız rekabet nedeni ile tazminat talebinin dayanağını teşkil eden davalı bankaların davacının da kullandığı kredi türlerinde kartel oluşturduğu yönündeki iddiasının temelinin ortadan kalktığı, öte yandan işbu davanın dayandığı Rekabet Kurulu kararında bankaların anlaşmalı olarak yüksek faiz belirledikleri tespit edilen kredilerin tüketici kredileri olduğu, somut uyuşmazlık konusu ticari kredilerin bu kapsamda değerlendirilemeyeceği, aynı yöndeki davalarda Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarının da (Y11 HD., 08.03.2022 tarih, 2020/7124 E., 2022/1618 K.; Y11 Hukuk Dairesi, 28.04.2022 tarih, 2020/8414 E., 2022/3556 K.; Y11HD., 09.06.2022 tarih, 2021/455 E., 2022/4679 K.) benzer istikamette olduğu gerekçesi ile davalılar Denizbank ve Finansbank yönünden davanın açılmamış sayılmasına, diğer davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının haksız rekabet davasının dayanağını teşkil eden iddiasının temelinin ortadan kalktığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, haksız rekabetten kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 12.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.