"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; davalı bankanın müvekkilleri hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlattığını, takipte 30.09.2015 tanzim, 02.10.2017 vade tarihli, 990.000,00 TL bedelli senede dayanıldığını, davalı bankadan kredi kullandığını, kredinin kullanımı esnasında istenilen çeşitli belgelere imza attıklarını, ancak senedin tanzim tarihi olan 30.09.2015 tarihinde hiçbir zaman 990.000,00 TL borçları olmadığını, ayrıca davacıların yaptığı ödemelerin borçtan düşülmediğini ileri sürerek davacıların senedin tanzim tarihi olan 30.09.2015 tarihinde davalı bankaya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Ödemiş İcra Müdürlüğünün 2017/17604 E. sayılı dosyasında girişilen icra takibinde belirtilen alacak miktarının davacıların borcu kadar olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile takibe konu bononun 30.09.2015 keşide, 02.10.2017 vade tarihli, 990.000,00 TL bedelli, keşidecisi davacılar ... ve ..., lehtarı davalı ...Ş. olduğu, 30.09.2015 tarihinde davalı banka ile davacı ...'in lehtar, davacı ...'nin eş muvafakati ve imzası alınarak müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğu 1.000.000,00 TL tutarlı genel kredi sözleşmesinin imzalandığı, dava konusu bononun genel kredi sözleşmesinin teminatı için verildiği, davacıların bonodaki imzalara ve yazılara herhangi bir itirazlarının bulunmadığı, kredi sözleşmesi kapsamında kullanılan kredilerin ödenmemesi üzerine ihtarname gönderildiği, bu ihtarname sonrası ödemeler yapıldığı, ancak ödenmeyen krediler bakımından 29.09.2017 tarihinde söz konusu bu kredinin takibe alındığı, takip tarihine kadar da herhangi bir ödeme yapılmadığı, her ne kadar davacılar bononun düzenlenme tarihindeki borcu teminat altına aldığını ileri sürmekte ise de, gerek bono bedeli ve gerekse genel kredi sözleşmesi ile aynı tarihte düzenlenmiş olması hususları birlikte değerlendirildiğinde, bononun genel kredi sözleşmesi limiti kapsamında kullanılacak kredileri teminen düzenlendiği, taraflar arasında genel kredi sözleşmesine istinaden kullandırılan krediler dışında başkaca bir işlem olmadığından takibe konu 30.09.2015 keşide tarihli senedin genel kredi sözleşmesinin teminatı için verildiği, genel kredi sözleşmesinin teminatı için verilen senetle bankanın doğmuş alacağını talep edebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafça istinaf edilmiştir.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun (İİK) 72. maddesi gereğince davalı banka tarafından başlatılan icra takibi nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere ayrı ayrı yükletilmesine, 16.04.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.