Logo

11. Hukuk Dairesi2024/4014 E. 2024/8868 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı markasına tecavüz edildiği ve haksız rekabet oluşturulduğu iddiasıyla açılan davada, davalı markasının hükümsüzlüğü talebiyle karşı dava açılmıştır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı markasının güçlü bir ayırt ediciliğinin olmadığı, davalı kullanımlarının iltibas yaratmadığı, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturmadığı, ayrıca davalının tescilli markasının hükümsüzlüğü davasının hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı ve jenerik hale geldiğinin ispatlanamadığı gözetilerek yerel mahkemenin davayı ve karşı davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/340 Esas, 2021/15 Karar

HÜKÜM : Asıl ve birleşen davanın reddine

Taraflar arasındaki asıl davada markaya tecavüzün tespiti, men'i, ref'i, haksız rekabetin tespiti, men'i, markanın kullanımının önlenmesi, birleşen davada markanın hükümsüzlüğü davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonucunda Mahkemece asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı asıl davada davacı -birleşen davada davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Asıl davada davacı - birleşen davada davalı vekili dava dilekçesinde; davacının gübre solüsyonlarının üretimi ve satışı ile iştigal ettiğini, ... markasının 2011/108969 sayı ile 35. sınıfta tescilli olduğunu, davalıların “...” markasını imal edip satışa sunduklarını, ... markalı ürünlerin davalıların işyerlerinden toplatıldığını, davalılardan .... Tarım Ltd. Şti’nin internet sitesinde dava konusu ürünlerin tanıtımını yaptığını, davalıların kullanımlarının davacının markasıyla iltibas yarattığını ve haksız rekabete sebep olduğunu ileri sürerek davalıların fiillerinin haksız olduğunun hükmen tespitine, haksız rekabetin men’ine, markaya tecavüzün ref ve men’ine, davalıların markayı kullanımlarının önlenmesine, ürün ambalajı ve her türlü tanıtma vasıtalarının bulundukları her yerden toplatılmasına ve imhasına, internet üzerinden satışa arzın ref ve men’ine, 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan tahsiline, hükmün ilanına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP ve KARŞI DAVA

1.Asıl davada davalı birleşen davada davacı .... Tarımsal Ürünler Ltd. Şti. vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; asıl davada davacı adına tescilli ... markasındaki N ibaresinin gübrede yer alan azot elementini, ... ibaresinin ise magnezyumu ifade ettiğini, markaların birbirinden farklı olduğunu beyanla asıl davanın reddini istemiş; birleşen davada davacı adına tescilli 2002/05785 numaralı markanın ayırt edici olmadığını, tanımlayıcı olduğunu beyanla 2002/05785 sayılı markanın “gübreler, deniz yosunları (gübreler), kimyasal toprak ıslah (iyileştirme) maddeleri, bitki gelişimini düzenleyiciler, gübrelik turbalar, bitkiler için küf ve mantar önleyici maddeler” yönünden kısmen hükümsüzlüğüne karar verilmesini istemiştir.

2.Asıl davada davalı Aze Tarım Ürünleri Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde; dava konusu ...-... ibareli marka ile üretim yapmadığını, ürünleri satın alırken basiretli bir tacir gibi davrandığını, diğer davalının iltibas yaratacak şekildeki üretim yaptığını bilmediğini ve bilmesine imkan olmadığını beyanla davanın reddini istemiştir.

III.MAHKEME KARARI

Mahkemece bozma ilamına uyularak bozma ilamı doğrultusunda İzmir 1. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 2013/329 E., 2018/279 K. sayılı ilamı ile şikayetten vazgeçme nedeni ile davanın düşürüldüğü, Tarsus 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/422 E., 2015/826 K. sayılı ilamı ile sanıkların üzerlerine atılı suçları işlemedikleri sabit olduğundan beraatlerine karar verildiğinin anlaşıldığı, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, asıl davada davacının markasının güçlü bir ayırt ediciliğinin olmadığı, davalıların fiili kullanımlarının davacı markası ile iltibas yaratmadığı, davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturmadığı, birleşen davada davalının 21.05.2003 tarihinde tescil edilen markasının hükümsüzlüğü konusunda hak düşürücü dava açma süresinin 21.05.2008 tarihinde dolduğu, davanın süresinde olmadığı, ıslah ile markanın 556 sayılı KHK 42/1-d gereğince hükümsüzlüğü talep edilmişse de markanın jenerik hale geldiğinin ispatlanamadığı, davalının başkalarının kullanımlarına kayıtsız kalmadığı, İzmir 1. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi ve Tarsus 3. Asliye Ceza Mahkemesinde verilen kararların Mahkeme kararı ile uyarlılık içerisinde kaldığı anlaşılmakla asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm asıl davada davacı - birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmiştir.

IV. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, markaya tecavüzün tespiti, men'i, ref'i, haksız rekabetin tespiti, men'i, markanın kullanımının önlenmesi, birleşen davada markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

556 sayılı Markaların Korunması Hakkında KHK'nin 7nci maddesi, 9 uncu maddesi ve 42nci maddesi

3. Değerlendirme

Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davacı - birleşen davada davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

V.SONUÇ: Asıl davada davacı - birleşen davada davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 10.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.