"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/463 Esas, 2024/796 Karar
HÜKÜM : Ret - kabul
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davacı vekili ile davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile ağabeyi davalı ...'in ... Pastörize Yumurta Tavukçuluk İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.'nin %50'şer oranında ortağı olduklarını, ...'in 24.06.2010 tarihli 2010/1 sayılı genel kurul kararı ile 10 yıl müddetle şirket müdürü olarak seçildiğini, müdürlük yetkisinin 24.06.2020 tarihinde sona ermesinden iki gün evvel 22.06.2020 tarihinde bu konuda hiçbir yetkisi olmaması rağmen şirketin tüm malvarlığını tapudan düşük satış bedelleri göstererek genel kurul kararı alınmaksızın usulsüz ve muvazaalı olarak satmış gibi göstererek tapuda devrettiğini, İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/300 E. sayılı davasında söz konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile şirket adına tescili ve terditli olarak müvekkilinin uğradığı zararın davalılardan müteselsilen tahsiline tedbiren dava sonuna kadar şirkete temsil kayyımı atanması, şirketin feshine ve tasfiyesine tasfiye sonucunda ortaya çıkacak tasfiye payının ticari faiziyle birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesi talebinde bulunduklarını, müdürün görev süresinin sona ermesi sebebiyle şirketin hali hazırda temsil organından yoksun kaldığını, devam eden davada 15.10.2021 tarihli celsede şirkete temsil kayyımı atanması yönünde kendilerine yetki ve süre verildiğini, bu nedenle işbu davanın açıldığını ileri sürerek İzmir 4 Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2020/300 E. sayılı davasında ... Pastörize Yumurta Tavukçuluk İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.ni temsil etmek üzere temsil kayyımı atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; müvekkili ...'in müdürlük görevinin müdür olarak atanmasına dair ortaklar kurulu kararının ilanı ile başladığını, dolayısıyla İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde davanın açıldığı tarihte henüz müdürlük görev süresinin dolmadığını, şirketin feshedilebilmesi için uzun süreden beri organsız kalması gerektiğini, bu şartın gerçekleşmediğini, yönetim kurulunun feshi için genel kurul toplantısı yapılması gerektiğini, bunun yapılmadığını, şirketin feshi sebeplerinin oluşmadığını, şirketin vergi vs işlerinin yine müvekkili ... tarafından takip edildiğini, vergi borçlarının ödendiğini savunarak davanın reddine, mahkeme aksi kanaatte ise müvekkilinin kayyım olarak atanmasına karar verilmesini istemiştir.
III. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, kayyım tayin edilmesi istenen davalı şirketin iki ortaklı olup davacı ve davalı ... davalı şirkette % 50'şer oranda pay sahibi oldukları, davacı tarafından İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/300 esasına kayden açılan davada davalı şirketin yetkili temsilcisi diğer ortak davalı ... tarafından satılan şirkete ait taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile şirket adına tescili ve terditli olarak uğradığı zararın davalılardan müteselsilen tahsili, şirketin fesih ve tasfiyesi, tasfiye sonucunda ortaya çıkacak tasfiye payının ticari faiziyle birlikte ödenmesinin talep edildiği, mahkemece tapu iptal tescil talebine ilişkin dava tefrik edilerek başka esasa kaydedildiği, şirketin fesih ve tasfiyesi davasında diğer ortak ...'in davalı şirket yanında davaya müdahil olduğu, mahkemece davalı şirkete temsil kayyımı atanması yönünden davacı tarafa yetki ve süre verilmesi üzerine eldeki temsil kayyımı davasının açıldığı, davalı şirketin iki ortaklı olduğu, davalı olarak gösterilen diğer ortağın aynı zamanda şirketi temsile yetkili müdür olarak görev yaptığı ancak fesih ve tasfiye davasından önce müdürlük süresinin dolduğunun uyuşmazlık konusu olmadığı, fesih ve tasfiye davası açıldığı tarihte davalı şirketi temsile yetkili organ bulunmadığından o davada şirketi temsil etmek üzere temsil kayyımı atanmasının zorunlu olduğu, her ne kadar davalı ... kendisinin kayyım olarak atanmasını talep etmiş ise de şirketin diğer ortağı davacı ile aralarındaki husumet ve ...'in İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/300 E. sayılı davasında şirket yanında davalı olduğu dikkate alındığında davalı ...'in kayyım olarak atanmasının tarafların menfaat dengesine uygun olmadığı, kayyımın re'sen tayin edilmesi gerektiği, davalı şirketin yanında ortak ... davalı olarak gösterilmiş ise de bu dava türü itibariyle ortağa husumet yöneltilemeyeceğinden davalı ortağın pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı, bozma ilamında işaret edildiği üzere davalı şirket aleyhine açılan davanın kabulü gerektiği gerekçesiyle davalı ... aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... Pastörize Yumurta Tavukçuluk İç ve Dış Tic. San. Ltd. Şti. aleyhine açılan davanın kabulü ile şirkete İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/300 E. sayılı davasında temsil etmek üzere bilirkişi listesinden seçilen ...'nun temsil kayyımı olarak atanmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı şirket vekilince temyiz edilmiştir.
IV. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, davalı şirkete temsil kayyımı atanması talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, Bölge Adliye Mahkemesince 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekili ile davalı şirket vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
V. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının, davalı şirketin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 02.12.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.