"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
HÜKÜM :Yeniden esas hakkında kurulan hüküm ile davanın kabulüne
İLK DERECE MAHKEMESİ :İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI :2016/1326 E., 2020/362 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin iki ortaklı davalı şirkette pay sahibi olduğunu, 04.12.2011 tarihli ortaklar kurulu kararı ile diğer ortak ...'ın müdür olarak atandığını, 2013-2014 ve 2015 yıllarına ilişkin yapılan genel kurul toplantısının 5, 7 ve 8. maddelerinde alınan kararların kanuna, anasözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, gündemin 5. maddesi ile şirket müdürünün kendi kullandığı olumlu oy ile ibra edildiğini, 8. maddesinde ise adı geçenin bağlılık yükümlülüğü veya rekabet yasağı ile bağdaşmayan faaliyetlerde bulunabilmesi için davacının ret oyuna karşılık izin verildiğini, yine 7. madde ile şirket müdürüne müvekkilinin muhalefetine rağmen maaş bağlandığını ileri sürerek genel kurulun 5, 7. ve 8. maddelerinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve genel kurulda alınan 5, 7 ve 8 numaralı kararların iptaline karar verilmiş, hüküm, davalı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bilirkişi raporundaki tespitlere göre şirketin mali yapısı gereğince karar tarihi itibariyle kararlaştırılan ücretin, şirketin mali yapısı ile şirket için harcanacak emek ve mesaiye uygun olmadığı, gayri faal olan bir şirket için takdir edilen bu ücretin fazla olduğu, ücretin aylık mı, yıllık mı olduğu hususunun da belirtilmediği, kararın bu nedenlerle dürüstlük kuralına aykırı olması nedeni ile Mahkemenin, 07.09.2016 tarihli genel kurulu toplantı gündeminde yer alan 7. madde yönünden genel kurul kararı hakkında verdiği iptal kararının sonucu itibari ile doğru olduğu; ancak 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (TTK) 619/1 hükmüne aykırı olarak iki ortaklı şirkette, şirket müdürü ve imza yetkilisinin, kendi ibrasına ilişkin olumlu oy kullanmış olması nedeni ile gündemin 5. maddesi bakımından geçerli bir nisapla alınmış bir karar bulunmadığı; yine TTK'nın 616/2.e hükmünde, müdürlerin ve ortakların şirkete karşı bağlılık yükümü veya rekabet yasağı ile bağdaşmayan faaliyetlerde bulunabilmelerinin onayı için gereken iznin verilmesinin genel kurulun devredilemez yetkileri arasında sayıldığı, Kanun'un 619/3. hükmü uyarınca, ortağın bağlılık yükümüne ve rekabet yasağına aykırı faaliyetlerde bulunmasını onaylayan kararlarda, ilgili ortağın oy kullanamayacağı, davacının olumsuz oyuna karşılık alınan bu kararda Kanun'da öngörülen nisabın sağlanamadığı, dolayısıyla 5 ve 8 numaralı kararların yoklukla malul oldukları gözetilmeden bu kararlar yönünden iptal kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olması nedeni ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurulmasına, davanın kabulüne, 07.09.2016 tarihli genel kurulu gündeminde yer alan 5 ve 8 numaralı kararların yoklukla malul olduklarının tespitine, 7 numaralı kararın ise iptaline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, limited şirket genel kurulunda alınan 5, 7 ve 8 numaralı kararların iptali istemine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ( HMK) 355. vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369/1 hükmü ve 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 07.04.2025 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.