Logo

11. Hukuk Dairesi2024/5340 E. 2024/9416 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı tarafından takibe konulan çek bedelinin davacı tarafından daha önce ödendiği iddiasıyla açılan menfi tespit davasında, davacının çek borcundan kurtulup kurtulamadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından sunulan havale dekontunun çek bedelini kapsadığının ve davalının bu ödemeyi dikkate almadan takibe devam etmesinin haksız olduğunu kabul eden yerel mahkeme kararının, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmaması ve bozma kararına uygun olması gözetilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2024/174 Esas, 2024/372 Karar

HÜKÜM : Davanın kabulü

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonucunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilince davalıya verilen 30.05.2008 tarihli 40.000,00 TL bedelli çekin 05.06.2008 tarihinde banka havalesiyle ödendiği halde davalının kötüniyetli olarak çeki müvekkili aleyhine takibe koyduğunu ileri sürerek takibe konu çek nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine ve %40 oranında kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiş, 22.10.2010 havale tarihli dilekçesiyle, müvekkilinin TOKİ'den alacağı istihkaklar üzerine konulan haciz nedeniyle icra dosyasına giren 48.000,00 TL'nin davalıya ödendiğini, davalı tarafından tahsil edilen bedelin tahsil tarihinden itibaren reeskont faiziyle davalıdan istirdadına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının ödeme iddiasını kesin delillerle ispatlaması gerektiğini, müvekkilinin alacağının davalı tarafından ikrar edilen çeke dayandığını savunarak davanın reddi ile davacının %40 oranında tazminata mahkum edilmesini istemiştir.

III.MAHKEME KARARI

Mahkemece bozma ilamına uyularak davacı tarafından çek bedelinin ödendiği iddia edilerek açılan davada, davacı tarafından ibraz edilen havale dekontunun incelenmesinde, davacının 05.06.2008 tarihinde Denizbank Malatya Şubesi aracılığıyla, davalı hesabına 40.000,00 TL gönderdiği, havale dekontunda açıklama kısmında "Şekerbank'a ait 1097 nolu 30.05.2008 tarihli" şeklinde açıklama bulunduğu, davalı tarafından icra takibine konu edilen çekin de havale dekontunda açıklaması bulunan çek olduğu, davacının davalıya cari hesap nedeniyle borcu bulunsa bile, davacı tarafından çeke mahsuben gönderilen paranın davalı tarafça, cari hesaptan mahsup edilerek, bedeli ödenmiş çeke dayalı olarak icra takibi yapılmasının mümkün olmadığı anlaşıldığından, davacının dava konusu olan çek ve icra takibi nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, takip konusu alacak ödenmiş ve dava istirdada çevrilmiş olmakla davalıya ödenen toplam 43.601,74 TL'nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 35.418,74 TL'ye 18.09.2008, 8.183,00 TL'ye 07.10.2008 tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanmasına, kesinleşen ilamda yapılan ve kesinleşen tespit karşısında, takipten önce ödenen çek bedeli nedeniyle takip yapan davalı takip alacaklısının bu takibinde haksız ve kötü niyetli olduğu gerekçesiyle davacının davasının kabulü ile İstanbul 5. İcra Müdürlüğünün 2008/20494 Esas sayılı dosya üzerinden yapılan icra takibine konu çek nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, dava istirdada dönüşmüş olmakla, 35.418,74 TL'nin 18.09.2008 tarihinden, 8.183,00 TL'nin ise 07.10.2008 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının kötü niyet tazminat talebinin kabulü ile takip konusu alacak miktarı olan 38.794,74 TL'nin, takip tarihi gözetilerek %40'na karşılık gelen 15.517,90 TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.

IV. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, çek nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 72 nci maddesi.

3. Değerlendirme

Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

V.SONUÇ: Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 25.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.