Logo

11. Hukuk Dairesi2024/6001 E. 2024/7633 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yolsuz tescil iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, eksik harcın tamamlanmaması nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararın temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Dava değerinin tespitinde usul hatası bulunmadığı ve davacı tarafından eksik harcın tamamlanmaması sebebiyle davanın açılmamış sayılmasına dair yerel mahkeme kararının hukuka uygun olduğu gözetilerek, istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/1352 Esas, 2024/1514 Karar

HÜKÜM : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2023/178 E., 2024/100 K.

Taraflar arasındaki temliknameden kaynaklı yolsuz tescilin iptali ve tapu tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde, 1417 ada 12 parsel sayılı taşınmazın icra takibi sonucu yapılan ihale ile alacağına mahsuben davalıya devredildiğini tescilden sonra davalı banka tarafından alacağı temlik alan davalı şirkete tapunun devir edildiğini, ipotek takip dosyası üzerinden ihalenin feshi davası kesinleşmeden alacağın temlikli yolu ile hakları devir eden bankanın tahliyeye ilişkin işlemlere devam ettiğini, bankanın talebi ile icra müdürlüğünce taşınmazın tahliye ve teslimine ilişkin icra emri gönderildiğini, davalı banka ile alacağı temlik alan diğer davalının işlemleri mülkiyet hakkına tecavüz hükmünde olduğunu, anılan ihalenin ve dayanağı olan icra tabinin birçok usulsüzlükler içerdiğini, davalı adına oluşan tescilin yolsuz olduğunu ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili Türk Ekonomi Bankası cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı Ena Varlık A.Ş cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 23.10.2023 tarihli ara kararı ile davacı vekiline 774.464,62 TL eksik harcı iki haftalık kesin süre içinde mahkeme veznesine yatırmasına, 2 haftalık kesin süre içerisinde mahkeme veznesine peşin harç yatırılmadığı takdirde davacı vekili tarafından açılan dava dosyasının işlemden kaldırılacağının ihtarına karar verildiği, ihtaratın davacı vekiline usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, tebliğe rağmen kesin süre içerisinde davacı vekili tarafından eksik harcın mahkeme veznesine yatırılmadığı, 14.11.2023 tarihinden itibaren 6100 sayılı Harçlar Kanunu’nun 30 ve 32 nci maddeleri gereğince harç yatırılıncaya kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, dosyanın işlemden kaldırılma tarihi olan 14.11.2023 tarihinden itibaren üç aylık süre içerisinde yenilenmediği gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 150 nci maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından ise ihtiyati tedbir kararına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişilerce dava tarihi itibari ile taşınmaz değeri belirlenmediğinden ortada bir bilirkişi incelemesinden ve değer tespitinden bahsedilemeyeceğini, Bilirkişi tarafından dava değerinin tapudaki satış sözleşmesinde tarafların rayiç değer olarak bildirdikleri bedel, ihale bedeli, satış ve dava tarihinde ki değerleri birlikte değerlendirerek hesaplaması gerektiğini, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 30 uncu maddesi gereği Muhakeme sırasında tespit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o celse için muhakemeye devam olunur, takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz hükmü gereği ve 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 409 uncu maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulması, noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır'' hükmü uyarınca harç tamamlamaya duruşmada karar verilmesi gerektiğini, ara karar ile verilen harç tamamlamanın 492 sayılı Kanun'un 30 uncu maddesine aykırı olarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin usule aykırı aykırı olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

Davalı vekili istinaf dilekçesinde; ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbir kararının hatalı olduğunu ve kaldırılması isteminin reddine dair verilen kararın haksız ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın açıldığı tarihteki fiili ve hukuki duruma göre hükme bağlanacağını, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16 ncı maddesi uyarınca, taşınmazın aynına taalluk eden davalarda dava değerinin taşınmazın değerine göre belirleneceği, dava değerinin belirlenmesinde taşınmazın keşfen saptanacak dava tarihindeki değerinin esas alınacağı, her ne kadar, dava değeri taşınmazın keşfen saptanacak dava tarihindeki değeri ise de, hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen değer, taşınmazın ihale tarihi olan 23.02.2023 tarihindeki rayiç değeri olup ihale tarihi ile davanın açıldığı 23.03.2023 tarihleri arasında 1 aylık bir süre bulunduğu gözetildiğinde, dava değerinin 48.000.000,00 TL olarak kabul edilmesinde usule aykırı bir yön bulunmamadığı, davalı ... vekilinin ihtiyati tedbir kararına yönelik olarak istinaf isteminin ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 397/2 nci maddesine göre İhtiyati tedbir kararının etkisi, aksi belirtilmediği takdirde, nihai kararın kesinleşmesine kadar devam edeceğinden ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmediğinden hükmün kesinleşmesine kadar ihtiyati tedbirin etkisi devam edeceği buna yönelik davalı ... vekilinin ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesi yönündeki talebinin yerinde olmadığı ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/(1).b.1 maddesi gereğince incelenen mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf sebepleriyle aynı mahiyette dilekçesi ile kararın bozularak kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.Harçlar Kanunu'nun (492 sayılı)16 ve 30 uncu maddesi.

3.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 397 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.