Logo

11. Hukuk Dairesi2024/6010 E. 2024/8096 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tasfiye sonucu ticaret sicilinden terkin edilen şirketin ihyası talebinin kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılmamış olması ve bu sebeple ticaret sicilinden terkin edilmesinin hukuka aykırı olduğu, bu nedenle şirketin ihyası talebinin kabulünde isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/704 Esas 2024/1058 Karar

HÜKÜM : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2023/942 E.- 2024/91K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinden ...'nun davalı şirketin eski çalışanı, diğer müvekkilleri ... ile ...'ın ise davalı şirketten alacaklı kişiler olduğu, bu kapsamda müvekkili ...'nun işçilik haklarından kaynaklı alacağına istinaden Mersin 5. İş Mahkemesi'nin 2022/334 E. sayılı ve davalı şirketçe müvekkili ... aleyhine açılan Tapu İptali ve Tescil istemli Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/292 E. sayılı açılan davalar, yine, müvekkili ...'ın Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2022/16 Esas sayılı, müvekkili ...'ın Mersin 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/221 E. sayılı dava dosyaları ile açılan alacak davalarının halen derdest olduğunu, durum bu iken, müvekkili ... tarafından Mersin 5. İş Mahkemesi'nin 2022/334 E. sayılı dosyası ile açılan alacak dava dosyasında, davalı şirketin tasfiye ve fesih olunduğu, Mahkemece 07.11.2023 tarihli duruşmada verilen 1 nolu ara karar ile davalı şirketin ihyası konusunda taraflarına yetki ve süre verildiğini, mahkemece verilen ara karar uyarınca bu davayı açmak ve usulsüz fesih sonucu Ticaret Sicil'inden terkin olunan davalı şirketin ihyasını istemek zorunluluğu doğduğunu, zira, tasfiye memurunun şirketle ilgili gerekli tasarrufi işlemleri tamamlamaksızın, şirketin hak ve alacakları ile ilgili işlemleri tamamlamaksızın usulsüz bir şekilde şirketin feshi yoluna gittiğini, davacıların davalı şirketten olan hak ve alacaklarına kavuşabilmesi ve menfaatinin korunabilmesi için davalı şirketin tüzel kişiliğini tekrar kazanması, ihyası gerektiğini ileri sürerek davanın kabulü ile davalı şirketin Mersin 5. İş Mahkemesi'nin 2022/334 E. sayılı, Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/292 E. sayılı, Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2022/16 E. sayılı, Mersin 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/221 E. sayılı dava dosyalarına ve buna bağlı Mersin 6. İcra Müdürlüğü'nün 2018/12963 ve 2018/12964 E. sayılı takip dosyalarına esas olmak üzere ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar davaya herhangi bir cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, ...'nin sicilden tasfiye sonu terkin edildiğini, ancak gerçekte tasfiye işlemlerinin tamamlanmamış ve yasal tasfiye koşullarının tamamen yerine getirilmemiş bulunduğunu, dolayısıyla tasfiyenin kapatılarak ticaret sicilinden kaydının silinmesi ihyası istenen şirketin tüzel kişiliğini sona erdirmiş gibi görünse de, eğer tasfiye işlemleri gerçek olarak tamamlanmamış ve tasfiye konusu bazı hususlar eksik bırakılmışsa tüzel kişilik ticaret sicilinden terkin edilse bile tüzel kişiliğinin sona erdiğinden söz edilemeyeceğini, tasfiyenin yasa ve usule uygun düşmemesi nedeniyle tasfiye işlemleri sırf şekil koşulları yerine getirilmiş olmakla tüzel kişiliğin sona ermeyeceğini, tüzel kişiliğin sona erdiğinin hukuk açısından kabul edilebilmesi için tasfiye işleminin eksiksiz tamamlanması gerektiğini, ihyası istenen şirketin dosya içerisine gelen dava dosyası dikkate alınarak tasfiye edilmeden şirketin terkin edildiğini ve aleyhine dava açılmış olduğunun anlaşıldığını, şirketin faaliyetlerinin devam edebilmesi ve Mersin 5. İş Mahkemesi'nin 2022/334 E. sayılı dava dosyası, Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/16 E. sayılı dava dosyası, Mersin 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/221 E. sayılı dava dosyası ve buna bağlı Mersin 6. İcra Müdürlüğü'nün 2018/12963 Esas sayılı takip dosyası ve 2018/12964 E. sayılı takip dosyası ile sınırlı olmak üzere şirketin yeniden ihyası ve ticaret siciline tescili gerektiğini, davacının davayı açmakta hukuki yararının bulunduğunu, ihyası istenilen şirketin celp edilen Ticaret Sicil kayıtlarına göre genel kurul kararı ile fesih ve tasfiyesine karar verildiğinden davanın 5 yıllık hak düşürücü süreye tabi olmadığını, davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilerek, Tarsus Ticaret Sicil Memurluğu'nun 31756 sicil numarasında kayıtlı iken tasfiye sonu terkin edilmiş bulunan ...'nin Mersin 5. İş Mahkemesi'nin 2022/334 E. sayılı dava dosyası, Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2022/16 E. sayılı dava dosyası, Mersin 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/221 E. sayılı dava dosyası ve buna bağlı Mersin 6. İcra Müdürlüğü'nün 2018/12963 E. sayılı takip dosyası ve 2018/12964 E. sayılı takip dosyası ve infazı ile sınırlı olmakla üzere ihyasına, davacıların Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/292 E. sayılı dava dosyası yönünden davalarının hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine, şirketin en son tasfiye memuru olan ...'nun ihyasına karar verilen şirkete ek tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.

IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi'nce davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi ile bir kısım dava ve takip dosyası açısından şirketin ihyasına ve Tasfiye Memuru olarak aynı zamanda davalı olan, şirketin en son tasfiye memurunun atanmasına karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir husus bulunmadığı, şirket tüzel kişiliğinin sona erebilmesi için şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılmış olması gerektiği, eksik ve hatalı işlem sonucu şirketin sicilden tasfiye sonucu terkinine karar verilmiş ise bundan zarar görenler veya o işlemi gerçekleştirenler şirketin ihyasını talep etme hakkına sahip olduğu ve hatalı işlemler ile ek tasfiyeye neden olan son tasfiye memurunun da yargılamaya sebebiyet verdiği için giderlerden sorumlu tutulabileceğinden aksi yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davalı ... vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, tasfiye sonucu ticaret sicilden terkin edilen şirketin ihyası istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.6102 sayılı Türk Ticaret Kanun'un 547 nci maddesi.

3. Değerlendirme

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 20.11.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.