"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1263 Esas, 2023/1207 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/261 E., 2021/167 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı Yargıtayca duruşma istemli olarak davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne, dava, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddine karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 37. sınıf için yapılan 2019/55727 başvuru numaralı ''... 'kalite tesadüf değildir' '' ibareli marka başvurusuna; davalı şirketlerden ... Deniz Ürünleri Üretimi İhracat İthalat ve Ticaret A.Ş.'nin 2014/08999 sayılı ''...+şekil", davalı ... Hurdacılık Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin ise 2016/60306 sayılı ''k kılıçlargyo'' ibareli markasına dayanarak itiraz edildiğini, davalı TÜRKPATENT Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından başvurunun reddine karar verildiğini, bu karara yaptıkları itirazın ise Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulunun (YİDK) 17.07.2020 tarih ve 2020-M-5995 sayılı kararıyla nihai olarak reddedilmiş olduğunu, oysa taraf markaları arasında 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (6769 sayılı Kanun) 6/1. maddesi anlamında benzerlik bulunmadığını, markaların fiilen aynı mal ve hizmetlerde kullanılmadığını, "..." ibaresinin ayırt ediciliği düşük olduğu gibi bu ibarenin marka olarak bir çok kez tescil edildiğini, müvekkilinin ibare üzerinde öncelik hakkının bulunduğunu ileri sürerek, YİDK'nın 2020-M-5995 sayılı kararının iptaline, müvekkilinin markasının 37. sınıf hizmetlerin tümü açısından, mahkeme aksi kanaatte ise 37. sınıfta "inşaat hizmetleri, inşaat araç-gereçlerinin, iş makinelerinin kiralanması hizmetleri" yönünden tescil işlemlerinin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2.Davalı şirketler vekilleri cevap dilekçelerinde; markalar arasında karıştırılma ihtimali olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, dava konusu marka başvurusu kapsamında 37. sınıfta yer alan hizmetler ile davalı şirketlerin markaları kapsamında 37. sınıfta yer alan hizmetlerin aynı/aynı tür olduğu, dava dilekçesinde “...'' kelimesinin ayırt ediciliğinin düşük olduğu ve güçlü marka kategorisinde yer almadığı iddia edilmiş ise de 37. sınıfta yer alan dava konusu hizmetler açısından bu kelimenin tanımlayıcı ve vasıf bildirici olmadığı, hizmetlerin niteliğini çağrıştıran bir anlamının bulunmadığı, markasal ayırt ediciliğinin zayıf olmadığı, görsel, işitsel ve kavramsal olarak benzer olan dava konusu markanın davalı şirket markaları ile karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, dava konusu marka kapsamındaki hizmetlerden, “Hava taşıtlarının bakım ve tamiri hizmetleri. Asansör tamiri ve bakımı hizmetleri. Madencilik, maden çıkarma hizmetleri.”nin hitap ettiği müşteri kitlesinin yüksek bilinç ve yüksek dikkat düzeyine sahip olduğu dikkate alındığında, markalar arasındaki farklılıklar algılanabilecek olsa da tüketicilerin kesin olarak farklı markalarla karşı karşıya oldukları sonucuna ulaşmasının söz konusu olmayacağı, yahut markaların veya marka sahiplerinin birbiriyle bağlantılı oldukları, aralarında idari veya ekonomik bağ olduğunun düşünülmesinin mümkün olduğu, bu nedenle belirtilen bu hizmetler bakımından da dava konusu markanın davalı şirket markaları ile karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, dosyaya sunulmuş bilgi ve belgelere göre, davacının dava konusu marka başvurusu ile aynı veya çok benzer ve aynı veya aynı tür malları ve hizmetleri kapsayan önceki tarihli tescilli bir markaya sahip olduğuna dair bir bilgi veya delile rastlanmadığından somut davada öncelik hakkı iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, TÜRKPATENT YİDK kararının iptali talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 6769 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi.
3. Değerlendirme
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 02.12.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.