"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/24 Esas, 2023/156 Karar
HÜKÜM : Davanın kısmen kabulü
İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili bankanın yasal takip borçlusunun müşterek borçlu müteselsil kefili olan şirket ile müvekkili banka arasında iki adet genel kredi sözleşmesi imzalandığını, kredilerin güvencesi olarak bu şirket adına kayıtlı taşınmaz üzerine müvekkili lehine ipotek verildiğini, ipotek işleminin davalı ... Memurluğunun gayrimenkul tasarruf belgesine dayanılarak gerçekleştirildiğini, ancak bu belgede gerçeğe aykırı olarak şirketi temsil ve ilzam edecek şahısların münferiden yetkili kılındıklarının belirtildiğini, bu kapsamda ipoteğin fekki için açılan davada ipotek işleminin tek imzayla gerçekleştirilmesi sebebiyle ipoteğin fekkine karar verildiğini, ipotek teminatından yoksun kalan kredinin tahsil kabiliyetinin ortadan kalktığını, bankanın zarara uğradığını ileri sürerek 2.500.000,00 TL banka zararının ipotek fek tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; ipotek veren ... Tekstil Ltd. Şti. yetkilisi ... ile davalı ... hakkında görevi ihmalden açılan davanın zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırıldığını, ...’nun ise sahtecilik suçundan mahkum olduğunu, davacının 09.10.1998 tarihinden beri sahteciliği bildiğini, ancak geçen 12 yıl içinde ...’dan bir tazminat talebinde bulunmadığını, bunun yerine görevi ihmal olabilecek kusurlu davalı ve kurumundan tazminat talep ettiğini, ipotek akdinin feri, genel kredi sözleşmesinin asli nitelikte olduğunu, genel kredi sözleşmesi borçlu şirket adına tek imza ile akdedildiğinden bu tarihten itibaren geçersiz olup, bu sözleşmenin fer’i niteliğindeki ipotek sözleşmesinin de herhangi bir eksiklik bulunmasa dahi geçersiz olacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
2.Davalı ... temsilcisi cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde davacı ile yasal takip borçlusu ... Dış Tic.-M. ... ... arasında iki adet genel kredi sözleşmesi imzalandığı, söz konusu kredilerin teminatı olarak ... Tekstil ve San. Tic. AŞ. adına kayıtlı taşınmaz üzerinde banka lehine 2. dereceden 1.500.000,00 TL bedelle ipotek tesis edildiği, işlemin esasına dayanak teşkil eden aynı tarihli gayrimenkul tasarruf vesikasında, Gaziantep 1. Noterliğinden tasdikli imza sirkülerine göre şirketi temsil ve ilzam edecek kişilerin başkan ..., başkan yardımcısı ....ve üye... olarak belirtildiği, bu şahısların şirketi borçlandıracak işlemleri, ipotek almak vermek dahil, münferiden yapmaya yetkili kılındıkları, Şehitkamil Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından verilen gayrimenkul tasarruf vesikasına dayanılarak tesis edilen ipoteğin fekki için ... Tekstil San. ve Tic. A.Ş. tarafından Gaziantep 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/6 E. sayılı dosyası ile menfi tespit ve ipoteğin fekki davası açıldığı ve ipoteğin fekkine karar verildiği, dava kapsamında her ne kadar 13.10.1998 tarihli ipotek işlemine esas alınan gayrimenkul tasarruf belgesinin 13.10.1998 tarihli olduğu ifade edilse de ipotek işleminde aynen yer alan; "..firmayı temsilen (... Ticaret Sicil Memurluğundan verilen 30.10.1997 tarih ve 3798 sayılı gayrimenkul tasarruf belgesi gereğince ... bizzat hareketle taşınmazın tamamını.." şeklindeki ifadeyle, ipotek işlemi için esas alınan gayrimenkul tasarruf belgesinin 30.10.1997 tarihine ilişkin olduğu, dosyada bulunan her iki gayrimenkul tasarruf belgesinin de hatalı olarak, ... Tekstil San. ve Tic. Şti.'nin ana sözleşmesinin 3. maddesine göre düzenlendiği, hatalı şekilde şirketin ana sözleşmesindeki temsil durumunun esas alındığı, Gaziantep Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün gerekli kontrolleri yapmadan hatalı olarak ... Tekstil A.Ş.'nin temsil hükümlerine aykırı şekilde tasarruf belgesi oluşturduğu, bu belge ile geçersiz ipotek kurulmasına sebep olduğu, alınan bilirkişi raporuna göre kusur dağılımının; davacı banka için 1/3, davalı ... ve Sicil Müdürlüğü memuru ... (...) için 1/3 ve dava dışı Tapu Sicil Müdürlüğü ve Tapu Sicil Müdürü için 1/3 şeklinde olduğunun belirtildiği, yapılan keşif neticesinde taşınmazın ipotek konulduğu tarihteki değerinin 247.405,00 TL olarak tespit edildiği, davacı bankanın fekkedilen ipoteği 2.dereceden olup, 1.dereceden 200.000,00 TL bedelli ipotek sahibi bankaya yazılan müzekkere cevabı ile ipoteğe konu alacağın devam ettiğinin bildirildiği, taşınmazın değerinin ipotek konulduğu tarihteki değerinin 247.405,00 TL olduğu ve 1.derecedeki 200.000,00 TL'lik ipotek bedeline ilişkin alacağının devam ettiğinin bildirilmesi nedeniyle, davacının dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotek fek edilmese idi en fazla 47.405,00 TL elde edebileceği, davalı ... in (...) 1/3 oranında kusurunun bulunduğu, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 25/2 hükmü uyarınca ticaret sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet ve ilgili oda müteselsilen sorumlu olduğu gerekçesiyle davalı ... ...(...) hakkında açılan davanın reddine, Gaziantep Ticaret Sicil Memurluğuna açılan davanın kısmen kabulü ile 15.801,70TL'nin 25.11.2008 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalı ...'ndan alınarak davacıya verilmesini, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, davalı ... ve çalışanı tarafından verilen gayrimenkul tasarruf belgesine istinaden konulduğu belirtilen ipoteğin kaldırılması sebebiyle tazminat istemine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
1. Dosyadaki yazılara, Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalıların tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
2.Davacının temyizine gelince; somut olayda mahkemece hükme esas alınan denetime elverişli 24.10.2022 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere lehine menfaat temin edeceği ipotek işlemine dair gerekli inceleme ve denetimleri yapmayarak zararın meydana gelmesinde kusurlu olan davacı Bankanın, hatalı temsil belgesi düzenleyerek, yetkisiz temsilciyle işlem yapan ve bu nedenle ... Tekstil A.Ş.'nin temsiline aykırı şekilde gayrimenkul tasarruf belgesi hazırlayarak geçersiz ipotek işleminin tesisine neden olan davalı Kurum ve memurun, ipotek borçlusu şirketin temsil hükümlerine göre hazır bulunan kişilerin temsile yetkili olup olmadığını kontrol etmeden işlem yapan Tapu Sicil Müdürlüğü'nün ve tapu müdürünün meydana gelen bir zarar varsa bu zarardan müşterek ve müteselsil olarak sorumlu olduğu, kusur dağılımının ise; davacı banka için 1/3, davalı ... ve Sicil Müdürlüğü memuru ... (...) için 1/3 ve dava dışı Tapu Sicil Müdürlüğü ve Tapu Sicil Müdürü Orhan Bostancı için 1/3 şeklinde olduğu belirlenmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 61. maddesinde , “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.” düzenlemesi ile birden çok kişinin aynı zarardan aynı sebeple ya da çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu olabileceği vurgulanmıştır. İşte bu tür durumlarda sorumlular hakkında müteselsil sorumluluk hükümleri uygulanacaktır. Davacı, müteselsil sorumluluk ilkesi gereğince zararın tamamını isterse sorumluların tamamından isterse bir kısmından isteyebilir. Davacı vekili, açıkça davalıların kusuru oranında sorumlu tutulmasını istemediğine göre davalıların müteselsil sorumluluğu bulunduğundan zararın sadece davacıya düşen kusur oranınca indirim yapılarak davalıların geriye kalan kusurun tamamından sorumlu tutulması gerekirken hatalı değerlendirmeye dayanılarak yukarıda yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.
V.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalıların tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bent uyarınca Mahkeme kararının BOZULMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalılara yükletilmesine,18.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.