"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1554 Esas, 2023/1416 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ :Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/128 E. - 2018/424 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, Yargıtayca duruşma istemli olarak davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne, dava, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddine karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde;, müvekkilinin "İTK" ibaresinin marka olarak tescili için başvuruda bulunduğunu, başvurunun 2017/49724 kod numarasını aldığını, davalı kurum Markalar Dairesi Başkanlığının başvuruyu 2017/00928 numaralı ve "İTK" ibareli markayı mesnet göstererek 6102 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) maddesi uyarınca 38 inci sınıf hizmetler yönünden kısmen reddettiğini, oysa kısmi red kararına gerekçe gösterilen mesnet markanın hükümsüzlüğü talebiyle Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinin 2018/90 E. sayılı dosyasında dava açtıklarını, ayrıca müvekkilinin “İTK” ibaresini uzun yıllardır kullandığını, tescilli tüm markalarında bu ibarenin yer aldığını, kısmi redde mesnet markanın tescili halinde davacı şirket ile hiçbir bağlantısı bulunmayan bir kurumun davacının eğitim kurumunun bir kuruluşu gibi algılanacağını, müvekkilinin “İTK” ibaresini Youtube kanalındaki İTK sayfasında, İTK Eğitim ve Kültür Yayınları ve www.itk.com.tr alan adında da kullanmakta olduğunu, söz konusu markaya ciddi bir emek ve para harcadığını, çekişmeli 38 inci sınıf hizmetler yönünden müvekkilinin eskiye dayalı kullanımının bulunduğunu ileri sürerek, Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK)'nın 2018-M-973 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, başvuru ve redde mesnet markanın “İTK” ibaresinden başka hiçbir unsur barındırmadığı, markaların, ortalama tüketici nezdinde “aynı işaret gibi” algılanacağı, taraf markalarının, görsel, işitsel ve kavramsal olarak da aynılık teşkil ettiği, 38 inci sınıf “Radyo ve televizyon yayın hizmetleri. Haberleşme hizmetleri (internet servisi sağlama hizmetleri dahil). Haber ajansı hizmetleri.” açısından her iki marka da aynı hizmetleri kapsadığı, bu bağlamda markalar arasında 6102 sayılı Kanun'un 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) maddesi uyarınca uygulanması için gereken şartların tümünün sağlandığı, YİDK kararının verildiği tarihte 2017/00928 kodlu marka hakkında kesinleşmiş bir hükümsüzlük kararının bulunmadığı, davalı kurumun nihai kararını, kararın verildiği tarihteki koşulları dikkate alarak vereceği, dolayısıyla davalı kurumun mahkeme kararının sonuçlanmasını ve kesinleşmesini beklemenin mahkeme kararlarını bekletici mesele yapmak gibi bir yükümlülüğünün bulunmadığı, davacının “eskiye dayalı kullanım” iddialarını ispatlar nitelikte herhangi bir bilgi veya belgenin de dava dilekçesinde yer almadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince, dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, her iki taraf markası da standart harflerle yazılmış "İTK" ibaresinden oluştuğundan başvurunun emtia benzerliğinin gerçekleştiği 38 inci sınıf “Radyo ve televizyon yayın hizmetleri. Haberleşme hizmetleri (internet servisi sağlama hizmetleri dahil). Haber ajansı hizmetleri.” yönünden 6102 sayılı Kanun'un 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) maddesi uyarınca reddi koşullarının oluştuğu, öte yandan YİDK karar iptali talebiyle açılan eldeki davanın YİDK karar tarihindeki şartlar dikkate alınarak değerlendirileceği,YİDK karar tarihi itibariyle redde mesnet söz konusu markanın hükümsüzlüğüne ilişkin gerekçeli bir mahkeme kararının ya da kısa kararın davalı Kuruma sunulmadığı ve redde mesnet markanın hüküm ifade ettiği, davacının eskiye dayalı kullanım iddiası çekişmeli hizmetler yönünden kanıtlanamadığı gibi bu iddianın somut uyuşmazlığa bir etkisinin de bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, YİDK marka kararı iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.6102 sayılı Kanun'un 5 inci maddesi.
3. Değerlendirme
Somut olayda davacının 30.05.2017 tarihinde “İTK" ibaresini marka olarak tescili istemiyle davalı kuruma başvuruda bulunduğu, başvuru kapsamında 14, 16, 18, 20, 21, 24, 25, 26, 35, 38, 41, 43, 44 üncü sınıftaki mal ve hizmetlerin yer aldığı, davalı kurumun 2017/00928 kod numaralı ve "İTK" ibareli markayı dayanak göstererek 6769 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (-ç) bendi uyarınca 38 inci sınıftaki hizmetlerin başvuru kapsamından çıkartılarak başvurunun kısmen reddine karar verdiği, karara itirazın yeniden incelenmesi isteminin YİDK’nun 2018-M-973 sayılı kararı ile nihai olarak reddine karar verildiği, İlk Derece Mahkemesince davanın YİDK karar tarihindeki şartlar dikkate alınarak değerlendirileceği, YİDK karar tarihi itibariyle redde mesnet söz konusu markanın hükümsüzlüğüne ilişkin gerekçeli bir mahkeme kararının ya da kısa kararın davalı Kuruma sunulmadığı ve redde mesnet markanın hüküm ifade ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de redde gerekçe gösterilen markanın Ankara 4. Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 2018/90 Esas ve 2019/201 Karar sayılı kararıyla hükümsüz kılındığı ve hükümsüzlük davasının eldeki davadan önce açıldığı, Dairemizin 26.12.2023 tarih, 2022/3696 Esas ve 2023/7674 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere 6769 sayılı Kanun'un 27 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, aynı Kanunun 25 inci maddesine göre verilen hükümsüzlük kararı, marka başvuru tarihinden itibaren etkili olup, markaya bu Kanunla sağlanan korumanın hiç doğmamış sayılacağı göz önüne alınarak sonucuna göre bir değerlendirme yapılması gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.12.2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.