Logo

11. Hukuk Dairesi2025/54 E. 2025/2120 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Daha önce aynı taraflar arasında aynı konu hakkında açılmış ve kesinleşmiş bir tenfiz davası varken, aynı yabancı mahkeme kararının tekrar tenfizi için açılan davanın hukuki geçerliliği.

Gerekçe ve Sonuç: Kesin hüküm nedeniyle aynı yabancı mahkeme kararının tekrar tenfizi talebinin dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin usulden ret kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/1543 Esas, 2024/1685 Karar

HÜKÜM : Usulden Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 6. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2024/1 E., 2024/278 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; Federal Almanya Cumhuriyeti Nürnberg-Fürth Bölge Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 8 O 4102/04 numaralı dosyasından verilen 15/02/2006 tarihinde kesinleşen 22/11/2005 tarihli hükmün ve usulüne uygun olarak onaylanmış tercümesinin tenfizine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; Konya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/471 Esas - 2015/715 Karar sayılı dosyasında davacısı ... ile müvekkil ... Holding A.Ş. arasında aynı tarafları, sebebi ve konuyu içeren bir tenfiz davası açıldığını, "davanın reddine" karar verildiğini ve bu ilamın 26.02.2018 tarihinde kesinleştiğini, bu nedenle davanın "kesin hüküm" nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekilince istinaf edilmiştir.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacının tenfizini talep ettiği Federal Almanya Cumhuriyeti Nürnberg-Fürth Bölge Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 8 O 4102/04 sayılı kararıyla ilgili olarak davacının daha önce Konya 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/471 E. sayılı dosyasında da aynı yabancı mahkeme kararının tenfizini talep ettiği, yargılama sonucunda yabancı mahkeme kararının davalıya usulüne uygun tebliğ edilmediği kabul edilerek davacının tenfiz talebinin reddine karar verildiği, karara karşı davacı tarafça temyiz yoluna başvurulmadığı ve kararın 26/02/2018 tarihinde kesinleştiği, İlk Derece Mahkemesince davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken davanın reddine şeklinde hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle davacının istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi talebine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 355. vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369/1 hükmü ve 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI.SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

25.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.