Logo

12. Hukuk Dairesi2024/3236 E. 2024/8224 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirası reddeden borçlunun miras payına haciz konulması üzerine, mirasçılardan birinin haciz kaldırma şikayetinde bulunma hakkının olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mirası reddeden borçlunun miras payının, miras açıldığı anda sağ değilmiş gibi diğer mirasçılara intikal edeceği ve bu durumda haciz kaldırma şikayetinde bulunma hakkının mirası reddeden borçlunun altsoyuna ait olduğu gözetilerek, şikayetçinin aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davalı/alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Şikayetçi üçüncü kişi vekilinin icra mahkemesine başvurusunda; alacaklı tarafından borçlu ... ... aleyhine İstanbul Anadolu 18. İcra Müdürlüğü 2020/17842 E. sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, şikayetçi ... ve borçlu ... ...'nin babası ...'nin 02.10.2020 tarihinde vefat ettiğini ve borçlu ... ...'nin takip öncesinde babasından kalan mirası reddettiğini ve 02.11.2020 tarihinde İstanbul Anadolu 3. Sulh Hukuk Mahkemesi 2020/1482 E.-2020/1529 K. sayılı dosyasından mirasın reddinin tesciline karar verildiğini, mirasın reddi kararının varlığına rağmen borçluya ait pay bulunmayan muris ...'ye ait olan taşınmazlar üzerine hisse payına göre haciz işlemi tesis edildiğini belirterek taşınmazlara konulan hacizlerin kaldırılmasının talep edildiği, İlk Derece Mahkemesince, şikayetin kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, başvurunun esastan reddine karar verildiği görülmüştür.

HMK'nın dava şartlarını düzenleyen 114/1. maddesinin (h) bendinde, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmasının gerektiği ifade edilmiştir. TMK'nın 611. maddesinde ise; ''Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse, onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi, hak sahiplerine geçer'' hükmüne yer verilmiştir.

Somut olayda, İstanbul Anadolu 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 02.11.2020 tarih ve 2020/1482 E.-2020/1529 K. Sayılı ilamı ile muris ...'nin mirasının yasal mirasçılarından borçlu ... ... tarafından reddedildiğinin tespitine karar verildiği ve anılan kararın 07.07.2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Yukarıda değinilen TMK'nın 611/1. maddesi uyarınca mirası reddeden borçlunun miras payının, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi yasal mirasçılarına geçeceği kuşkusuz olmakla, nüfus aile kayıt tablosundan anlaşılacağı üzere mirası reddeden ... ...'nin altsoyu mevcut bulunmaktadır.

İstanbul Anadolu 18. İcra Dairesinin 2020/17842 Esas sayılı icra dosyasında başlatılan takipte, takip borçlusu ... ...'nin murisi ...'den intikal edecek taşınmaz hisse kaydına haciz konulmuştur. Takip borçlusu tarafından muris ...'ye ait mirasın reddedilmesi sebebiyle TMK 611. madde hükmünce miras, altsoyu olan ve mirası reddetmeyen çocuklarına geçecektir. Zira bir önceki zümrede mirasçı bulunması bir sonraki zümrenin mirasçılığına engeldir.

Bu durumda muris ...'den borçlu ... ...'ye intikal edecek hisse kaydına konulan haczin kaldırılması istemi, çocukları tarafından istenebilecektir. Dolayısıyla takip borçlusuna intikal edecek hisse kaydına konulan haczin kaldırılması isteminde bulunan şikayetçinin muris ... mirasçısı sıfatı ile taşınmazda hissedar olsa da, hisse kaydına haciz konulan borçlu ... ...'nin mirası reddi sebebiyle TMK 611. madde gereğince mirasın intikal edeceği kişilerden değildir.

O halde mahkemece şikayetçinin iş bu şikayette aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gözetilerek şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.

SONUÇ :

Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesinin 14.02.2024 tarih ve 2022/4366 E. - 2024/397 K. sayılı kararının (KALDIRILMASINA), İstanbul Anadolu 23. İcra Hukuk Mahkemesinin 05.10.2022 tarih ve 2022/248 E. - 2022/492 K. sayılı kararının (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 07.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.