Logo

12. Hukuk Dairesi2024/4295 E. 2024/9340 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İcra takibinin sonuçlanmasından sonra icra memurunun işlemine karşı yapılan şikayetin kabul edilip edilemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Takibin, şikayete konu işlemin yapıldığı tarihte henüz sonuçlanmadığı, şikayetin bir hakkın yerine getirilmemesine ilişkin olduğu ve bu nedenle İİK'nın 16/2. maddesi uyarınca süresiz şikayete tabi olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davalılardan ... tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre ilgilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 Sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 Sayılı HMK'nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA, alınması gereken 427,60 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, 06.11.2024 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

Üye ...’ın Karşı Oy Yazısı:

İcra ve iflas dairesi, İcra ve İflas Kanununu birinci derecede uygulamakla görevlidir. Bu görevleri yaparken kanunu yanlış uygular, kanunun kendisine tanıdığı takdir yetkisini hadiseye uygun olarak kullanmaz, bir ... yerine getirmez veya bir hakkın yerine getirilmesini sebepsiz sürüncemede bırakırsa usul ve yasaya aykırı hareket etmiş olur. İcra ve iflas dairesinin bu gibi usulsüz işlemlerine karşı, bundan zarar gören ilgililer icra mahkemesinde şikayet yoluna başvurabilir. Şikayet; icra ve iflas dairelerinin icra ve iflas hukukuna aykırı olan işlemlerinin iptali veya düzeltilmesini sağlamak için kabul edilmiş kendine özgü bir kanun yoludur(Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı).

İİK’nın 16. maddesinde “Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere icra ve iflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır.” şeklinde düzenlenmiştir. Kural; şikayete konu işlemin öğrenildiği tarihten itibaren yedi günlük süreye tabi olmasıdır. Bu kuralın (süreye tâbi şikayetin) iki önemli istisnası vardır:

1-İİK'nın 16/2. maddesi gereğince “Bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman (süresiz) şikayet olunabilir.” Bu hükmün amacı ilgilileri icra memurunun bir ... yerine getirmekten kaçınmasına karşı korumaktır.

2-Kamu düzenine aykırı olan işlemlere karşı da süresiz şikayet yoluna başvurulabilir. Anılan ilke doktrinde bu şekilde benimsenmiş ve Yargıtay uygulamalarında da kabul edilmiştir.

Öte yandan gerek süreli gerekse de süresiz şikayet ancak icra takibi sonuçlanıncaya kadar mümkündür. Takip sonuçlandıktan sonra o takibe ilişkin bir işleme karşı süresiz de olsa şikayet yoluna başvurulamaz (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı s.102- Dairemizin 2015/32094 Esas, 2016/2114 Karar no ve 26.01.2016 tarihli ve 2019/14012 Esas, 2020/5820 Karar no ve 29.06.2020 tarihli kararları).

Somut olayda; şikayetçi/başka dosya haciz alacaklısı tarafından nafaka alacağının öncelikli alacak olduğu gözetilerek sıra cetveli hazırlanması yönünde 02.09.2020 tarihinde istemde bulunulduğu, Çerkezköy İcra Müdürlüğünün 2019/8453 Esas sayılı dosyasında aynı gün verilen kararla “sıra cetveli düzenlenmesi halinde talebin değerlendirilmesi” yönünde işlem tesis edildiği, bu işleme yönelik 22.09.2021 tarihinde icra mahkemesine şikayet yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.

Buna göre şikayet, sıra cetveli yapılmaması ile ilgili olup bir hakkın yerine getirilmemesine ilişkin olduğundan, İİK'nın 16/2. maddesi uyarınca süresiz şikayete tâbi ise de; şikayete konu işlemin tesis edildiği ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takibe konu gayrimenkullerin ihale edilmesinden sonra 03.11.2020 tarihinde Rehin Açığı Belgesi düzenlenerek takibin sonuçlandırıldığı, ilamlı ipotekli takip sonuçlandıktan (kapatıldıktan) sonra 02.09.2020 tarihli şikayete konu memur işlemine yönelik 22.09.2021 tarihinde şikayette bulunulduğu görülmüştür.

O halde; doktrinde ve yerleşik içtihatlarımızda da istikrarlı şekilde benimsendiği üzere takip sonuçlandıktan sonra o takibe ilişkin bir memur işlemine karşı gerek süreli gerekse de süresiz şikayet yoluna başvurulamayacağından şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken Bölge Adliye Mahkemesince yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

Yukarıda açıklanan nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA karar verilmesi gerekirken, Dairemizin sayın çoğunluğunun onama yönündeki görüşüne katılamıyorum. 06.11.2024