"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesi kararının dosyası Dairemize gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesince verilen 07.12.2023 tarih ve 2020/1943 Esas - 2023/1358 Karar sayılı kararın davalılar vekili tarafından adli yardım talepli olarak temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesince 26.02.2024 tarih ve 2024/1267 E. 2024/1432 K. sayılı kararıyla davalıların adli yardım talebinin reddine karar verildiği, kararın itirazen incelenmesinin davalılar vekili tarafından istenmesi üzerine dosyanın HMK’nın 337. maddesi uyarınca Dairemize gönderildiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 337/2. fıkrası gereğince inceleme konusu adli yardım talebinin reddine dair itirazın tetkikatının duruşmalı olarak yapılması mümkün olmadığından, davalıların duruşma talebinin REDDİNE,
1- Davalı ... Dışı Ticaret A.Ş.’nin itirazlarının incelenmesinde;
Adli yardım 6100 sayılı HMK'nın 334 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334/1. maddesi hükmünce gerçek kişilerin adli yardımdan istifade etmesi mümkün olup, 334/2. maddesinde öngörülen kamuya yararlı dernek ve vakıflar dışındaki tüzel kişilerin kural olarak adli yardımdan yararlandırılması mümkün değildir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2020/14-349 Esas, 2020/754 Karar no ve 13/10/2020 tarihli kararı)
Somut olay incelendiğinde; adli yardım isteminde bulunan davalı şirket ticaret şirketi olup 6100 sayılı HMK'nın 334/2. maddesinde adli yardımdan yararlanabilecek tüzel kişilerden olmadığından Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin adli yardım talebinin reddine ilişkin kararı yasaya uygun olup itirazının reddine kesin olarak karar vermek gerekmiştir.
2) ...’nun itirazlarının incelenmesinde ise;
Sosyal hukuk devletinin bir gereği olarak kabul edilmiş olan adli yardım, ekonomik bakımdan yetersiz olan kimselere, yargı organları önünde haklarını arayabilmeleri veya savunma yapabilmeleri için parasal kolaylıklar sağlanması anlamına gelir. Bu anlamdaki kolaylıklar yargılama giderlerinden muafiyet ve ücretsiz hukuki yardım sağlanması yoluyla gerçekleştirilebilir (Pekcanıtez H./ Özekes M./ Akkan M./ Taş Korkmaz H.: Pekcanıtez Usul Medeni Usul Hukuku, Cilt III, İstanbul 2017, s. 2410-2411).
Anılan maddelere göre adli yardımın şartları “ödeme gücünden yoksun olma” ve “talebin açıkça dayanaktan yoksun olmaması”dır. Adli yardım isteğinde bulunan kimsenin, kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken yargılama giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olması gerekir (m. 334/1). Adli yardım talebinde bulunan kimsenin yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgeleri de mahkemeye ibraz etmesi gerekir (m. 336/2).
Adli yardım talebinde bulunanın ödeme gücünden yoksun olup olmadığı bu belgeler incelenerek belirlenecektir.
Somut olayda, davalıların adli yardım talebine ilişkin temyiz dilekçesi ekinde sunulan belgelerin, ödeme gücünden yoksunluğu tevsik eder nitelikte olmadığı görülmektedir.
Açıklanan nedenle Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin adli yardım talebinin reddine ilişkin kararı yasaya uygun olduğundan, davalı ...’nun yerinde bulunmayan itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalılarının yerinde görülmeyen itirazlarının ayrı ayrı HMK’nun 337/2. maddesi gereğince REDDİNE, 21.10.2024 gününde oybirliği ile kesin olarak karar verildi.