Logo

12. Hukuk Dairesi2024/5415 E. 2024/10314 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İcra müdürlüğünün peşin satış avansının tamamlanmadığı gerekçesiyle hacizlerin kaldırılmasına dair kararına karşı alacaklının yaptığı şikayetin, kesin karar niteliğinde olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 106-110. maddeleri gereğince haczin kaldırılmasına ilişkin şikayette bulunanın alacaklı olması sebebiyle, ilk derece mahkemesi kararının kesin nitelikte olmadığı gözetilerek, bölge adliye mahkemesinin istinaf başvurusunu usulden reddeden kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı/alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Şikayetçi alacaklının icra mahkemesine başvurusunda; icra müdürlüğünün, 7343 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 106’ncı maddesinin değiştirilmesi nedeniyle, alacaklı tarafından peşin satış avansının tamamlanmadığı belirtilerek hacizlerin kaldırılmasına dair verdiği 06.07.2023 tarihli kararının hatalı olduğunu ileri sürerek anılan kararın iptalini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince şikayetin esastan reddine hükmedildiği, kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, kararın İİK’nın 363/1. maddesi gereğince kesin olduğundan bahisle istinaf başvurusunun usulden reddine karar verildiği, kararın alacaklı tarafından temyiz edilmesi sonucunda Bölge Adliye Mahkemesinin ek kararı ile kesin karar olduğu belirtilerek, temyiz başvurusunun reddine hükmedildiği, bu ek kararın da alacaklı tarafından temyiz edildiği görülmüştür.

Uyuşmazlık, İİK'nın 106–110. maddeleri gereğince haczin kaldırılmasına ilişkin ise de, şikayetçi alacaklı olduğundan, Dairemizin içtihatları gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kesin nitelikte olmadığı anlaşıldığından, Bölge Adliye Mahkemesinin 13.06.2024 tarihli ek kararının KALDIRILMASINA oy birliği ile karar verildikten sonra Bölge Adliye Mahkemesinin 22.04.2024 tarihli asıl kararının temyizen incelenmesine geçildi;

Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, şikayetçinin alacaklı olması nedeniyle kararın kesin kararlardan olmadığı dikkate alınarak, Bölge Adliye Mahkemesince, alacaklının ileri sürdüğü istinaf nedenleri incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, kararın kesin nitelikte olduğundan bahisle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.

SONUÇ :

Şikayetçi alacaklının temyiz isteminin kabulü ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesinin 22.04.2024 tarih ve 2024/746 E. - 2024/730 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 373/2. maddeleri uyarınca

bozma nedenine göre alacaklının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 05.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.