"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı icra takibinde borçlunun, haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine yaptığı başvuruda banka hesaplarına konulan hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince, şikayetin reddine karar verildiği, karara karşı borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; borçlunun başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle; konusuz kalan şikayet hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve borçlu lehine vekalet ücretine hükmedilmesine karar verildiği, kararın alacaklılar tarafından temyiz edildiği görülmüştür.
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesince, banka hesapları üzerine 04.01.2023 tarihinde haciz konulduğu, ancak dava tarihinden sonra alacaklı vekilinin talebi üzerine 27.02.2023 tarihinde icra müdürlüğünce hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği görülmekle şikayet konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair hükümde isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak; HMK'nın 311/1. maddesi gereğince; davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder.
Hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, söz konusu banka hesaplarına konulan hacizlerin 5393 sayılı yasa 15/son maddesi kapsamında hesaplardan olmadığı tespit edilmiş olmakla konulan hacizde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı nedenle şikayetçi borçlunun şikayet tarihinde haklı durumda olmadığının kabulü gerekir.
Hal böyle olunca; Bölge Adliye Mahkemesince, alacaklılar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken alacaklılar aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi isabetsiz olup, bu husus bozma sebebi ise de anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ :
Alacaklıların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 11.09.2024 tarih ve 2023/2400 E.-2024/1871 K. sayılı kararının hüküm fıkrasının vekalet ücretine ilişkin 5 numaralı bendinin tamamen silinerek karar metninden çıkarılmasına ve yerine “Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT'si uyarınca belirlenen 2.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,” ibaresinin yazılmasına, Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda yazılı gerekçe ile 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, karar düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 17.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.