Logo

12. Hukuk Dairesi2025/138 E. 2025/3180 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Haciz işleminin İİK'nın 96-97. maddelerine göre yapılıp yapılmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Haciz mahallinde bulunan evrakların borçluya ait olduğuna dair karinenin oluştuğu, borçlunun haciz yapılan yerde sigortalı çalışan olduğunu beyan etmesi ve haciz sırasında bulunan evrakların bu karineyi desteklediği gözetilerek, istinaf mahkemesinin haczin İİK'nın 99. maddesine göre yapılmış sayılmasına dair kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davalı alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Uyuşmazlık, haciz işleminin İİK'nın 99. maddesi yerine 96-97. maddesine göre yapılması yönündeki icra memur muamelesini şikayet niteliğindedir.

İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiş, davacı 3. kişi tarafından kararın istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince haciz mahallinde evrak araştırması şartlarının oluşmadığı, evrak araştırmasının hukuka aykırı olduğu, bu kapsamda elde edilen evrakların da mülkiyet karinesinin borçluya ait olduğuna yönelik ispata yeterli olmayacağı, tanık ...'nin beyanlarına göre değil, ticaret sicil kayıtlarına itibar edilmesi gerektiği, borçlu şahıs uzun yıllardır iş yerinde sgklı çalışan olduğundan evrak bulunmasının anlaşılır olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak şikayetin kabulüne, haczin İİK 99. maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilmiştir.

Haczin 17.01.2024 tarihinde yapıldığı, şikayetin öğrenmeden itibaren yedi günlük süresi içinde yapıldığı görülmüştür.

"İİK'nın 96. maddesine göre "Borçlu, elinde bulunan bir malı başkasının mülkü veya rehini olarak gösterdiği yahut üçüncü bir şahıs tarafından o mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı iddia edildiği takdirde, icra dairesi bunu haciz ve icra tutanaklarına geçirir ve keyfiyeti iki tarafa bildirir."

İİK'nın 97/a maddesi uyarınca "Bir taşınır malı elinde bulunduran kimse onun maliki sayılır. Borçlu ile üçüncü şahısların taşınır malı birlikte ellerinde bulundurmaları halinde dahi mal borçlu elinde addolunur. (Ek üçüncü ve dördüncü cümle: 24.11.2021-7343/8 md.) Bu hâlde üçüncü şahıs yedieminliği kabul ettiği takdirde bu mal muhafaza altına alınmaz. Ancak 97 nci maddenin birinci fıkrası uyarınca takibin devamına karar verilmesi hâlinde mal muhafaza altına alınabilir. Birlikte oturulan yerlerdeki mallardan mahiyetleri itibariyle kadın, erkek ve çocuklara aidiyetleri açıkça anlaşılanlar veya örf ve adet, sanat, meslek veya meşgale icabı olanlar bunların farz olunur. Bu karinenin aksini ispat külfeti iddia eden kişiye düşer."

İcra dosyası ve haciz tutanağının incelemesine gelince; haczin davacı üçüncü kişinin ticaret sicil adresinde yapıldığı, bu adresin ödeme emri tebliğ adresi olmadığı, ancak İİK'nın 8. maddesi uyarınca aksi sabit oluncaya kadar geçerli haciz tutanağına göre sigortalı çalışan ..., borçlu şahıs sorulduğunda buranın yetkilisi ve sahibi olduğunu söylediği, borçlu şahsın

hastane işleri dolayısıyla gün boyunca gelemeyeceğinin söylendiği, çekmece ve muhasebe bölümündeki kasada yapılan evrak araştırmasında ise borçlu şirket ve borçlu şahsa ait çok sayıda evrak olduğu görülmüştür.

Bu kapsamda haczin İİK 97. madde kapsamında yapıldığı kabul edilip, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak şikayetin kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 371. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 15.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.