Logo

12. Hukuk Dairesi2024/3096 E. 2024/5048 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Nafaka hükümlerine uymamak suçundan verilen tazyik hapsi cezasına konu nafaka alacağının ödenip ödenmediği ve reşit olan çocuk için iştirak nafakası talep edilip edilemeyeceği uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Reşit olan çocuğa ödenen iştirak nafakasının talep edilemeyeceği ve 18 yaşından küçük çocuk ile yoksulluk nafakasına ilişkin oluşan borcun şikayet tarihinden sonra ödendiği anlaşıldığından, İİK m. 354/1 hükmü gereğince davanın düşürülmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına ve davanın düşürülmesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

Nafaka hükümlerine uymamak suçundan sanık ...'nın, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 344. maddesi uyarınca 3 aya kadar tazyik hapsi cezası ile cezalandırılmasına dair Kayseri 2. İcra Ceza Mahkemesinin 16/02/2023 tarihli ve 2022/383 Esas, 2023/38 sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Kayseri 3. İcra Ceza Mahkemesinin 11/10/2023 tarihli ve 2023/63 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığı'nın 11/03/2024 gün ve 94660652-105-38-27086-2023-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02/04/2024 gün ve KYB-2024/31866 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.

Anılan ihbarnamede;

Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 03/05/2016 tarihli ve 2014/25580 Esas, 2016/8179 Karar sayılı ilâmında; "721 sayılı TMK'nun 328/1. maddesine göre, babanın çocuğuna yükümlülüğü reşit olmasıyla sona erer. Dolayısıyla, küçüğün reşit olduğu tarihte hükmedilen iştirak nafakası kanun gereği kendiliğinden sona ereceğinden, hükümde ayrıca belirtilmesine gerek yoktur . Küçük reşit olduktan sonra da eğitimine devam ediyorsa bu takdirde, kendisi yeni bir dava açarak yardım nafakası talebinde bulunabilir." şeklinde belirtildiği üzere,

Dosya kapsamına göre, Kayseri 4. Aile Mahkemesinin 27/10/2020 tarihli ve 2019/560 Esas, 2020/553 sayılı kararı ile velâyeti müştekiye verilen müşterek çocuklar 22/11/2003 doğumlu ... ile 01/06/2013 doğumlu ... için ayrı ayrı aylık 350,00 Türk lirası iştirak, müştekiye ise aylık 500,00 Türk Lirası yoksulluk nafakasına hükmedilmesini müteakip, anılan kararın Kayseri İcra Dairesinin 2019/146389 sayılı dosyası ile takibe konulmak suretiyle birikmiş ve cari nafaka alacağının sanıktan talep edildiği, sanığın 18/10/2022 ve 18/11/2022 aylara ait nafaka alacağını ödememesi nedeniyle nafaka hükümlerine uymamak suçundan sanık hakkında müşteki vekili tarafından 20/12/2022 tarihinde şikâyette bulunulması üzerine, mahkemesince sanığın 3 aya kadar tazyik hapsi cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş ise de; müşterek çocuk 22/11/2003 doğumlu ...'nın cari nafaka talep edilen aylar itibarıyla 18 yaşını ikmâl etmesi nedeni ile anılan çocuğa dair bu tarihten sonra artık iştirak nafakası talep edilemeyeceği, ancak sanığın 18 yaşını ikmâl etmeyen diğer müşterek çocuk ...'ya ilişkin şikâyete konu aylar yönünden toplam 700,00 Türk lirası iştirak nafakası ile müştekiye yönelik 1000,00 Türk Lirası yoksulluk nafakası ödeme yükümlülüğünün bulunduğu da nazara alındığında, şikâyet tarihinden geriye doğru devam eden 2 aylık toplam 1.700,00 Türk lirası cari nafaka borcunu ödemediğinden bahisle sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi gerektiği cihetle, itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;

İİK’nın 344. maddesine aykırılık fiilinden sanık hakkında verilen tazyik hapsine ilişkin karar hakkında kanun yararına bozma yoluna başvurulmuş olduğu, somut olayda müşterek çocuk 22/11/2003 doğumlu ...'nın cari nafaka talep edilen aylar itibarıyla 18 yaşını ikmâl etmesi nedeni ile anılan çocuğa dair bu tarihten sonra artık iştirak nafakası talep edilemeyeceği, ancak sanığın 18 yaşını ikmâl etmeyen diğer müşterek çocuk ...'ya ilişkin şikâyete konu aylar yönünden toplam 700,00 Türk lirası iştirak nafakası ile müştekiye yönelik 1000,00 Türk Lirası yoksulluk nafakası ödeme yükümlülüğünün bulunduğu da nazara alındığında, şikâyet tarihinden geriye doğru devam eden 2 aylık toplam 1.700,00 Türk lirası cari nafaka borcunu ödemediğinden bahisle sanığın mahkûmiyetine dair karar verilmesi gerekir ise de; müştekinin 20/12/2022 havale tarihli dilekçesinde 2022 yılının Ekim ve Kasım aylarına ait nafaka alacağına ilişkin şikayette bulunduğu, dosyada mevcut Kayseri İcra Dairesinin 2019/146389 icra dosyasına ait tahsilat makbuzundan borçlu sanığın mahkeme karar tarihinden sonra 15/11/2023 tarihinde "2022 yılı Ekim-Kasım ayları nafaka ödemesi" açıklamasıyla 1.700,00 Türk Lirası ödediğinin anlaşılması karşısında, İİK'nın 354/1. Maddesindeki "Kanunun bu babında yazılı suçlardan takibi şikayete bağlı olanların müştekisi feragat eder veya borcun itfa edildiği sabit olursa dava ve bütün neticeleriyle beraber ceza düşer." hükmü gereğince, sanık hakkındaki davanın ödeme nedeni ile düşürülmesine dair karar verilmesi gerekmiştir.

SONUÇ:

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, Kayseri 3. İcra Ceza Mahkemesinin 11/10/2023 tarihli ve 2023/63 değişik iş sayılı kararının yukarıda açıklanan nedenden dolayı CMK’nın 309/4-d. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendi uyarınca bozma nedeninin cezanın kaldırılmasını gerektirdiği belirlendiğinden, uygulanması gereken CMK'nın 303. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak, sanık hakkındaki davanın ödeme nedeniyle İİK'nın 354. maddesi gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE, sanık hakkında nafaka hükümlerine uymama eyleminden dolayı hükmolunan tazyik hapsinin kaldırılmasına, bu eylemle ilgili olarak sanık hakkında tazyik hapsi infaz edilmekte ise derhal salıverilmesine, 21.05.2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.