Logo

12. Hukuk Dairesi2024/3506 E. 2024/8889 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tanzim yeri belirtilmeyen bonolarla başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibine karşı yapılan itirazın reddine ilişkin yargılama.

Gerekçe ve Sonuç: Takip dayanağı senetlerde TTK'nın 776/1-f maddesinde zorunlu kılınan tanzim yeri bulunmadığından ve keşideci borçlu şirketin kaşesinde yazılı adresin belirgin bir idari birimi belirtmediğinden bahisle bu senetlerin kambiyo vasfı taşımadığı ve bu hususun icra mahkemesince re'sen gözetilerek takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz görülerek ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı/borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan ilamsız icra takibine karşı borçlunun, takip dayanağı senedin teminat senedi olduğunu, kambiyo vasfı taşımadığını ileri sürerek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince, itirazın reddine hükmedildiği, borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, kararın borçlu tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır.

6102 sayılı TTK'nın 776/1-f maddesi gereğince bonoda düzenlenme yerinin yazılı olması zorunludur. Aynı Kanun'un 777/4. maddesinde ise; düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bononun, düzenleyenin adının yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılacağı hükme bağlanmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 02.10.1996 gün ve 1996/12-590 sayılı kararında da benimsendiği üzere tanzim yeri olarak idari birim adının (kent, ilçe, bucak, köy gibi) yazılması zorunlu ve yeterlidir, ayrıca adres gösterilmesi mecburiyeti bulunmaz.

Somut olayda, takibe dayanak yapılan dört adet senette TTK'nın 776/1-f. maddesinde zorunlu kılınan tanzim yeri bulunmadığı, keşideci borçlu şirketin kaşesinde yazılı olan “... Emeç Bulvarı 1314 Cad. 35/6” adresinin belirgin bir idari birimi belirtmediği anlaşıldığından, TTK'nın 776/1-f maddesinde öngörülen koşulun oluşmadığı sonucuna varılmalıdır.

Bu durumda, borçlunun İİK.nun 170/a-son maddesi anlamında borcu kısmen veya tamamen kabulü de bulunmadığından tanzim yeri belirlenmeyen bu belgelerin kambiyo vasfı yoktur.

Hukuk Genel Kurulu’nun 02.10.1996 gün ve 1996/12-5 sayılı kararı ile benimsendiği üzere İİK.nun 170/a-2.maddesi gereğince bu husus icra mahkemesince re’sen nazara alınarak takibin iptaline karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi ve borçlunun istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddi isabetsiz olup,Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.

SONUÇ :

Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile, yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, istinaf talebinin esastan reddine ilişkin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesinin 27/03/2024 tarih ve 2024/1123 E.- 2024/1105 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,

İstanbul 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 06/04/2023 tarih ve 2022/913 E. - 2023/189 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesi'ne, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, 22.10.2024 gününde oy birliğiyle karar verildi.