Logo

12. Hukuk Dairesi2024/3529 E. 2024/8891 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan ilamlı takipte, takip alacaklısının İİK'nın 150/ı maddesinde belirtilen "kredi kullandıran taraf" niteliğinde olup olmadığı ve bu kapsamda ilamlı takip yapıp yapamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 150/ı maddesinde düzenlenen ilamlı takip yolunun, yalnızca "kredi kullandıran taraf" niteliğindeki alacaklılar tarafından kullanılabileceği, takip alacaklısının bu niteliğe sahip olmadığı ve bu nedenle icra emrinin iptali yerine takibin iptali gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte; asıl davada ipotek verenlerin,birleşen davada kredi borçlusunun icra mahkemesine yaptıkları başvuruda; İİK’nin 150/ı maddesi uyarınca ilamlı takip yapılamayacağı şikayeti ile birlikte zorunlu takip arkadaşlığına aykırı başlatılan takibin iptaline karar verilmesini istedikleri, İlk Derece Mahkemesince; asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı reddine karar verildiği, borçluların istinaf başvurusu üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; alacağı temlik alan takip alacaklısının, borçlulara ihtarname tebliği suretiyle İİK.nin 150/ı maddesi çerçevesinde icra emri gönderilmesini talep hakkı bulunmadığı gerekçesi ile istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, icra emrinin iptaline karar verildiği, kararın borçlular tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır.

İİK 148. madde; ''Taşınmaz ipotek alacaklısı, yetkili veya taşınmazın bulunduğu yer icra dairesine elindeki ipotek belgesinin akit tablosunun tapu idaresince verilmiş resmi bir örneğini ibrazla alacağın miktarını bildirir ve 58 inci maddeye göre takip talebinde bulunur.'' şeklinde düzenlenmiş olup, İİK 58/5. maddeye göre ''Takip yollarından hangisinin seçildiği; Alacak belgeye dayanmakta ise, belgenin aslının veya alacaklı yahut mümessili tarafından tasdik edilmiş, borçlu sayısından bir fazla örneğinin takip talebi anında icra dairesine tevdii mecburidir. Alacaklıya takip talebinde bulunduğuna ve verdiği belgelere, talep ve takip masraflarına dair bedava ve pulsuz bir makbuz verilir.''

İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip, alacaklının İİK’nın 58. maddesine göre icra dairesine yapacağı takip talebiyle başlatılır. İİK 148 maddesi göndermesi ile uygulanması gereken İİK 58. madde gereği takip talebinin içeriği kural olarak haciz yoluyla takipteki gibidir. Alacaklı, takip yollarından hangisini seçtiğini de takip talebinde bildirir. (İİK madde 148, madde 50 Yönetmelik madde 20-21) (Prof. Dr. ... Cem Budak-İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip-Sayfa 137)

İİK 149. maddeye göre icra müdürü, takip talebinde ilamlı takip yolu seçilmiş ise ve “ibraz edilen akit tablosunun kayıtsız şartsız para borcu ikrarını ihtiva ettiğini ve alacağın muaccel olduğunu anlarsa borçluya icra emri gönderir. İcra müdürü bunu resen yapar. Akit

tablosu bu özellikte değil veya alacak muaccel değilse, takip talebini reddetmelidir. Ret işlemine karşı alacaklı, hatalı olarak gönderilen icra emrine karşı ise borçlu ve taşınmaz maliki şikayet yoluna başvurabilir. Alacaklı elinde kayıtsız şartsız para borcu ikrarı içeren bir ipotek sözleşmesi olmasına rağmen ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip yolunu seçebilir. (İİK 58/5) (Prof. Dr. ... Cem Budak-age-sayfa 152)

İİK 150/ı maddesinde belirlenen “.....149. maddesi uyarınca işlem yapar...'' hükmüne göre de yine alacaklının bu maddeye göre ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip yolunu seçmiş olması üzerine, maddedeki koşulların oluşup oluşmadığını belirleyecek icra müdürü, koşulların varlığı halinde icra emri çıkaracak yoksa takip talebini reddedecektir.

İpoteğin ilamlı takip yolu ile paraya çevrilmesi alacaklının takip talebi ile başlar. Takip talebinin içeriği 148. maddede belirtilmiştir. Alacaklı takip talebi ile birlikte ipotek hakkı ilam veya ilam niteliğindeki belgeye dayalı ise (150/h) bunları, kayıtsız şartsız para borcu ikrarını içeren “ipotek akit tablosuna dayanıyorsa” (İİK 149) bu belgenin “tapu dairesince verilmiş örneğini, hesap özeti ve tazmin talebine dayanıyorsa (İİK 150/ı) bunların, noter marifetiyle borçluya gönderildiğine dair noter tasdikli suretini icra dairesine vermek zorundadır. Alacaklının ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip talebi üzerine icra müdürü dayanak belgelerin bu özelliği taşıdığını görürse borçluya icra emri gönderir. İcra müdürü akit tablosu “kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını içermediği halde yanlış işlem yaparak icra emri gönderir ise şikayet üzerine icra mahkemesinin icra emrinin iptaline değil “takibin iptaline'' karar vermesi hukuk tekniğine daha uygun olur. (Talih Uyar-İcra Hukukunda Rehin Paraya Çevrilmesi-Sayfa 404)

Görülüyor ki, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip yapma koşulları İİK’nin 149, 150/h, 150/ı maddelerinde belirlenmiş olup anılan maddelerde belirlenen koşullar mevcut değilse ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip yapılamayacağından takibin iptali gerekir.

Kaldı ki, 149/b maddesi koşullarında takip yapılabilmesi için de takip talepnamesinde “ipotekli ilamsız takip” yapıldığının açıkça bildirilmesi gerekir. (İİK 148, 58. Madde) (... Cem Budak-age-Sayfa 179-Talih Uyar-age-Sayfa 135)

Somut olayın değerlendirilmesi yönünden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip hakkı veren İİK’nin 150/ı maddesindeki koşullardan “Borçlu cari hesap veya kısa orta uzun vadeli kredi şeklinde işleyen nakdi veya gayri nakdi kredi kullandıran tarafın ibraz ettiği ipotek akit tablosu kayıtsız ve şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva etmese dahi, krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafa ait cari hesabın kesilmesine veya kısa, orta, uzun vadeli kredi hesabının muaccel kılınmasına ilişkin hesap özetinin veya gayrinakdi kredinin ödenmiş olması nedeniyle tazmin talebinin veya borcun ödenmesine ilişkin ihtarın noter aracılığıyla krediyi kullanan tarafa kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adrese gönderilmek suretiyle tebliğ edildiğini veya 68/b maddesi gereğince tebliğ edilmiş sayıldığını gösteren noterden tasdikli bir sureti icra müdürüne ibraz ederse icra müdürü 149 uncu madde uyarınca işlem yapar.'' şartının tartışılması gerekir. İİK 150/ı maddesinde belirtilen borçlu cari hesap terimi her türlü cari hesap sözleşmesini kapsayacak genişlikte değildir. “Borçlu cari hesabı” herhangi bir cari hesap sözleşmesi değil bankanın müşterisine tahsis ettiği kredi hesabıdır. Diğer cari hesap sözleşmelerinden farkı müşteri (krediyi kullanan) hep borçlu durumdadır. Bu nedenle maddede tanımlanan krediyi kullandıran taraf ancak bir banka olabilir. (... Cem Budak-İpoteğin Paraya Çevrilmesi Yoluyla Takip-Sayfa 165) Alacaklının banka veya bu koşullarda kredi kullandıran finans kurumu olması şartı ile İİK’nin 150/ı koşullarında takip yapabileceğinin kabulü gerekir.

Somut olayda; 04.03.2015 tarihinde icra takibine konu alacağı Türkiye Halk Bankası A.Ş.den temlik alan ... ... tarafından 01.07.2020 tarihinde ...’e temlik edildiği, son olarak 23.06.2021 tarihinde alacağın ...’a temlik edildiği ve ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatılarak borçlulara, İİK’nin 150/ı maddesi koşullarının varlığı kabul edilerek icra emri çıkarıldığı görülmüştür. Alacaklı ...’ın maddede belirtilen nitelikte “krediyi kullandıran taraf” sıfatı bulunmadığından bu koşullarda takip yapma hakkı da bulunmamaktadır. Takip şartı oluşmadığından takibin iptaline karar verilmesi gerekirken icra emrinin iptali ile yetinilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ :

Asıl ve birleşen davada borçluların temyiz isteminin kabulü ile Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 06/03/2024 tarih, 2023/977 E.-2024/544 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 373/2. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 22.10.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.