"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Hakikate Muhalif Beyanda Bulunmak
HÜKÜM : Mahkumiyet
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Ceza muhakemesinin amacının hukuken geçerli kanıtlarla hiç bir duraksamaya yer vermeden maddi gerçeğin ortaya çıkarılması olması ve temyiz kanun yolundaki hukuki denetimin maddi gerçeğin tespitinde muhakeme ve mantık kurallarına, bilimsel gerçeklik ve bulgulara uyulup uyulmadığını da kapsadığı gözetilerek yapılan incelemede,
İlk derece mahkemesince sanığın beraatine dair karar verildiği, kararın istinaf edilmesi sonucu, Bölge Adliye Mahkemesince, ilk derece mahkemesince verilen karar kaldırılarak, sanığın mahkumiyetine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Sanığın üzerine atılı bulunan Hakikate Muhalif Beyanda Bulunmak suçunun düzenlendiği 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 338 inci maddesi gereğince, bu Kanuna göre istenen beyanı, hakikate aykırı surette yapan kimse, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
İİK'nun 338. maddesine dayalı olarak açılan ceza davasında, ticari defterler ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi itibariyle, takip borçlusunun, üçüncü kişiden istenebilir, kesin nitelikte bir alacağının mevcut olup olmadığı belirlenir, diğer bir ifade ile anılan maddeye göre mahkumiyete hükmedilebilmesi için, borçlunun, haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle, üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, haczedilebilecek muaccel bir alacağının bulunması zorunludur.
Somut olayda, borçlu şirketin 2019 yılına ait ve 06/04/2021 tarihinde verilen Düzeltme Kurumlar Vergisi Beyannamesinden sermaye borcunun bulunmadığının anlaşılması ve aksinin başka bir delille ispatlanamamış olması nedeniyle sanığın üzerine atılı suçun unsurları oluşmadığından sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince verilen beraat kararı yerindedir. Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine dair hüküm tesisi isabetsiz olup, Bozmayı gerektirmiş ve sanık vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesinin 23/01/2024 tarihli ve 2023/1103 Esas, 2024/110 Karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nun 302/2 ve 28.02.2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Yasa ile değişik CMK'nun 304. maddeleri gereğince tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesi'ne gönderilmesine, 24.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.