Logo

12. Hukuk Dairesi2024/4569 E. 2025/134 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasın reddi davası kesinleştikten sonra, reddedilen mirasın devrinin alacaklıyı zarara uğratmak için mevcudu eksiltme suçunu oluşturup oluşturmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mirasın reddi kararının kesinleşmesiyle sanığın miras üzerindeki tasarruf yetkisinin ortadan kalktığı ve bu nedenle sanığın miras konusu malı devretmesinin İİK m. 331/1 kapsamında alacaklıyı zarara uğratmak için mevcudu eksiltme suçunu oluşturmayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SUÇ : Alacaklıyı zarara uğratmak için mevcudu eksiltmek

HÜKÜM : Mahkumiyet

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:

Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.

Ceza muhakemesinin amacının hukuken geçerli kanıtlarla hiç bir duraksamaya yer vermeden maddi gerçeğin ortaya çıkarılması olması ve temyiz kanun yolundaki hukuki denetimin maddi gerçeğin tespitinde muhakeme ve mantık kurallarına, bilimsel gerçeklik ve bulgulara uyulup uyulmadığını da kapsadığı gözetilerek yapılan incelemede,

İlk Derece Mahkemesince sanığın beraatine dair karar verildiği, kararın istinaf edilmesi sonucu, Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesince verilen karar kaldırılarak, sanığın mahkumiyetine karar verildiği anlaşılmaktadır.

Bölge Adliye Mahkemesince, sanık hakkındaki mirasın reddine ilişkin ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 24.11.2021 tarihli ve 2021/2869 Esas, 2021/2922 Karar sayılı ve 15.03.2022 tarihinde kesinleşen ilamının ilgili nüfus ve tapu müdürlüklerine bildirilmediği ve sanığın miras olarak kendisine intikal eden taşınmaz üzerindeki hissesini kardeşine satarak mevcudunu eksilttiği, müştekinin bu nedenle alacağını alamadığı, bu suretle sanığın üzerine atılı suçu işlediği gerekçesiyle sanığın İİK'nin 331/1. maddesi gereğince cezalandırılmasına dair karar verildiği anlaşılmış ise de;

Sanığın üzerine atılı bulunan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 331 inci maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen takibi şikayete bağlı olan bu suçun; "Haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten önceki iki yıl içinde borçlu; alacaklısını zarara sokmak maksadıyla,

1-Mallarını veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak, telef ederek veya kıymetten düşürerek, hakiki surette;

2-Gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine geçirerek,

3-Asıl olmayan borçlar ikrar ederek mevcudunu suni surette eksilterek” şeklinde sıralanan seçimlik hareketlerden herhangi birisinin işlenmesiyle, diğer koşulların da (alacaklının, borçlu aleyhine aciz belgesi aldığını veya alacağını alamadığını ispat ettiği takdirde) gerçekleşmesi halinde oluşacağı yerleşik uygulamalarda benimsenmiştir.

Somut olayda, borçlu sanık hakkında alacaklı tarafından başlatılan icra takibi devam ederken sanığın babası muris ... ...'nin 30.09.2021 tarihinde vefat etmesi üzerine, sanığın babası ... ... ...'nin mirasının reddi talepli açtığı davada, 24.11.2021 tarihli ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/2869 Esas 2021/2922 Karar sayılı ilamı ile mirasın kayıtsız şartsız olarak reddedildiğinin tespit ve tesciline dair karar verildiği ve ilgili kararın 15.03.2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmış olup, sanığa muris ... ...'den intikal eden ... ili, Efeler ilçesi, ... Mah., 1385 Ada, 3 parselde kayıtlı, B Blok, 3. Kat, bağımsız bölüm no:7'de bulunan taşınmazdaki hissesini sanığın, mirasın reddi kararının kesinleşmesinden sonraki aşamada 15.08.2022 tarihinde kardeşine devretmesi şeklinde gerçekleşen eyleminde suç unsuru bulunmadığı, sanığın üzerinde tasarruf hakkı bulunmayan bir malı devretmesinin hukuken mümkün olmadığı ve bu haliyle atılı suçun unsurlarının oluşmayacağının anlaşıldığı, bu sebeple sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince beraat kararı verilmesi yerinde olup, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup,

Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 24. Ceza Dairesinin 06.03.2024 tarihli ve 2023/1659 Esas, 2024/501 Karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 302/2 ve 28.02.2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Yasa ile değişik CMK'nın 304. maddeleri gereğince tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 24. Ceza Dairesine gönderilmesine, 14.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.