Logo

12. Hukuk Dairesi2024/5548 E. 2024/8151 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Meskeniyet şikayetinin reddine ilişkin verilen kararın temyiz edilebilir olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 365/1-son maddesinin, istinaf yoluna başvurunun reddine ilişkin kararlarda Bölge Adliye Mahkemesinin doğrudan kesin karara bağlaması gerektiğini düzenlemesi ve meskeniyet şikayetine ilişkin kararın da bu kapsamda kesin nitelikte olması gözetilerek temyiz başvurusunun reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

1-Meskeniyet şikayeti yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde;

02.03.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanunun 26. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 365/1. maddesinde; “İstinaf yoluna başvurma, yasal süre geçtikten sonra yapılır veya istinaf yoluna başvurulmasına olanak bulunmayan bir karara veya vazgeçme nedeniyle itiraz veya şikâyetin reddine yahut süresi geçmiş bir şikâyete ilişkin olursa, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri gereğince istem icra mahkemesince reddedilir” hükmü yer almaktadır. Aynı maddenin 3. fıkrasında ise; “Bölge adliye mahkemesi, birinci fıkra kapsamına girdiği hâlde reddine karar verilmemiş başvuruyu geri çevirmeyip doğrudan kesin karara bağlar.” düzenlemesine yer verilmiştir.

Somut olayda, temyizen incelenmesi istenen karar, meskeniyet şikayetinin yasal 7 günlük süre aşımından reddine ilişkin ilişkin olup, anılan kararın temyiz kabiliyeti bulunmamaktadır.

Buna göre, Dairemizce incelenmesi istenen Bölge Adliye Mahkemesi kararı, İİK’nın 365/1-son maddesinde belirtildiği üzere KESİN nitelikte olduğundan, 5311 sayılı Kanunla değişik İİK'nın 364. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 366. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352. maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin (REDDİNE),

2-İhalenin feshi şikayeti yönünden temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 Sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 Sayılı HMK'nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA, alınması gereken 427,60 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, 07.10.2024 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

İstinaf yoluna başvurma ve incelemesi başlıklı İİK'nın 363. maddesi konusu itibariyle kesin olan kararları tek tek saymış olup bunların dışındaki İlk Derece Mahkemesi kararlarına karşı ait olduğu hak veya malın değer ve miktarının 20.02.2019 tarih 7156/2 sayılı Kanunla değişik İİK'nın ek birinci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca karar tarihi itibariyle istinaf sınırını geçmesi şartı ile istinaf incelemesine konu olabilirler.

Temyiz yoluna başvurma ve incelemesi başlıklı İİK'nın 364. Maddesinin birinci fıkrası "Bölge Adliye Mahkemesince verilen ve miktar veya değeri Değişik Ek madde 1/1 fıkra uyarınca karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırını geçen nihai kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabilir hükmünü öngörmektedir.

İstinafa tabi olan kararlar İİK'nın 363. Maddesinde, temyize tabi olan kararlar İİK'nın 364. maddesinde belirtilmiştir. Ayrıca İİK'nın 134/7. Maddesinde ihalenin feshi şikayeti ile ilgili verilen yetkisizlik ve görevsizlik kararlarının kesin olmasını düzenleyen maddeler vardır.

İİK'nın 365. Maddesi "İstinaf dilekçesinin reddi" başlıklı olup, İİK 365/1-son maddesi "İstinaf yoluna başvuru isteminin reddi gereken hallerde İlk Derece Mahkemesince ret kararı verilmemiş başvuruyu geri çevirmeyip doğrudan kesin karara bağlar" hükmünü düzenlemektedir. Bu madde hangi kararların istinaf yoluna tâbi olduğunu düzenleyen bir madde olmayıp, hangi hallerde istinaf dilekçesinin İlk Derece Mahkemesince reddedildiğini, ret kararı verilmez ise Bölge Adliye Mahkemesince istinaf isteminin reddedileceğini düzenlemektedir.

Bölge Adliye Mahkemesince verilen nihai kararlara karşı temyiz isteminde kararın temyiz yoluna kapalı olup olmadığı İİK 365. maddesi ile değil İİK'nın 363 ve 364. maddelerine göre belirlenir.

Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete başlamasından önce de "İcra mahkemesinin temyiz talebini reddetmesi" başlıklı olarak İİK 365 maddesi düzenlenmiş idi. Söz konusu maddenin son fıkrasında "Yargıtay birinci fıkra kapsamına girdiği halde reddine karar verilmemiş temyiz talebini geri çevirmeyip doğrudan karara bağlar." şeklinde iken 5311 sayılı Kanunun 26. maddesi ile değişik İİK'nın 365/1-son fıkrası doğrudan karara bağlar ibaresi yerine doğrudan kesin karara bağlar olarak değiştirilmiştir. Bu hüküm de geçen "kesin" ibaresi temyiz yoluna kapalı olması anlamında olmayıp, söz konusu fıkranın değişiklikten önceki halinde olduğu gibi ret kararı verilmek üzere dosyanın icra mahkemesine geri çevirmede doğrudan istinaf mahkemesince karara bağlanacağı şeklinde yorumlanmalıdır. Bu hususta Yargıtay 12. HD'nin 2023/4164 Esas sayılı dosyada verilen karara karşı yazdığım karşı oyda ayrıntı olarak bu ibarenin tarihi geçirmesini ve kanıtla düzenlendiğini ortaya koymuştur.

Somut olayda, meskeniyet şikayeti yönünden İlk Derece Mahkemesince şikayetin süreden reddedildiği, ret kararına karşı borçlu vekilince istinaf yoluna yapılan başvurunun Bölge Adliye Mahkemesince reddedildiği, bu karara karşı temyiz yoluna başvurulduğu görülmekte olup İİK'nın 365/1-son maddesinde yazılı olduğu gibi Bölge Adliye Mahkemesince verilen istinaf dilekçesinin reddi kararı da bulunmamaktadır.

Temyiz, ancak temyiz süresi geçtikten sonra yapılır veya temyizi kabil olmayan bu karar temyiz edilir ise temyiz talebi Yargıtay tarafından reddedilir.

Meskeniyet şikayeti hakkında verilen karar miktar ve konu itibariyle temyizi kabul olup işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken " şikayetin süre aşımından reddine ilişkin kararın temyiz kabiliyetinin bulunmadığından bahisle temyiz başvuru talebinin reddi yönündeki çoğunluk görüşüne katılamıyorum. 07.10.2024