"İçtihat Metni"
Borçlunun ödeme şartının ihlâli suçundan sanık ...’nun, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 340. maddesi uyarınca 3 ay tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair Yunak İcra Ceza Mahkemesinin 12/04/2023 tarihli ve 2023/3 esas, 2023/15 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin merci Yunak Asliye Ceza Mahkemesinin 25/04/2023 tarihli ve 2023/18 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 14/05/2024 gün ve 94660652-105-42-16532-2023-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18/07/2024 gün ve KYB- 2024/60198 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
2004 sayılı Kanun'un 340. maddesinde yer alan, "111 inci madde mucibince veya alacaklının muvafakati ile icra dairesinde kararlaştırılan borcu ödeme şartını, makbul bir sebep olmaksızın ihlâl eden borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir." şeklindeki düzenleme ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14/11/2006 tarihli ve 2006/16.HD-220 esas, 2006/231 karar sayılı ilamında yer alan, “Hapsen tazyik yaptırımında amaç, bir yükümlülüğün yerine getirilmesini sağlamak olduğundan, alt sınırdan belli bir ceza belirlenmesi gerekmemekte, yükümlülük yerine getirilene kadar ve en çok 3 ay süreyle kişinin yükümlülüğüne uygun davranması için zorlanması söz konusu olmaktadır. Bu nedenle kararda belli bir sürenin öngörülmesi, yaptırımın bu niteliğine aykırı olacaktır.” şeklindeki gerekçe nazara alındığında, disiplin ve tazyik hapsinin bir "hapis" cezası olmadığı, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 2. maddesinde tanımlanan "disiplin hapsi" kavramı içinde kaldığı ve kısmî bir düzeni korumak amacıyla getirildiği, kişinin kendisinden beklenen yükümlülüğü yerine getirdiği takdirde de serbest kalacağı cihetle, sanığın 3 aya kadar hapsen tazyikine karar verilmesi yerine, yazılı şekilde 3 ay hapsen tazyikine karar verilemeyeceği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, Yunak Asliye Ceza Mahkemesinin 25/04/2023 tarihli ve 2023/18 değişik iş sayılı kararının, CMK’nın 309/4-d. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendi uyarınca bozma nedeninin daha hafif bir cezanın verilmesini gerektirdiği belirlendiğinden,
"1-Sanık ...’nun üzerine atılı borçlunun ödeme şartının ihlâli suçunu işlediği sabit görüldüğünden eylemine uyan İİK'nun 340. Maddesi uyarınca sanığın 3 AYA KADAR TAZYİK HAPSİ İLE CEZALANDIRILMASINA,
2-Müştekinin feragatı veya borcun itfa edilmesi halinde davanın ve bütün neticeleri ile birlikte cezanın İİK’nun 354 ncü maddesi uyarınca düşürülmesine,
3-Müştekinin kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşılmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 5.600,00 TL maktu vekalet ücretinin sanıktan alınarak müştekiye verilmesine,
Dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.