Logo

12. Hukuk Dairesi2024/5744 E. 2024/8734 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İcra takibinde satışı yapılan maden ruhsatının ihalesinin, kıymet takdiri itirazında fahiş değer farkı bulunduğu iddiasıyla feshine ilişkin şikayetin reddine dair kararın temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun aynı maden ruhsatı için farklı icra takip dosyalarında alınan ve değer tespitinde fahiş fark bulunan bilirkişi raporlarının ihalenin feshine ilişkin şikayet incelemesinde değerlendirilmemesi gerektiği, mahkemenin yeniden bilirkişi incelemesi yaptırarak ihalede esas alınan değerin tespit edilecek değerin altında veya üstünde olup olmadığını tespit etmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamsız icra takibinde, icra müdürlüğünce yapılan ihale nedeniyle şikayetçi borçlunun, sair fesih nedenleri ile birlikte icra müdürlüğünce alınan kıymet takdir raporuna itiraz ettiğini, bu dosyada aynı maden ruhsatının aynı zaman dilimi için değerinin 211.266.322,56 TL olarak tespit edilebileceğine yönelik İstanbul 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/881 Esas sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporunun sunulduğunu, ancak İstanbul 23. İcra Hukuk Mahkemesi'nce bu raporun değerlendirilmediğini, aynı maden ruhsatı için alınan raporlar arasında fahiş fark bulunduğunu bu suretle satışa esas alınan kıymetin diğer raporlar karşısında çelişkili olup aralarında fahiş fark bulunduğunu ve buna bağlı olarak ihale bedelinin maden ruhsatının gerçek değerinden çok düşük olduğunu ileri sürerek 11.07.2023 tarihli maden ruhsatı ihalesinin feshini talep ettiği, ilk derece mahkemesince talebin reddi ile şikayetçi aleyhine ihale bedelinin %5'i oranında para cezasına hükmedildiği, şikayetçinin istinaf yoluna başvurması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, kararın şikayetçi borçlu tarafından temyiz edildiği görülmektedir.

Kıymet takdirine itiraz davası, İİK'nın 128/a maddesinde düzenlenmiş olup, icra müdürlüğünce satışa konu malın bilirkişi marifetiyle yaptırılan değer tespitinin yerinde olmadığına yönelik bir şikayettir. Mahkemece yapılacak iş, icra müdürü tarafından belirlenen değerin taşınmazın gerçek değerini yansıtıp yansıtmadığı, bir başka ifadeyle memur işleminin doğru olup olmadığını denetlemektir. Dolayısıyla mahkeme, oluşturduğu bilirkişi kurulu ile icra müdürünün kıymet takdiri yaptığı keşif tarihi itibariyle taşınmazın değerini belirleyerek memur işlemini denetler. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür.

Somut olayda, icra müdürlüğünce alınan 22.12.2020 tarihli bilirkişi raporunda; maden ruhsatının toplam değerinin 30.223.691,5 TL olarak tespit edildiği, borçlu tarafından yapılan kıymet takdirine itiraz sonucu İstanbul 23. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 27.04.2023 tarih 2021/55 Esas 2023/271 Karar sayılı kararı ile, mahkemece alınan 26.09.2022 tarihli rapor hükme esas alınarak şikayetin kabulü ile taşınmazın değerinin 57.447.692,93 TL olarak belirlenmesine karar verildiği ve taşınmazın, icra mahkemesince belirlenen bu değer üzerinden satışa çıkarıldığı ve 11.07.2023 tarihli ihalede 39.000.000,00 TL bedelle alacağa mahsuben alacaklı tarafından alındığı, ihalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesinde borçlunun şikayet dilekçesinde fesih nedeni olarak ileri sürdüğü kıymet takdirine ilişkin itirazlar değerlendirilerek aldırılan raporda da maden ruhsatının değerinin 57.447.692,93 TL olarak belirlendiği anlaşılmaktadır.

Öte yandan; borçlunun tarafı olduğu başkaca icra takip dosyalarında aynı maden ruhsatı için alınan bilirkişi raporlarına borçlu tarafından yapılan kıymet takdirine itiraza ilişkin mahkeme dosyalarının incelenmesinde; İstanbul 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/881 Esas sayılı şikayet dosyasında alınan 08.02.2023 tarihli bilirkişi raporunda maden ruhsatı değerinin 211.266.322,56 TL, İstanbul 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 27.02.2024 tarih ve 2022/824 Esas, 2024/100 Karar sayılı şikayet dosyasında alınan 08.02.2023 tarihli bilirkişi raporunda maden ruhsatı değerinin 215.572.471,00 TL, İstanbul 37. İcra Hukuk Mahkemesinin 29.05.2024 tarih, 2022/379 Esas, 2024/272 Karar sayılı dosyasında ise maden ruhsatı değerinin 174.526.770,00 TL olarak belirlendiği görülmektedir.

Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde; kıymet takdir raporuna itiraza ilişkin mahkemece alınan bilirkişi raporunda, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'ne bildirilen üretim miktarlarının dikkate alınmasının doğru olmadığı, şikayet konusu madenin rezerv değerinin, yıllık satış değerinin ve şikayete konu maden ruhsatının kalan süresinin ve ruhsatın uzatılması olasılığının da dikkate alınarak, şikayetçi borçlu tarafından fesih nedeni olarak ileri sürülen kıymet takdirine ilişkin itirazların, yeniden uzman bilirkişilerden oluşacak bir heyet marifeti ile mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle anılan maden ruhsatının satışa esas alınan kıymet takdirinin yapıldığı tarih itibariyle tespit edilecek değerinin, ihalede esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması halinde, ihalenin feshine, muhammen bedelin altında olması halinde ise ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, borçlunun taraf olduğu başkaca takip dosyalarında alınan raporlar değerlendirilmeksizin yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Borçlunun temyiz isteminin kabulü ile 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesinin 08.07.2024 tarih ve 2024/1866 E.-2024/2110 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, İstanbul 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 04.04.2024 tarih ve 2023/326 E.-2024/164 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, bozma nedenine göre şikayetçi borçlunun sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 17.10.2024 gününde oy birliğiyle karar verildi.