"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davalı/borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
2.3.2005 tarihli ve 5311 sayılı Kanunun 25. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 364/1. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen ve miktar ve değeri Onbin Türk Lirası’nı geçen nihai kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabilir. Bu hükümde öngörülen kesinlik sınırı, 01.01.2023 tarihinden itibaren iki yüz otuz sekiz bin yedi yüz otuz Türk Lirası'na, 01.01.2024 tarihinden itibaren de üç yüz yetmiş sekiz bin iki yüz doksan Türk Lirası'na çıkarılmıştır.
Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihine göre uyuşmazlık konusu değerin (itirazın kaldırılmasına konu asıl alacak olan kira miktarı 107.929,24 TL ve takibe konu kiraların ait olduğu son kira dönemi miktarı 8000 Euro karşılığı 230.480 TL'den oluşan toplam 338,409,24 TL'nin) yukarıda belirtilen kesinlik sınırını geçmediği anlaşıldığından, anılan Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz kabiliyeti yoktur.
5311 sayılı Kanunla değişik İİK’nın 364/1-2. maddeleri ve 6100 sayılı HMK'nın 366. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352. maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin (REDDİNE), 17.12.2024 tarihinde sonucu itibariyle oy birliğiyle, gerekçe yönünden ise oy çokluğuyla karar verildi.
Üye ...’ın Karşı Oy Yazısı:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; kısmi itirazın kaldırılması ve temerrüt nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile itirazın kaldırılmasına, davalının tahliyesine karar verilmiş olup davalının istinafı üzerine karar usul ve yasaya uygun görüldüğünden istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiş olup bu karar davalı/borçlu tarafından temyiz edilmiştir.
Borçlunun temyizi; itirazın kaldırılması ve temerrüt nedeniyle tahliye istemine ilişkindir.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin istikrarlı uygulaması; itirazın kaldırılması ve tahliye istemlerinde itirazın kaldırılmasına konu asıl alacak miktarı ile bir yıllık kira miktarı dikkate alınmaktadır (Zira Dairemizin 2024/4113 Esas, 2024/7167 Karar sayılı kararında; “Temyize konu uyuşmazlık; Örnek 14 nolu takibe yapılan itirazın kaldırılması ve tahliye talebine ilişkindir. Takibe dayanak 01.01.2018 başlangıç tarihli kira sözleşmesinde, örnek 1 nolu takip talebinde ve Örnek 14 nolu tahliye emrinde aylık kira bedeli 10.000,00 TL+KDV, 5yıl+5yıl süreli (ikinci 5 yıl opsiyonlu olmak üzere) bir yıllık kira bedelinin120.000,00 TL+KDV olarak belirlendiği” halde 18.04.2024 Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihine göre temyizen işin esasına girilerek kararın esastan ONANMASINA karar verildiği görülmüştür.)
İİK’nın 269/a maddesi; “Borçlu itiraz etmez, ihtar müddeti içinde kira borcunu da ödemezse ihtar müddetinin bitim tarihini takip eden altı ay içinde alacaklının talebi üzerine icra mahkemesince tahliyeye karar verilir.” şeklinde düzenlenmiştir. Temerrüt nedeniyle tahliyenin ön şartı; 1-kira alacağı olacak, 2-takip talebiyle birlikte açıkça tahliye de istenecek, 3-borçlu/kiracıya haciz ve tahliye istemli Örnek 13 ödeme emri tebliğ edilecek, 4-Çatılı iş yeri ve binalar için 30 gün veya hasılat kiralarında 60 gün vs. borçluya ödeme emri tebliğinden itibaren ödeme müddeti verilecek, 5-yasal ödeme müddeti içerisinde takip konusu kiracı borcu ödenmezse 6 ay içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve temerrüte dayalı tahliye talep edilecek. Görüldüğü gibi temerrüt nedeniyle açılacak TAHLİYE davalarında yukarıda sayılan beş ön şart gerçekleşmeden davanın görülmesi mümkün olamayacaktır.
Dayanak takip dosyasında bulunan Örnek 1 nolu takip talebinde alacaklı, takip konusu alacak miktarı için haciz ve (İİK’nın 269/a maddesi gereğince temerrüt nedeniyle) tahliye talep etmiştir. Temerrüt nedeniyle tahliye davasının şartları yukarıda yazılmıştır. Buna göre temerrüt nedeniyle tahliyenin talep ve takip tarihi 03.10.2023’tür. Yıllık kira miktarının 8000-Euro olduğu konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Ön sorun; yıllık kira miktarının saptanmasında takibin içerisinde istenen yıla ait yıllık kira miktarı mı yoksa takip tarihindeki yıllık kira miktarı mı dikkate alınacak? Takip tarihi itibariyle yıllık kira miktarı 8000-Euro x 03.10.2023 takip tarihi itibariyle Merkez Bankası Euro Efektif Satış Kuru 28.74TL=229.920,00 TL’dir. Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihine göre temyiz kesinlik sınırının tespiti açısından 107.929,94 TL itirazın kaldırılmasına konu asıl alacak olan kira miktarı ile takip tarihi itibariyle yukarıda hesaplanan 229.920,00 TL bir yıllık kira miktarından oluşan toplam 337.849,94TL dikkate alındığında ise karar miktar itibariyle kesindir.
Kira dönemi çoğunlukla kira sözleşmelerinde 1 yıl olsa dahi zaman zaman ve özellikle somut olaydaki dayanak 01.11.2017 tarihli taraflarca tanzim edilmiş kira sözleşmesinde ve yukarıdaki emsal içindeki örnekte de görüldüğü üzere 3 yıllık veya 5 yıllık veya 6 ay vs. olabilmekte olup, çoğunluk gerekçesinde geçen “…takibe konu kiraların ait olduğu son kira dönemi miktarı...” şeklindeki ifade ile kira dönemi 3 yıl olduğundan sayın çoğunluğun bu yöndeki cümlesine katılmak mümkün değildir. Dairemizin istikrarlı uygulamalarıyla gelişen içtihatlarında yıllık kira miktarı dikkate alınmaktadır ve bunun istisnası da bulunmamaktadır. Gerekçedeki mezkur ibare, temerrüt nedeniyle tahliye davalarına özgü Dairemizin bir yıllık kira miktarı uygulamasıyla da tezat bir durum oluşturmaktadır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, temerrüt nedeniyle tahliye davalarına bakan Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 2023/1119 Esas, 2023/2639 Karar sayılı emsal kararında da belirttiği üzere “dava tarihi itibariyle aylık kira miktarı olan Euro’nun TL karşılığı miktarın kıstas alınması” şeklindeki ifade, her davanın dava tarihindeki hukuki şartlara ve miktar/değere göre değerlendirileceği hukuksal gerçeği bir arada değerlendirildiğinde temerrüt nedeniyle tahliye istemi yönünden en erken takip tarihi itibariyle tahliye istendiği ve bu tarih dikkate alınarak bir yıllık kira miktarı göz önüne alınarak istinaf/temyiz kesinlik sınırının tespiti gerekirken “…takibe konu kiraların ait olduğu son kira dönemi miktarı...” şeklindeki ibare nedeniyle gerekçe yönünden Dairemizin sayın çoğunluğunun görüşüne katılamıyorum. 17.12.2024